Siyaset bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu'nun Cumhuriyet Gazetesi'ne verdiği röportajın en çarpıcı cümlesiydi bu: "Böyle sürerse Türkiye ikiye ayrılacak!" Yürek titreten bir cümle...
Söyleşinin tamamını bir solukta okudum. Çok önemli saptamalar yapmış ve uyarılarda bulunmuş sayın Kalaycıoğlu.
Öncelikle, bugün Türkiye'nin azınlık tarafından yönetildiğini söylüyor. Diyor ki; “Erdoğan 27 milyon seçmenden oy aldı. 64 milyon seçmen var. Bu 100 seçmenin 42’si gibi oluyor. Yüzde 58 civarı seçmen kendisine oy vermedi.” Bu demektir ki, ülkenin yüzde 58'i bu yönetimin politikalarını onaylamıyor, yönetimde "inadına yapacağız" diyerek çoğunluğu yok sayıyor ve kutuplaşmayı en tepeden başlatıyor. Bir cumhurbaşkanının halkının çoğunluğuna 'inat yapması', kutuplaşmanın zirvesi değil de nedir?
Ekliyor Kalaycıoğlu: "Burada yapılan, diğer kamplarda bulunanları düşman, terörist olarak göstermek. Kendisinin tercih edilmemesi durumunda maliyetlerin ağır olacağı fikrini kendi kitlesine aşılamak. Yani böl ve yönet üzerine oturuyor.”
* * * * *
Böylesi bir politikanın, yönetimin işini kolaylaştırdığını, ama bunun sonucunda, toplumsal kesimler arasındaki keskin ayrımın kalıcı hale geldiğini söylüyor Kalaycıoğlu: "Kendi bulundukları konumdan kendisini destekleyen seçmenlere, karşı tarafta pozisyon almış olan seçmenlerle ilgili mesaj vermekte zorlanmıyorlar. Bu mesajları giderek hasmane, düşmanca bir içeriğe sokmak suretiyle bu kitlelerin ayrımını hem kalıcı hale getirmek hem de bir gruptan diğer gruba köprü kurmayı zorlaştırmak şeklinde kullanıyor. Burada yapılan şey, kampların belli bir yerinde pozisyon almak, diğer kamplarda bulunanları düşman, öcü, hain, terörist olarak göstermek. Onların siyasilerini de itibarsızlaştırarak kendisinin tercih edilmemesi durumunda maliyetlerin ağır olacağı fikrini kendi kitlesine aşılamak. Yani böl yönet üzerine oturuyor."
* * * * *
Toplumun, bir karpuz gibi ortadan ikiye ayrıldığını hepimiz görüyoruz. Ama Kalaycıoğlu'na göre, henüz başlangıçtayız. "Kutuplaşmaya gidiyoruz, daha henüz varmadık" diyor Kalaycıoğlu ve olabilecekler konusunda ciddi uyarılarda bulunuyor:
"Aşırı sağda ve solda yoğunlaşmış bir hale geldik. Bunun sonucunda her türlü felaket olabilir maalesef. Bir milleti bir arada tutan ortak değerler var. Bizde hiçbir değer yok. Şu anda paylaştığımız hiçbir değer. Çatışma, uyuşmama olabilir, vergiden kaçınma olabilir. Karşı tarafla empatinin kalmaması nedeniyle onlara her türlü muameleyi hakça gören bir yaklaşım içerisine girilebilir. Katliam yapılabilir. Bu ortamlar çok tehlikeli. Böyle devam ederse Türkiye ikiye ayrılmış olacak."
Düşünmesi bile tüyler ürperten bu senaryonun gerçek olma olasılığı, çok yüksek. Ve çözüm, bu yönetimle olanaklı görünmüyor ne yazık ki.