Başkan Türel’in seçim vaatlerinden birisi olan Hobi Bahçelerinin açılışına gittim ve bu projenin nasıl bir uygulama olduğunu yerinde inceledim.
Çakırlar tarafında gerçekleştirilen hobi bahçeleri benden olumlu not aldı diyebilirim.
Sezar’ın hakkı Sezar’a…
Türel’in hakkı da Türel’e…
Sosyal sorumluluk anlamında doğru bulduğumu ve yapılan uygulamanın da başarılı olduğunu söylemem gerek.
140 dönüm üzerinde 348 adet bahçe tasarlanmış.
Her bahçe 81 metre kare ve içinde de 5 metre karelik bir de kulübesi var.
Ayrıca kafeteryası, idare binası, çocuk oyun alanı ve yüzme havuzu olan bir tesis yaratılmış.
Apartmanlarda yaşayan, emekli olmuş ve yaşı ilerlemiş insanları kahvehanelerden, çay ocaklarından uzaklaştırarak, “sıramız gelse de ölsek” modundan kurtaran, toprakla uğraştırarak üretim yapmanın keyfinin yanı sıra sağlıklı bir çevrede yaşamını sürdürmelerini sağlamak gerçekten takdir edilecek bir uygulama.
Dediklerine göre, 348 adet hobi bahçesi internet üzerinden başvuranlar arasından “ileri yaş” sıralamasına göre seçilmiş.
Gerçekten yaşı ilerlemiş insanların ellerinde çapayla kürekle toprakla mücadele etmelerini seyretmek bana büyük bir keyif verdi.
Hele yaşlı bir teyzenin büyüttüğü karnabaharı elleriyle okşaması görülmeye değer bir manzaraydı.
Enginardan domatese, kıvırcık maruldan maydanoza kadar her çeşit ürünü üretmişler.
Bahçesinde yorulanlar komşu bahçelerdekilere seslenerek kafeteryaya çay içmeye çağırmaları ve birlikte hem sohbet edip hem de çaylarını yudumlamaları, birbirlerine ürettikleri ürünlerden söz etmeleri bundan nasıl büyük bir keyif aldıklarını da göstermesi bakımından önemliydi.
Bu gruplardan birisine yanaşıp sohbetlerine ortak oldum.
Hobi bahçelerinden övgü ile söz ederlerken bazı “yasaklardan” şikâyetleri olduğunu ifade ettiler.
“Burayı seviyoruz ama yasakları sıkıcı.
Tüp yasak, mangal yasak, semaver yasak, 3 ağaçtan fazla dikmek yasak, elektrik yok…
Yer altı suyu yerine para vererek ASAT’ın suyunu kullanıyoruz…
Kedi ve köpek getirmek yasak…
Bahçemde yetiştirdiğim domatesle bir menemen yapıp yiyemedikten sonra ne anlamı kalıyor domatesi yetiştirmenin…”
Bu şikâyetlerini ifade ederlerken Başkan Türel çıkagelince “Buyurun şikâyetlerinizi Başkana iletin” dedim.
Hep birlikte Başkan Türel’in yanına gittiler ve bu ifadelerini bir de ona ilettiler.
Başkan Türel hepsini dinledi ve sonunda “Şu açılışı yapalım bu taleplerinizi yönetici arkadaşlarla bir kez daha değerlendiririz…” dedi.
Eksiklerine, şikâyet edilen yasaklarına rağmen gerçekten başarılı bir çalışma yapılmış…
Yani şu güzelim projeyi gördükten sonra yazmadan edemeyeceğim:
“Başkan Türel kamusal alanları, çılgınlık yapacağım diye ticarileştirmeyip doğrudan insana dokunan, yaşlılara, kadınlara, çocuklara, dezavantajlı insanlara yönelik bu tür projelere ayırsa daha hayırlı bir iş yapmış olmaz mı?”
Yorumlar
Kalan Karakter: