Konuştukça batıyor…

Türel, Konyaaltı sahili ihalesiyle ilgili bu kez sosyal medyada açıklama yapma yerine basın toplantısı yapmayı tercih etti.
Toplantıya katılmadım ancak toplantıda anlattıklarını dikkatle inceledim.
Kendini savunma adına ayakları yere basan tek cümlesini göremedim.
Resmi kurumların ve Muhittin Başkanın ortaya koydukları şu sorunun cevabını hala veremiyor.
Neydi o soru?
“İki kez yap-işlet-devret modeliyle 129 milyon TL ye ihaleye çıktığın bir işi nasıl 254 milyon TL ye mal ettin?”
Bu sorunun cevabını basın açıklamasında net olarak görmem mümkün olmadı.
Gören-duyan ve anlayan varsa Allah rızası için bana da anlatsın.
 
Keza başka bir soru da şu:
“Yap-işlet-devret modeli için 129 milyon TL yi belediyenin teknik ekiplerinin ölçüm ve maliyet hesaplarına göre muhammen bedel olarak ortaya koyduğuna göre;
İhalelere özel firmalar girmedikten sonra neden ANTEPE’ye de aynı maliyetle vermedin?”
Bir başka soru;
“Madem sahil projesi 129 milyon TL ye yapılabiliyordu o halde ANTEPE’ye imalatı yapması için alınan Encümen kararına, “muhammen bedel üzerinden yapılacaktır” hükmünü neden koymadınız.
Neden ucu açık bir maliyet bedeli ile yapılmasına fırsat verdiniz?”
 
Sorularımıza devam edelim;
“İmalat bittiğinde 254 milyon TL maliyetle karşılaşınca neden ANTEPE yönetimine maliyet artışının sorularını araştıran bir iç denetim çalışması yapmadınız?”
 
Türel, bu soruların cevaplarını kamuoyunu tatmin edici bir şekilde veremedikçe bu olayda töhmet altında kalmaktan kurtulamayacaktır.
 
Hele sahil imalatı bittikten sonra “imalatta tek kuruşluk katkısı olmayan” bir firmaya 28 yıllığına kiralamanın akılla, izanla ve hiçbir ekonomik modelle ilgisi yoktur.
Neymiş, 100 e yakın firma ilgilenmiş, 6 firma dosya almış ama ne hikmetse(!) ihaleye tek firma girmişmiş ve bunun da adrese teslim ihaleyle alakası yokmuşmuş…
Yapmayın Sayın Türel…
Siz kendinizi kandırıyorsunuz ama kamuoyu inanın buna kanmıyor…
“Kaldı ki 2014 yılında seçildikten sonra batı ve doğu sahillerinin işletilmesi işini ilçe belediyelerinden alarak Meclis kararıyla belediye şirketleri olan EKDAĞ ve ANET tarafından yapılmasını sağlamıştınız.
Madem bu iki belediye şirketi sahil işletmesi yapabiliyorsa neden Konyaaltı sahilinin işletmesini de bu iki şirket üzerinden yapılamasını düşünmediniz?”
Böylece belediyenin parasıyla yapılan bir işletmeyi yine belediye işleterek hem şaibeleri ortadan kaldırmış olur, hem de belediye kasasına ciddi bir paranın girmesini sağlardınız.
Ama bunun yerine özel bir firmaya adrese teslim şekilde ihale ederseniz bunun altında çok şeylerin aranmasının önünü de açmış olursunuz…
 
Bence siz bu konuda artık konuşmayın, çünkü konuştukça batıyorsunuz…