CHP’de aylardır beklenen kurultay bitti.
Neler oldu, nasıl oldu, kimler kazandı, kimler kaybetti sorularıyla zaman kaybetmenin Türkiye siyasetine her hangi bir katkısı yoktur.
Önemli olan bu kurultaydan hangi sonuçları çıkardığımızdır.
Gelin hep birlikte bazı konuları sorgulayalım.
ÜYE VE ÖRFÜT YAPISI SORUMLUDUR
Adı “Adalet ve Cesaret Kurultayı” olmasına rağmen, kurultay üyelerinin “ikbal korkusu” nedeniyle gösterdikleri eyyamcı tavırdır.
Kendi içyapısından korkan, 1 milyon 200 bin kişiyi temsil eden bin 200 kişi ile AK Parti’ye karşı nasıl cesurca mücadele edilecek, sorusu kafaları karıştıran sorudur.
Kılıçdaroğlu’na ve MYK’ya şirin görünmek için Muharrem İnce’nin adaylığına imza dahi atamayan ya da Kılıçdaroğlu’nun adaylığına imza atıp, oy vermeyen 438 kişi ile mi daha cesur politika yapılacak?
Bu olay göstermektedir ki; CHP’nin “üye yapısı, örgütlerin seçim taktiği ve oluşumu sorunludur…”
SHP, CHP birleşmesinden sonra parti tabanındaki “sol kadroların” Baykal ve ekibi tarafından tasfiye edilmesi sonucunda bu tablo ortaya çıkmıştır.
Liberal siyasi görüşleri olan “Selin Sayek Böke” ile merkez sağdan devşirme “İlhan Kesici” eğer bu partide “sol manifesto” yayınlayabiliyorsa bu tasfiyenin sonucudur.
Ne hazin değil mi?
CHP’ye oy veren ama içine girip siyaset yapmayan, girse dahi siyaset yapmasına fırsat verilmeyen solculara bile güven veremeyen bu tablo ile Türkiye seçmenine nasıl güven verilecek, AK Parti’ye karşı nasıl daha “cesurca” mücadele edilecek?
“CHP’DE LİDERLİK SORUNU YOKTUR”
Sorun, üye yapısındandır ve lider değil, üye yapısının hızla değiştirilmesi gerekmektedir.
Şöyle bir inceleyin; CHP’nin yüz akı olan ‘Adalet Yürüyüşü’nde, milletvekilleri ile örgüt yöneticileri dışında –ki, bunların sayısı 2-3 bin civarındadır- bu yürüyüşü başından sonuna dek sürükleyen on binlerce insanın siyasi kimliğinin solculardan oluştuğunu göreceksiniz.
Daha cesurca mücadele eden ve topluma daha fazla güven veren bir CHP yaratmak istiyorsanız solcuları ivedilikle partiye kazandırmanız gerekmektedir.
SAĞCI POLİTİKACILAR İFLAS ETMİŞTİR
“Muharrem İnce’nin” konuşmasında belirttiği iki temel konuda partili tabanın (delegeler dâhil) gösterdiği olumlu tepki önemlidir.
İnce, cumhurbaşkanı adayı olarak Ekmelettin İhsanoğlu’nun aday gösterilmesindeki garabeti dalgacı bir dille ifade etti.
Son derece haklı bir eleştiridir.
İhsanoğlu’nun aday gösterilmesi, “CHP’nin iktidar olması için sağa yanaşması, sağa ve mütedeyyin insanlara şirin görünmesi gerekir” şeklinde ifade edilebilecek Genel Merkez politikasının sonucudur.
Bu politika ile sadece cumhurbaşkanı adayı değil, parti yönetimine de sağdan birçok kadro devşirilmiştir.
Kendini sola ve solcu kadrolara kapatan ama ikbali ve iktidarı sağa açılmada, sağa yanaşmada ve devletin bekasında (ki bana göre böyle bir tehlike söz konusu değildir. Eğer bir beka sorunu varsa bu AK Parti’nin beka sorunudur) gören merkez politikası “iflas etmiştir.”
“Kılıçdaroğlu, CHP’yi sağa çeken anlayışı üreten kadroları hızla tasfiye etmeli, Kurultayın ruhuna uygun cesur sol politikalar üreten kadrolara görev vermelidir.”
Yorumlar
Kalan Karakter: