Yâr ile yaren ol dedi gönlümün sesi. Dedim ki Yâr nedir nerededir?
* Yâr, karanlık gecelerde Ay, gündüzde Güneştir. Ay’ın şavkıyla Güneş’in ışığıyla yarenlik edebilen Yâr’ı bulur.
- Yâr da ben Yaren de ben. Yâr ile yarenlik eden de ben.. Gül de ben gül bahçesi de ben gülizar da ben toprakla su da ben dedim.
Dedi ki,
* Sözün askıda kaldı, yenildin. Artık mahşere kadar tek bir söz söyleme.
- Dedim ama her şey altüst olur.
* Söz de sona erdi, ömür de sona erdi. Müjdeler olsun gönlünün tenden ayrılıp kurtulma zamanı geldi dedi.
Dondum kaldım bu kadar kolay olur mu yarenlik.
- Dedim o zaman ebediyet nedir ki?
* Canın tenden ayrılıp bir zerre suyla can bulup damlaya dönüşüp deryayla kavuştuğu zamandır ebediyet.
- Ebediyette sen, ben, biz ne oluyor?
* Sen, ben, biz yok oluyor. Kor alevlerde yanıyor kül oluyor. Küllerinden doğabilmek için önce yanmak tek yol oluyor. Küllerinden doğuyor, yedi cihana dağılıyor külleri toprakla buluşuyor vuslata ulaşıyor. Toprakta su damlası aramak denizi, okyanusu aramak beyhudedir, boştur, yazıktır. Yâr topraktır, okyanustur vuslattır. Öyleyse Yâr’dan yerenlik iste. İsteki can da canan da ebedi olsun. Çok kıymetli aziz ömür için lazım olan zamanı ziyan etme. Dünya için, dünya malı için harcanan hayata yazıklar olsun. Ömür gider dünya biter yarenlik ebedi olur gider.
Dedim ki;
- Yâr ile yaren olup yare’yle yarenlik eden ebedi mutlu olursa eğer, Yâr da ben yaren de ben Yâr ile yarenlik eden de ben.