Bir pandeminin travmalarını atlatamamışken bir yenisi mi geliyor? Son günlerde en çok sorulan sorulardan biri bu. Birlikte yanıt aramaya çalışalım… Öncelikle, söz konusu edilen maymun çiçek virüsü, yeni değil. Bu virüsün keşfi, 1958 yılına kadar geri gidiyor. İlk kez maymunlarda görülen bu virüsün, insana bulaştığı ilk vaka ise, 1970 yılında Kongo’da. O günden bu yana Afrika’da hemen her yıl salgınlara neden oluyor. Hatta 2020 yılında, üç kıtaya yayıldı. Ancak hiç ölüme neden olmadı. Bugünlerde maymun çiçek virüsü, çağın ulaşım olanaklarının getirdiği hız nedeniyle, birçok ülkeye ulaşmış durumda. Ülkemizde de birkaç vaka görüldüğü söyleniyor. Bu da, endişe ve korkuya neden oluyor. Bu korkuyu ortadan kaldırmak için, öncelikle bu virüsü yakından tanıyalım… - - - - - Maymun çiçek virüsü, bizim çiçek hastalığından bildiğimiz bir virüs grubuna dahil. Yaşı ileri olanlar bilir, bir dönem Türkiye’de ve dünyanın birçok ülkesinde çiçek hastalığından sayısız insan yaşamını yitiriyordu. Aşılama çalışmaları sonucunda, Dünya Sağlık Örgütü, 1980 yılında hastalığın küresel olarak yok edildiğini açıkladı. Çiçek hastalığında ölüm oranı, yaklaşık yüzde 30’du. Maymun çiçek virüsünün öldürücülüğü ise, çok daha az. Maymun çiçek virüsünün iki türü var. Birinin öldürücülüğü yüzde 10 civarında iken, diğeri yüzde 1’den az ölüm oranına sahip. Şu anda yayılmakta olan virüsün ilk gruptan olduğu söyleniyor. Maymun çiçek virüsü, insandan insana çeşitli yollarla ve kolay bulaşıyor. Bu nedenle, çabuk yayılması olasılığı yüksek. Virüs bulaştığında, yaklaşık 10 gün hiçbir belirti göstermiyor. Bu dönemde bulaşıcılığı neredeyse hiç yok. Hastalık, önce, ateş, vücut ağrıları, yorgunluk gibi semptomlar ortaya çıkarıyor. İşte bu noktada bulaşıcılık başlıyor. 1-3 gün içinde de deride kızarıklıklar, yaralar oluşuyor ve vücuda yayılıyor Hastalık, yaklaşık 3-4 haftada iyileşiyor. Bu durumda hastayı izole etmek, yayılmasını önlemek için yeterli. - - - - - Peki ya hastalık bulaşmışsa? Korkmaya hiç gerek yok, hastalığın aşısı var. Üstelik bu aşı, covidde olduğu gibi önceden koruyucu olarak uygulanmak zorunda değil. Kuduz hastalığında olduğu gibi, virüsün bulaştığının anlaşılmasından sonra uygulanabiliyor. ‘Ankara aşısı’ olarak bilinen bu aşı, kuluçka süresi uzun süren virüsten daha hızlı sürede vücudu korumaya başlıyor. Üstelik, 1980 yılından önce Türkiye’de de rutin olarak uygulanan çiçek aşısı, maymun çiçek virüsünden yüzde 85 oranında koruma sağlıyor. Yani orta yaşın üstünün zaten koruması var gibi görünüyor. Hastalıktan korunmak konusunda neler yapacağımızı, covid virüsünden dolayı hepimiz iyi biliyoruz. Hijyene dikkat etmek, kalabalıklardan uzak durmak yeterli. Bütün bu bilgiler ışığında, maymun çiçek virüsünün, Covid19 virüsünde olduğu gibi hayatımızı derinden etkilemeyeceğini söylemek mümkün. Sakin kalıp takip edelim.