Hedefler, belirli bir süre içinde gerçekleştirilmesi istenen ulaşılması için çaba gösterilen sonuçlardır. Bir de alt hedefler vardır, amaçları ana hedefe ulaşmaktır. Ülkeler arası ilişkilerde amaçlar oluşturulurken öncelik, kısa sürede sonuçlanabilecek davranışlara vurgu yapılmasıdır. Başarıyı elde edebilmek için amaç belirleme aşamasında bazı kriterlere uyulması gerekir.
Savaşmak amaç olabilir mi, hedef olabilir mi? Savaşın adı da soğuk yüzü de soğuk. Bence savaş, küresel sistemin iflas etmiş durumudur.
Binlerce yıldan beri dünya hep savaş halinde. Bugün şahit olduğumuz Ukrayna savaşında Rusya’nın öncelikli amacı NATO’yu uzak tutmak. NATO bölünmüş bir ülkeyi üye olarak almaz. Rusya’nın yapmak istediği bölünmüş, yarısı işgal edilmiş bir Ukrayna yaratmak, böylece alt hedef olan ilk aşamayı tamamlamış oluyor. Özellikle neyin veya nelerin hangi zaman diliminde olmasını beklemek gerekliydi çünkü savaşın amacı gerçekçi olmalıydı. Şimdi her iki ülke için de zaman, emek, bütçe boşa gidecek. Vicdan bunun neresinde? Aslında NATO’nun caydırıcılığı varken Rusya’nın caydırıcılık rolünü üstlenmesi bölgeye asker yığmakla oldu. Böylece Rusya’nın NATO’ya karşı caydırıcılığı ön plana çıkmış oldu. NATO’nun da Ukrayna konusuyla ilgili adım atamayacağını test etmiş oldu. Bu durum ister NATO diyelim ya da Amerika veya Batı da diyebiliriz, adına ne dersek diyelim küresel sistemin iflas etmiş durumudur.
Ülke yöneticileri toplumların mutluluğunu, huzurunu, refahını savaşla mı sağlayacaklar? Amaçlar gerçekçi, belirgin, bütünleşmiş olmalıdır.
Ülke yöneticileri bugünkü savaş durumunda da huzuru sağlama faaliyetlerinin oluşturulması sürecinde, sistematik bir yöntem ve durum planları ile uyumlu stratejiler geliştirebilmeliler.