‘Kesik Minare’nin Açık hava müzesi ‘ kalmalı düşüncesinde olmamla beraber, vatandaş olarak en önem verdiğim konu külahlı yada külahsız olarak en uygun ve doğru olanının yapılmasıydı.
Konunun tarafları ve konu hakkında yetkiye sahip kişilerle görüşerek hukuki süreç dahil öğrendiğim her şeyi kısaca özetledim.
Vali Münir Karaloğlu’nun bilim adamlarına saygısızlık yapılıyor söylemine hassasiyet gösterdiğim bir yazıydı.
Nitekim bilim adamlarından oluşan Anıtlar bölge kurulu’nun ‘Açık hava müze’ kararına yine bilim adamlarından oluşan üst kurul ‘Cami’ demişti.
O halde hangi bilim adamına saygı duyacağımızı hukuk ve Danıştay karar vermişti.
Ve üst kurul kararını veren bilim adamlarının ‘cami’ kararı uygulamaya konulmuştu.
O gün ‘açık hava müzesi ‘kararı veren bölge kurulu bilim adamlarından oluşmuyor muydu? Sorusu geliyor insanın aklına…
Bugün ise ‘cami’ restorasyonu projelendirmesinin projedeki her detayı, Anıtlar Bölge Kurulu’nun onayından geçiyor.
Anlayacağınız bu saatten sonra her türlü sorumluluk Anıtlar bölge kurul’u denetiminde…
Yine yazımda Mimarlar ve Şehir Planlamacılar odası gibi STK’ların dava sürecini başlattıklarını da yazmıştım.
Ancak dün Atso meclis toplantısında, meclis üyesi Niyazi Şahin’in söz alarak “bu toprakların hafızası niteliğinde olan tarihi mirasımız hakkında bir takım söylemler yapılması üzüyor. Buranın cami olarak değil de külahının kaldırılarak açık hava müzesi olarak kullanılmasının zikredilmesi üzüntü verici” beyanını duydum.
Buna karşılık ATSO Başkanı Davut Çetin’in yanıtını okuyunca daha çok şaşırdım.
Ben de üzülen, serzenişle başta bize sorulmadı, kentin en büyük STK’sıyız diyen, Davut Çetin’e yedi yıl önce neredeydiniz? sorusunu sorma gereğini hissettim…
İhale edildiği ve yüklenici firmanın tabelasını taktığı an itibari ile ATSO’nun bu hususu konuşup konuşmadığını kontrol ettim.
Tık yok…!
Bugün kürsüden yapılan ‘ben kentin en büyük STK’sıyım, kanaat önderiyim, bana sormadılar‘
söylemlerinin ve sorulsaydı kararı değiştirecek bir söylemin tarih itibari ile aynı dediği gibi ‘Atı alan Üsküdarı geçti ‘den öteye gitmediğini en iyi kendi biliyor olmalı.
Geçenlerde yapılan Muhittin Böcek’in ilk kez katıldığı Kaleiçi koordinasyon toplantısında ‘Kesik Minare’ konusunda bir söylemde bulundu mu?
Merak ettim doğrusu...
Yorumlar
Kalan Karakter: