KALEİÇİ NEREDE?

“Bütün Yollar Roma’ya çıkar” derler ama biz de bütün yollar maalesef Kaleiçi’ne çıkmıyor!
Gelmiş geçmiş Belediyelerimiz; hep masa başında plan-proje üzerinden iş yaptıkları için “gerçekler” ile karşılaşılınca ne yapacaklarını şaşırıp kalıyorlar.
Yirmi, on ya da beş sene öncesine gidelim ve Antalya trafiğine bir bakalım.
•          Her sene hızla artan çok fazla bir nüfus artışı var.
•          Antalya ve dışından gelenlerin kullandıkları araç sayılarında da muazzam bir artış devam ediyor.
•          Yeni tramvay yolları açıldı. Bir ucu EXPO’da ve bir ucu da Antalya Havalimanı’nda.
•          Varsak’tan başlayan yeni tramvay yolu çalışmaları da bunlara dâhil.
•          Oturuma açılan yeni yeni binalar.
•          Vs. vs.
Bütün bu gelişmeler olurken unutulan tek bir şey var; o da “Şehir Merkezi” ve “Kaleiçi”.
SOLUCAN GİBİ
Şehir Merkezine yaklaştıkça yolların kıvım kıvrım olmuştur. Bir de bu işlek caddelere “oto park” yapmalarına izin verilince ne oluyor?
Bütün taşıtlar sanki bir “tren vagonları” gibi peşpeşe dizilip kalıyorlar.
BİSİKLET YOLU denildi ve o dar caddeler iyice daraltıldı.
Bir de tramvay durağında bekleyen ”faytonlar” var idi.
…
Antalya trafiğine bir de diğer illerden gelen araçlar da katılınca trafik iyice “arap saçına” dönüveriyor.
Zaten Kaleiçi’ne girmek isteyen yerli ve yabancı misafirler; ilk darbeyi giriş kapılarından yiyiyorlar.
“ Giremezsiniz, geri geri gidin” ya da “go…go” ve biraz da el kol işaretleriyle gelen turistler zorla döndürülüveriyorlar.
OTOPARK
Resmi gayri resmi otoparklar Kaleiçi’ne girenlere biraz şans verseler de otopark ücreti vermemek isteyenler de dolanıp duruyorlar.
YAYALAR ise iyice şaşkın.
Kaleiçi’ne nereden girilir nereden çıkılır tamamen bir şans işi.
Kaç tane giriş yeri olmasına rağmen; benim ve bazı esnaf arkadaşlarımızın önermelerine hiçbir zaman dikkate alınmıyor.
TURİST bilmiyor: “Kaleiçi nerede” diye Kaleiçi’ne girdikten sonra rastladığı esnafa soruyor:
“Where is Kaleiçi?”
ÇOK KOLAY
Modern bir çok ülkede yerli ve yabancı misafirlerin gidecekleri yere gitmeleri için kavşaklara, metro giriş ve çıkışlarına “you are here” diye işaretlenmiş şehir haritaları konur.
Onun üzerinde gideceği yerler, hastaneler, dr. Taksi, müze ne ararsan işaretlenmiştir.
Ayrıca bizim Kaleiçi gibi etrafı çevrili olan yerler içinde daha büyük “yön levhaları” koyarak yardımcı olmaktadırlar.
Bizim “turizmciler” Avrupa’ya ağzı açık gideri, ağzı açık gelirler.
Orada gördükleri yararlı şeyleri bizim de ülkemizde yapılmasına yardımcı olalım” demezler.
Eğer onlar bu işe el atsalardı; Antalya ve Kaleiçi bir Paris olur idi.
LÜTFEN
BÜTÜN KALEİÇİ GİRİŞLERİNE; ÜZERİNDE “KALEİÇİ” YAZAN RENKLİ OK LEVHALARINI DİKELİM.
Siz farkında değilsiniz ama yerli ve yabancı tüm misafirler; Kaleiçi’ne ya Üçkapılar’dan ya da Karaoğlan Parkı’ndan giriş yapmaktadırlar.
Kalekapısı esas giriş olmasına rağmen; sözde bekçi külübesi ve taksi durağı yüzünden insanlar buranın Kaleiçi’ne giriş yeri olduğunu bilmemektedirler.
Zaten girseler ne tarafa gidecekler?
Bir plan yok, harita yok!
Liman nerede, müzeler nerede nereden bilsinler ki?
…
Yurt dışında bir çok gezilere giden bir esnaf arkadaşım bu konuda örnekleri bana devamlı göstermekte ve bu konuyu dile getirmemi sağlık vermektedir.
Haklı.
Ama haksız olanlar da var.
Yani Kaleiçi’nin nerede olduğunu bilmeyenler de var.
Umarız ki; bu işaretleri koyarlar da onlarda Kaleiçi’nin nerede olduğunu öğrenmiş olurlar.
…
 
KEDİ VE KÖPEKLER
Hazır mamacı bazı “hayvan severler” yüzünden Kale dışı ve Kaleiçi’nde son yıllarda kedi ve köpek sayısında hızla bir artış oldu.
Kimse bir şey yapmıyor.
Ama olan o zavallı hayvanlara oluyor. Mamalar gelmeyince “miyav miyav” diyerek gelip geçenlerden mama beklemeye başlıyorlar.
Sokakta, bahçelerde veya taksilerin altında üsünde barınıyorlar.
BUGÜN
Bir otoparkçı arkadaş sağ arka ayağı kopmuş bir kedi yavrusunu almaları için:
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ “SAHİPSİZ HAYVAN ACİL MÜDAHELE ARACI 0242 332 22 27 / 0530 575 0431
Telefon numarasını aramış.
Sokak kedisi bu yakalamak kolay değil tabi. Zaten canı daha önce yanmış olan hayvan korku ile ellerinden kaçıp kayıp oldu.
Eli de tırmanan görevli çaresiz geri dönmek zorunda kaldı.
Ben de Belediyemizin böyle bir Biriminin varlığını öğrenmiş oldum.
Hayvanlarımıza böyle bir hizmet veren Büyükşehir Belediyesi’ne de teşekkür ederiz.