'EMİR' DEMİRİ KESTİREMEDİ!

Hani bizde öyle bir “deyim” vardır:
‘Emir demiri kestirir’ diye.
Yani yetkili birisinin; bir yerde herhangi bir şeyin yapılması için “söylemesi” yeter!
Bu nasıl söylenirse söylensin bir “emir” olarak algılanır ve derhal gereği yapılır!
ZAMAN DEĞİŞMİŞ GALİBA!
Geçen haftaki yazımda Kaleiçi’ndeki bir toplantıdan çıkan bir mülki amir yardımcısının; Üçkapılar’a yakışmayan “kırık dökük” levhayı ve çevredeki çekirdek pisliklerini göstererek; bunların giderilmesi için yanındaki bir beye “emir” verdiğini duymuştum.
Ve ben bu Emire çok sevinmiştim.
Çünkü aylardır, yıllardır yazıp fotoğraflıyorum ve bu köşede de yayınlıyorum ama gelin görün ki; hiçbir “yetkili” Kaleiçi sorunlarına el atmamakta ısrar ediyorlardı.
Ama bu sefer bir Devlet yetkilisi basit bir konuda da olsa; talepte bunuyordu gördüğü çirkinliğin düzeltilmesi için.
…
Maalesef iki defa geçtim oradan ve “emir” verilen o çirkin levha yine orada bölük pörçük duruyordu!
!!!
Ve bendeniz bu işte en çok üzüleniniz oldum yine de!
Beni dinlemek istemeyenler “onları” da dinlemediklerine göre; bizim tarihi ve turistik Kaleiçi kolay kolay “güzel ve temiz bir Kaleiçi” olamayacaktı, anlaşılan!
Vah! Vah!
…
BU NASIL TEDBİR?
 
Geçen haftalarda yağan yağmur sonrası Hıdırlık Sokak’ta üzerinde bir kitabenin de bulunduğu duvarın üstündeki çatı taşlarından bazıları kaymış ve düşmüştü!
ÖNCE
Duvar dibine kırmızı beyaz şerit gerdiler.
SONRA
Düşen molozların yanına bir levha diktiler;
“DİKKAT SUR DUVARLARININ ÜZERİNE ÇIKMAK TEHLİKELİ VE YASAK”
ŞİMDİ
Sokağın yarısını kapatacak şekilde boydan boya duvar dibini emniyete almak için; “çirkin ve lüzumsuz” beyaz bir “pano” ile çevirdiler.
…
HİÇ YAKIŞIYOR MU?
Kaleiçi gibi turistik bir yerde bu tür bir güvenlik tedbiri almak da ne demek acaba?
Önce levhayı diktiniz sonra bunu yaptınız oldu mu yani?
Yok mu müze? Yok mu anıtlar?
Nerede bu turizmciler?
Çıldırmamak elde değil doğrusu!
SAKSILAR
O çevirdikleri yerin içindeki saksıların bakımını kim yapacak?
Bu çirkinlik ne zamana kadar kalacak acaba?
“Bakan yok” dediğimde siz bana kızıyordunuz belki de!
Bir Kaleiçi Bakanı olmazsa maalesef bu tür arızalar; artar ama azalmaz!
Demedi demeyiniz lütfen!