Denizlerin Sırrı: Sofralarımıza Konuk Olan Deniz Börülcesi

Deniz börülcesi (Salicornia europaea), ıspanakgiller (Amaranthaceae) familyasından, sulu ve etli yapısıyla dikkat çeken tek yıllık bir bitki. Boyu 5–60 cm’ye ulaşabilen, ilkbaharın tazeliğini taşıyan parlak yeşil sapları, mayıs ayından itibaren bazen kirli kırmızı bir tona bürünerek adeta bir ressam fırçasıyla tuvaline renk katıyor.
Bu gösterişli bitki, tuzlu sularda yaşamını sürdürmek üzere evrimleşmiş bir sukkulent. Deniz kıyısına yakın, gel-git bölgesinin sular çekildikten sonra kalan nemli kumlarında yetişiyor. Türkiye’de en bol Gökova körfezinde rastlanan deniz börülcesi; Tuz Gölü çevresi, Aksaray, Ereğli, Burdur ile Tarsus kıyılarında da kendine yaşam alanı buluyor.
Lezzeti kadar besin değeri de hayli yüksek: Deniz börülcesi A, B ve C vitaminleri; magnezyum, lif ve protein açısından zengin bir kaynak. Magnezyum deposu olması, kemik sağlığını desteklerken kas gelişimine de katkıda bulunuyor. Yüksek lif içeriği sayesinde tok tutup metabolizmayı hızlandırıyor, sindirim sistemini düzenliyor ve detoks etkisi sunuyor.
Sağlığa Faydaları;
●    Tok tutucu lif kaynağı
●    Kilo kontrolüne destek
●    Metabolizma hızlandırıcı
●    Sindirimi düzenleyici
●    Bağışıklığı güçlendirici
●    Detoks sağlayıcı
●    Uyku düzenine katkı
●    Kabızlığı giderici
●    Hücre yenilenmesini hızlandırıcı
●    Kanser hücreleriyle savaş potansiyeli
●    Guatr riskini azaltıcı
●    Serbest radikallere karşı koruyucu
●    Kalp ritmini düzenleyici
Gebelik döneminde kontrollü tüketildiğinde bebeğin A, B ve C vitaminlerini destekleyen bu bitki, içindeki doğal tuz ve bazen barındırdığı bakteriler nedeniyle hamilelerde gıda zehirlenmesi riskine karşı dikkat gerektirir. Özellikle tansiyon, böbrek veya kalp rahatsızlıkları olanların, yüksek sodyum içeriği nedeniyle doktor onayıyla tüketmeleri önemlidir.
Toplanan bölgedeki çevresel hijyen de göz ardı edilmemeli; kirli ya da ağır metallerce kirlenmiş alanlardan toplanan örnekler, sağlığa zarar verebilir. Dolayısıyla güvenilir kaynaklardan temin etmek ve iyice yıkamak şarttır. Deniz börülcesini tüketmeden önce saplarını temizleyip, bol suda yıkayın. Ardından geniş bir tencerede kaynar suya atarak birkaç dakika haşlayın. Kılçıklarından ayrılan saplar, zeytinyağı eşliğinde, isteğe bağlı limon ve sarımsakla lezzetlendirilerek sofraya gelir. Alternatif olarak; salatalarda, mezelerde ya da farklı pişirme yöntemleriyle sofralarınıza yeni tatlar katabilirsiniz.
Sonuç olarak, mayıs ayının tazeliğini, denizin tuzlu oksijenini ve zengin vitamin deposunu bir arada sunan deniz börülcesi; doğru tüketim koşulları sağlandığında hem damaklarınızı hem de sağlığınızı şenlendirecek bir lezzet. Ancak her doğal mucizde olduğu gibi ölçülü ve özenli yaklaşmak, sağlıkla kalmanın anahtarıdır.