Antalya’nın Hurma Köyü, Boğaçay mevkii Candır Deresi’nde yaşanan hukuksuzluklar, çevreye ve kamu düzenine zarar veren uzun bir ihmal zincirinin sonucudur. Ruhsatsız ve izinsiz faaliyette bulunan beton santrali, asfalt plenti ve kırma-eleme tesislerinin çalışmasına kamu otoritesi tarafından göz yumulması bölgeyi çevre kirliliği bakımından tehdit etmiş, defalarca yapılan uyarılara rağmen yetkililer bu durumu görmezden gelmiştir.
Bu süreçte, gazeteci olarak kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkilileri harekete geçirmek adına yaptığım ısrarlı yayınlar sonucunda nihayet bir adım atılmış gibi görünüyor. Ancak bu, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’nın (YİKOB) geçmişteki ihmallerini örtme çabası gibi durmaktadır.
Bölgedeki tesislerin MAPEG (Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü) ruhsatı, Orman Genel Müdürlüğü izinleri ve GSM ruhsatı olmadan çalıştırıldığı belgelerle sabittir. Buna rağmen, YİKOB bu faaliyetlere göz yumması, sorumluluğunu yerine getirmediğinin en açık göstergesidir.
Defalarca basın yoluyla izin eksikliklerini ortaya koymuş ve kamu kurumlarını göreve çağırmış olmama rağmen, bu süreçte hiçbir somut adım atılmamış, hukuksuz faaliyetler devam ettirilmiştir. Şimdi ise, YİKOB , “Belediye izni vardı, öyle sanıyordum” demek üzere bir komisyon kuruyor ve izinlerin olmadığını yeni fark ettiğini iddia etmenin yolunu yapıyor olmalı.
YİKOB önderliğinde, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Konyaaltı Belediyesi’nden oluşan bu yeni kurulan komisyon, sadece geçmişteki ihmalin üzerini örtmeye yönelik bir girişimden ibaret görünüyor.
Bu nedenle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan’ı, bir kez daha uyarmakta fayda görüyorum; “Üyesi yapıldığınız bu komisyon, geçmişteki ihmalin ve suiistimallerin üzerini örtmeye yönelik bir girişimden ibaret görünüyor”
Hukuksuzluğun Açık Göstergeleri
•Ruhsat ve İzin Eksikliği: MAPEG ve Orman Genel Müdürlüğü gibi yetkili kurumların onayı olmadan hiçbir faaliyetin yürütülemeyeceği açıkça mevzuatta belirtilmişken, bu eksikliklere yıllarca göz yumulmuştur.
•Kırma-Eleme Tesisleri: Madencilik faaliyetlerinin sona erdiği alanlarda kırma-eleme tesislerinin çalıştırılması hukuken mümkün değildir. Ancak bu tesisler hukuka aykırı şekilde çalıştırılmıştır.
•GSM Ruhsatı Olmaması: Beton santrali ve asfalt plentinin GSM ruhsatı olmadan faaliyet göstermesi açıkça mevzuata aykırıdır.
YİKOB kurduğu komisyon ve tespitle mühürleme yapacak mı?
Geciken adalet, adalet midir?
Yıllarca süren ihmal ve suiistimalin ardından, bölgeye bir komisyon gönderilerek izinlerin olmadığının “tespit edilmesi” geç kalmış bir adımdır ve YİKOB’un bu süreçteki sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
Üstelik şimdiye kadar süren bu ihmaller nedeniyle çevreye verilen zarar ve halkın mağduriyeti hâlâ telafi edilmemiştir.
Sorular ve Talepler
*YİKOB Başkanı, izinlerin eksik olduğunu iddia ettiğim belgeler kamuoyuyla paylaşılmasına rağmen, neden bugüne kadar harekete geçmemiştir?
*Kurulan bu komisyon geçmişteki ihmalleri aklamayı mı amaçlamaktadır?
*Bu ihmalden zarar gören halkın ve çevrenin mağduriyetini gidermek adına hangi adımlar atılacaktır?
Sonuç olarak, bu süreçte sorumluluğu olan tüm kurumlar ve yetkililer hakkında derhal idari ve hukuki soruşturma başlatılmalıdır. Yıllardır süren bu hukuksuzluk ve ihmallerin üzeri örtülmemeli, kamu vicdanı rahatlatılmalıdır.
Efendiler;
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
Sizleri milletin ve ülkenin çıkarlarını koruyup kollayın diye seçtik ve görevlendirdik.
Görev sizi bekler.
Eğer siz şimdi görevinizi yapmazsanız, biz sandıkta gereğini yaparız.
Bu hukuksuzluğun sona ermesi ve sorumluların hesap vermesi, Antalyalıların ortak talebidir.
Yıllardır süren bu ihlalleri ortaya koymak ve halkımızın haklarını savunmak adına mücadele etmeye devam edeceğim.
o parmaklar neden aşağı doğru, makalenin neresi yanlış?