Toplum bilimcilere göre stratejik sosyal sorumluluk, belirli sosyal sorumluluk uygulamalarıyla toplum arasındaki bağı işaret eder. Eğer bu entegrasyon sağlanamaz ise güvenlikle sosyal sorumluluk girişimleri arasında uyumsuzluk ortaya çıkar. Hangi ülkede olursa olsun bu durum tutarsızlıktır ve toplumun gözünde şüpheye yol açar. Başarılı Stratejik yönetim modeli, oluşturulmasından uygulanmasına ve kontrol edilmesine kadar belli bir çizgiyi takip eder. En önemli rolü kademeli olarak yönetici birimleri oynar. Yöneticiler misyonlarını yerine getirir ve görev tamamlanıncaya kadar mücadeleyi bırakmazlar. Etkili bir sosyal sorumluluk, proaktif (sorunlar çıkmadan hazırlanan önleyici programlar) eylemi zorunlu görür. Böylece hedefe ulaşılır.
Toplumların refah düzeyi yükseldikçe beklentiler ve huzur yaygınlaştıkça doğru yönetim stratejileri uygulayan yöneticilere ilgi ve talep daha da artar.
Dünyada ülke yöneticilerinin sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri, ahlaki ve rasyonel algı bilincinde olmaları, güçlü bir varoluş sebebi olacaktır. Buradan da yöneticilerin uzun süreli bulundukları makamda kalabileceği kabul görür sonucu çıkar. Bu bağlantı yöneticinin sosyal sorumluluk alanına güçlü bir durum sağlamasıyla netlik kazanır.
Sağlam bakış açısına sahip yöneticiler bulundukları toplumda iyi bir aktör ve etik değerlere sahip olarak algılanmanın değerinin farkındadırlar. Bu geleneksel yöneticilik algılarının ötesinde bir durumdur. Ayrıca küreselleşme ilerledikçe toplumlarda bilgi alışverişi artacak demokratik talepleri daha üste taşıyacaktır, bu nedenle stratejik sosyal sorumluluk sadece iyi bir yönetici faaliyeti değildir; iyi ya da kötü her türlü önemli konularda da dünyanın her yerinde görünür hale gelmektedir.
Ne yazık ki ortaya çıkan küresel değişim nedeniyle ülkeler arasındaki güç ve etkileme dengesi değişmektedir. Ülkelerin bu değişimden avantaj sağlaması için ekonomik performanslarını maksimuma çıkarması gerekir.
Güçlü stratejik sosyal sorumluluklar ekonomik, yasal, etiksel ve isteğe bağlı (hayırsever devlet) sorumluluklar olarak kavramsallaştırılmalı. Önemli üç tür sorumluluk üzerinde daha çok çalışılmalı; Ekonomik Sosyal ve Çevresel.
Mutlu ülkeler ve mutlu dünya dileklerimizle.