LİKYA ÜZÜM BAĞLARI

Likya Bağ Evi’nin bahçesinde serin bir yaz akşamı. Fullhouse orkestrası sahnede. Şermin Öznur‘un sihirli sesi ortamı sarıp sarmalıyor.
Burak Özkan ve Doruk Özkan kardeşlerin müthiş çalışmalarıyla yüzlerce yıllık uykusundan uyanan Acı Kara cinsi asmanın sihirli yolculuğunu keyifle dinliyorum. Burak Özkan anlattı, ben de size aktarıyorum.
“Elmalı’nın eski tarihi bir bağ bölgesini bildiğimiz için buranın yerel üzümlerinin arayışındaydık. 22 yıl önce bir çobanın kılavuzluğunda Kşla Köyü’nde dağda 200 yaşlarında Acı Kara cinsi bir üzümün asmasını keşfettik. Bu eskigeni yıllardır çoğaltıyor. Buradan çok özel üzümler elde ediyoruz. Bununla da kalmadı çalışmalarımız bu 22 yıl içinde şu ana kadar 30 tane endemik çeşit bulduk. Bunların DNA’larını çıkarttırdık. Türkiye’de bilinen 1450 çeşit asmayla aynı olmadığını tespit ettik. Devlet hafızasına 30 çeşit Emalı Endemiğini dahil etmiş olduk ARGE Bağımızda.
4000 yıl önce Likyalılar’ın kurmuş olduğu antik şehir Elmalı‘ya 25 km uzaklıkta Fethiye tarafında. Bu  bölgede Antik Çağ’dan beri bağcılık yapılıyor. Güney tarafı sedir ağaçları ile çevrili. Sedir ormanları koruma altına alınmış. 3000 yaşın üzerinde ağaçlar var. Altı yetişkin kişi el ele verdiğinde ağacın gövdesini sarabiliyor.
Elmalı’nın üst tarafında Kuzey Likya Yolu var. Bu bölgede 20 çeşit farklı asma bulduk. 
Kuzey Likya Yolu Büyük İskender’in Roma döneminde yaptırdığı yol. 6 kilometrelik bölümü yürüyüş yolu olarak açılmış durumda.
Buranın iklimi çok güzel 2007 yılında bağlarımızın tesisleri de kuruldu. Çalışmalarımız devam ediyor. “ diye anlattı. 
Her ay burada konserler ve etkinlikler düzenleniyor. Ortam çok keyifli ve eğlenceli. Misafirler ve ziyaretçiler birbirlerini çok uzun yıllardır tanıyorlar gibi aile ortamı bulabiliyor. 
Bağları ziyaret etmek, hikayesini dinlemek, müziğin ritmi, dans, yemek her şey pek güzel.