İç saha fobisi

Konyaspor nasıl bir takımdır diye sokağa çıkıp sorsanız; futbolla biraz yakın ilişkisi olan herkes aynı şeyleri söyler.
Savunma ağırlıklı oynar, rakibi bekler, pas yapar, ağır oynar ve duran toplarla rakip kalede gol arar.
Tipik bir Aykut Kocaman takımıdır yani.
Konyaspor da, Antalya’da sahaya, yenilmemek için çıktı.
Peki Antalyaspor ne yapmalıydı?
İç sahada oynamanın avantajı, taraftarın desteği ile daha agresif, hücum oynayan, kanatları daha iyi kullanan, rakip kaleye şut deneyen bir düzen içerisinde olmalıydı.
Ancak cumartesi günü maç başlamadan önce her iki takıma da ‘Size birer puan verelim, bu maçı oynamayın’ deseler sanki iki takımda bunu kabul edecek gibiydi.
Her iki takımda sahaya öyle bir çıktı ki, karşılaşma 3 gün oynansa, gol sesi çıkmayacak gibiydi.
Antalyaspor’da bu sezon sanki bir iç saha fobisi oluşmuş gibi.
Sezon başından beri evimizde sadece bir maçı kazanabildik.
Ligin iç sahadaki en kötü takımlarından birisiyiz.
1990’lı yıllarda Atatürk Stadyumu bakıma alınmış ve Antalyaspor ligin ilk yarısındaki tüm maçları deplasmanda oynamıştı. Ligin ilk yarısı bittiğinde başarılı bir grafik çizen Antalyaspor, ligin ikinci yarısında ise neredeyse tüm maçları evinde oynamış ve aynı başarıyı gösterememişti.
Ve ligin ilk yarısı performansıyla büyük umut içine giren taraftar, ligin ikinci yarısındaki performansla hayal kırıklığına uğramıştı.
Çünkü Antalyaspor, ligin ilk yarısında deplasmanda oynamaya o kadar alışmıştı ki, adeta kendi evindeki maçlara yabancı kalmıştı.
Bu sezon ise deplasmanda kazanan, kendi evinde ise bir türlü galibiyet alamayan bir tablo var ortada.
Sanki futbolcular deplasmanlarda sahaya daha rahat çıkıyor gibiler.
Tamer hoca buna bir çözüm bulmalı.
Evimizde oynarken sahaya bir puana razı bir şekilde çıkamayız.
Antalyaspor evinde sahaya kazanmak için çıkar.
Önceliği her zaman kazanmaktır.
Evet en büyük şansızlığımız Jahovic.
Bunu kabul ediyorum.
Ancak elinizde Podolski gibi bir futbolcu varsa ve bu oyuncuyu kadroya dahil ettiyseniz, böyle bir maçta denemek zorundasınız.
Tam anlamıyla hazır olmasa bile en azından 15-20 dakika sahada olmalıydı diye düşünüyorum.
Antalyaspor taraftarı kendi evindeki maçlarda, daha motivasyonu yüksek, hırslı, ısıran, hücum yapan, sahaya kazanmak için çıkan takım izlemek ister.
Bir puana razı olacak takım değil…