Sayın Kepez, öncelikli olarak sizi bir tanıyalım. İlknur Fidan Kepez kimdir?
1969 Edirne doğumluyum, 25 yıldır Antalya’da yaşıyorum. İstanbul Üniversitesi Turizm İşletme mezunuyum. İngilizce ve Almanca biliyorum. Kendim İş kadınıyım. Yıllarca turizm sektöründe çalıştıktan sonra kendi işyerimi açtım. Kendime ait bir acentem var. Antalya’nın ilk ve tek iş ve ekonomi dergisi olan 'Business Akdeniz' dergisini çıkarttım. Evliyim ve 2 çocuk annesiyim.
Antalya’da birçok STK’larda görev yapıyorsunuz. Özellikle iş dünyasında da hep varsınız. Hangi görevleriniz var ve üyelikleriniz var?
Antalya’da STK’ların birçoğunda görev yapıyorum. Bunlar; TOBB Türk Kadın Girişimcileri kurucu üyesiyim. Antalya Sanayi İş Adamları Derneği (ANSİAD) Üyesiyim. İş Adamları Salı Grubu Üyesiyim. SCAL Üyesiyim. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’nde (TÜRSAB) 3 komitede üyeyim. Antalya Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyesiyim. Fenerbahçeliler Derneği kurucu üyesiyim.
Siyasete ne zaman başladınız?
Siyasete gençlik kollarında çalışarak başladım. Taşın altına biz kadınların da elini sokması gerektiğini düşünüyorum. Kadınların nasıl iş halatında başarılı olabiliyorsa siyasette de aynı başarıya imza atacaklarına inanıyorum. Vatana, millete hizmet etmek için siyasete devam ediyor.
Neden MHP?
MHP, Türkiye Cumhuriyetine ve Atatürk’e sahip çıkan bir partidir. Ben de vatansever, milliyetçi olduğum için MHP bana daha yakın olduğundan dolayı partime de hizmet etmek istiyorum.
MHP’de 7 kadın aday adayı var. Genel merkez neden sizi ilk 14’de görmek istesin?
“Partimizde aday adayları arasında 7 tane kadın aday adayı var. Bende o aday adaylarından biriyim. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, milletvekili listelerinde kadın ve gençlerin olması gerektiğini, ayrıca mesleğinde uzman olmuş kişilerin de olmasını arzu ediyor. Benim diğer kadın ve erkek adaylardan farklılığım; yıllardır Antalya’da sivil toplum kuruluşlarında hizmet etmiş olmam, iş dünyasında iş kadını olarak çalışmamdan dolayı yeterli donanıma ve yeterli kültüre sahibim. Milletvekili olarak hem Antalya’ya, hem de ülkemize en iyi hizmeti yapabileceğimi düşünüyorum. Ayrıca teşkilattan da geldiğim için listelerde ön planda olmam gerektiğini düşünüyorum. Genel merkezimizin de değerlendirme yaparken bu şekilde değerlendireceğini de temenni ediyorum.
Partilerde genelde kadınlardan çok erkekler ön plana ve listelerde ön sıralara yerleştiriliyor. Kadın-erkek ortak çalışması ile partinizin başarılı olacağına inanıyor musunuz?
Ulu önder Atatürk’ün bir sözü var: “Daha esenlikle, daha dürüst olarak yürüteceğimiz yol vardır. Bu yol Türk kadınını çalışmalarımıza ortak yapmak, ilmî, ahlâkî, sosyal, ekonomik yaşamda erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekleyicisi yapmak yoludur.” Milliyetçi Hareket Partisi’nde 7 kadın aday adayıyız ve erkeklerle hep birlikte partimizi iktidar yapacağımıza inanıyorum.
Kadın olarak siyasette var olmanın zorluğu nedir?
Kadın olarak siyasette var olmanın zorluğu elbette var. Erkekler, akşamları bir araya gelip muhabbet edebiliyorlar. Biz kadınlarımızın evde de görevleri var. Her seçim döneminde böyle oluyor. Kadınların yaşamda görevleri daha fazla ve güçlü olması gerekiyor. Erkekler ise özel yaşamda sorumluluk almıyorlar. Ancak, bir araya gelerek birbirlerini destekliyorlar. Dolayısı ile erkekler daha ön planda oluyorlar. Bununda yanlış olduğunu düşünüyorum. Kadınların daha birlikte ve beraberce çalışarak daha ön planda ve üst sıralarda olabileceğine, siyasette ön planda olabilmesi için pozitif ayrımcılık yapılmasına da inanıyorum.
Türkiye de uygulanan en yanlış politika nedir?
Bence son yıllarda dini kullanarak uygulanan politikalar üretiliyor. İnsanların inançları üzerinden siyaset yapılması en yanlış politikadır. Gelinen noktada da görüldü ki, mevcut iktidar birlikte hareket ettiği ve paralel olarak tanımladığı kesim ile de ayrı düştü.
Eğer milletvekili olursanız Antalya önceliğiniz ne olacaktır?
Kadınlarımız için çalışacağım. Onların iş gücünü arttırmak için çalışacağım. Turizm projelerinde yer almak istiyorum. Onun dışında Antalya’nın tüm sorunlarını yakından biliyorum. Bugün HES adı altında ırmaklarımız derelerimiz yok ediliyor. Taş ve maden ocakları yüzünden doğa katlediliyor. Tarım alanları imara açılarak tarımcılık bitiriliyor. Dolayısı ile bu konuda Antalya kamuoyunun sesini, Antalya’nın sorunlarını milletvekili olarak Ankara’ya TBMM’ye taşıyacağım. Her sorunun çözümü konusunun da takipçisi olacağım.
Yorumlar
Kalan Karakter: