Suriye'deki Alevi Katliamlarına Tepki: "Mazlumların Sesi Olalım"

İdlib, Humus ve Hama’da camilerden yapılan çağrılar sonrası Alevilere yönelik saldırıların daha da arttığını vurgulayan federasyon yetkilileri, kadınların kaçırıldığı, tecavüz tehdidiyle sindirildiği, keyfi gözaltılar ve işkencelerle halkın sistematik bir şekilde baskı altına alındığını belirtti. Açıklmayı Alevi bileşenleri adına açıklama yapan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Antalya Şube Başkanı Nurettin Erdoğan yaptı.

"Colani Yönetimi, Alevilere ve Hristiyanlara Yönelik Saldırıları Organize Ediyor"
Açıklamada, Suriye’deki mevcut yönetimin başındaki Ebu Muhammed el-Colani’nin, yıllardır azınlıklara yönelik nefret söylemleriyle tanınan bir isim olduğu ifade edildi. Colani’nin liderliğindeki hükümetin Alevilere ve Hristiyanlara yönelik saldırıları sadece desteklemekle kalmadığı, aynı zamanda bu saldırıları bizzat organize ettiği vurgulandı.

“Basında Colani’nin bir ‘istikrar figürü’ olarak sunulması, gerçeği çarpıtmaktan başka bir şey değildir” denilen açıklamada, Türkiye ve emperyalist güçlerin bölgedeki işbirlikçilerinin bu katliamlara göz yumduğu belirtildi.

"Zulmü Meşrulaştırmak Sessiz Kalmaktır"
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekler Federasyonu, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Alevi Kültür Dernekleri adına yapılan ortak basın açıklamasında, bu saldırıları gerçekleştirenlerin açıkça belirtilmesi gerektiği ifade edildi.

“Şiddeti ve ölümleri görmezden gelmek, zulmü meşrulaştırmak anlamına gelir” denilen açıklamada, uluslararası toplumun bu insan hakları ihlallerine karşı derhal harekete geçmesi gerektiği vurgulandı.

"Mazlumların Yanında, Zalimlerin Karşısında Olalım"
Açıklamada, Alevi halkı ve tüm mazlumlar için birlik ve dayanışma çağrısı yapılarak, şiddetin ve zulmün hiçbir şekilde onaylanmaması gerektiği belirtildi. “Colani’yi barış elçisi gibi göstermek, zulmü aklamaktır” ifadelerine yer verilen açıklamada, bu tür yaklaşımlardan kaçınılması gerektiği vurgulandı.

Son olarak, Suriye’de yaşanan Alevi katliamlarının durdurulması için halkın ve uluslararası kuruluşların harekete geçmesi gerektiği belirtilerek, tüm mazlumların sesi olmanın ve zalimin karşısında tek bir yürek olarak durmanın önemine dikkat çekildi.