KAVGASIZ GÜRÜLTÜSÜZ SİYASET YAPIYORUM
Kavga etmeden siyaset yaptığını dile getiren Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, “23 yıllık bir siyasetçi olarak Antalya’da tekim. Antalya için herkesi kucaklıyorum ve kavgasız gürültüsüz kent adına çalışıyorum” diye konuştu
KONYAALTI SAHİLİ’Nİ 3. ŞAHISLARIN İŞLETMESİNİ ENGELLEDİK
•Konyaaltı Sahili ile ilgili mecliste 3 dönem bu işin becerilmediğini söylediniz. Konuyla ilgili son durum nedir?
1993 yılında KHK ile 7 il büyükşehir olduğunda biri Antalya’ydı. Şu anda sahilin bulunduğu alan Boğaçayı’na kadar Arapsuyu adıyla geçerdi. Sizi belde yaptık dediler. Adını sahilinden aldı, Konyaaltı koydular. Burayla ilgili göreve geldiğimiz gün itibariyle hayalim dediğim Konyaaltı Sahili, Boğaçayı, gecekondular gibi buna benzer halkın sorunlarını 18 Nisan 1999’da göreve başladığımız gün itibariyle 22 Nisan’da mazbatamızı aldık başladık. Ve mülkiyeti belediyemize ait olmayan yeri öncelikle Hazine’den belediyemiz adına aldım. Sayın Mesut Yılmaz o zaman başbakanımızdı. Biz kıyı kenar mevzuatına uygun son derece önemli, salaş yapılarla kuşatılmış, tuvaletlerin denize akan yeri hizmetlerimizle mavi bayraklarla donattık. 120 gün süre koyduk. Bir gecelik faizin günde 100-150 olduğu gün 2 trilyon 250 bayındırlık birim fiyatı vardı. Biz dedik ki 2 milyona çıkalım. Yani o günü parasıyla 2 trilyona çıktık. Orada amacımızda şuydu, orada 120 gün sürede bütün vatandaşımızla birlikte açılışını gerçekleştirip, halkın girebileceği bu 80 metre burası 80 metre burası, yerli yabancı vatandaşlarımızın boş alanda, 80 metrede denize girebilirler. Zaten otopark, duş, soyunma kabini, deniz ücretsiz. Sadece kullanılırsa yeme, içme ile ilgili şeyler ücretli. Şezlong hesap ettik, o zaman bin liraya. Mesela Kemer’de 5 bindi, 10 bindi ama bizde bin liraydı. Ama 1 noluda da, 24 noluda da çay Selekler, Mermerli yerler gibi yerlerde, çay bahçelerinin çayı ile yanı parada olsun diye ortak noktada buluştuk. İçecekleri bile belediye olarak değerlendirdik ve 1 noluda 50 kuruşsa, 24 noluda da aynı paraydı. Öyle başladık. Bütün halkın yararına yaptık. Hatta 3. şahıslara kiraya verilmesini dahi engelledik. O düşünce ile başladık. Mavi bayraklı ödüller alındı.
KESER DÖNER, SAP DÖNER, BİR GÜN GELİR HESAP DÖNER
Halkın kullandığı yerde anne, çoluk çocuk geliyor. Güvenlikler duruyor. Siz çantanızı koyup, denize girebiliyordunuz. Böyle güvenli bir yer burası. Burada vatandaş özgürce denize girebiliyor. 80 metrede böyle başardık. Daha sonra 28 Eylül 1999 yılında Konyaaltı Belediyemizle yapılan protokolün iptali 15 Ekim 2007 yılında yapıldı. Hatta Büyükşehir Belediyemizde de bu konu meclisten protokol yapmak üzere Sayın Türel Başkanımız, üyelerden destek istedi. O zaman ben üzülerek şunu söylemiştim, ‘burada bu Konyaaltı Sahili hepimizin çok emeği olan, 6 ay beni Allah’ım ve polislerimiz korudu. Oğlumu okula polisler götürdü. O günlerden geldim dedim. Bir ay bekletin. Ben burayla ilgili dava açtım. Mahkeme sonuçlansın, bende destek vereyim eğer Büyükşehir’in protokol yapması gerekirse’ dedim. ‘Hayır, acelemiz var’ dendi ve Konyaaltı Sahili mecliste oylandı ve Büyükşehir Belediyesi’ne verilmeye kalkındı. Tam oylama sırasında ben meclisi terk ettim. Orada da ‘keser döner sap döner, gün gelir hesap döner’ dedim ve çıktım.
KONYAALTI SAHİLİ İÇİN HER DAİM MÜCADELE ETTİK
• Büfelerin 6 metrekare olmadığı bu nedenle ölçümü yapıldığı dönemden mi söz ediyorsunuz?
Evet. Bahane şu oldu orada, büfelerin 6 metrekareyi geçmesi dolayısıyla kıyı kenar mevzuatına uygun değil diye bu gerekçe oldu. 2007 yılında. Ben oradan üzülerek çıktım. Terk ettim. O lafı da söyledim. Ondan sonra bizde bir, iki ay sonra yargıda ilahi adalet dedik. Yargıda, Konyaaltı Belediyesi’nin büfelerinin çok fazla şeyi yoktur diye kararla tekrar meclis kararı iptal oldu. Konyaaltı Belediyesi’ne protokol yapılmak üzere verildi. Davayı kazandık. Daha sonra Büyükşehir Belediyesi tarafından 2008 yılında Dolgu İmar Planı hazırlandı. Sadece Beach Park’ın. Bende o zaman dedim ki Liman’a kadar bu plan bütünsel yapılsın. Dolgu İmar Planı olması durumunda 24 adet büfeye gerek yok. 10 olur, 15 olur. Sayı hem düşmüş olur. Hem de adam akıllı bütün insanlığa, Türk turizmin başkenti Antalya’ya yakışır bir sahil olur düşüncesi ile bunu söyledik. Ondan sonra Dolgu İmar Planı’na bizim önerimiz kabul edilmedi. Daha sonra Akaydın dönemi başladı. Akaydın dönemiyle ilgili Dolgu İmar Planı’nı başlattım. Kurumsal anlamda ilgili Bayındır İl Müdürlüğü dahil olmak üzere herkesin desteği ile bir Dolgu İmar Çalışması yaptık. Kurumsal anlamda herkesi destekleri oldu. Bu da 2012/11 09 esasa kayden açılan bir dava oldu. Defterdarlık bize tekrar dava açtı. 26.12.2013’te Dolgu İmar Planımız iptal oldu. Bize de tebliğ tarihi 25 Şubat 2014 olarak verildi. Aslında bu dava bir taraftan devam ederken bizim sözleşmemiz de 2012 yılında son buldu. Biz 2000 yılında aldık. 2010 bitiyor. 2 defa da afet yaşandı sahilde. Bakanlıkta iki yıl uzatma verdi. 2012 yılında bizim sahil süremiz bitmiş oldu. Daha sonra ufak tefek büyütmeler gibi camla kapatılan yerler oldu. İnsanlar sağlıklı bir şekilde, güvenle çayını, kahvesini içti. Ondan sonra 30 Mart seçimlerine gitmeden 6 ay önce biz iki defa yazı yazdık. Konyaaltı Belediyesi’ne verilsin diye 2012 itibariyle mücadelemizi devam ettirdik. Müracaatımıza devam ettik. Sonuç alacak gibiyken alamadık. Kapanacak olan Özel İdare’ye verildi. Burada da Konyaaltı Sahili ile ilgili hesap, 30 Mart seçimlerinde iktidar partisi Büyükşehir alırsa amaç Bütünşehir Yasası kapsamında kendileri alacaktı. Sonuç aynen Antalya halkının takdiridir. Ona saygı duyuyorum. Onlar kimi seçerlerse, desteklerlerse bizim saygı duymaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Hemen protokolü kendileri aldılar. İlk gündeme geldiğinde Konyaaltı Belediyesi’ne verilsin düşüncesi ile MHP desteği ile gündemde lehimize bir karar çıkmıştı.
BELEDİYEYE GELEN ŞİKAYETLERİN YÜZDE 80’İ SAHİLLE İLGİLİ
Daha sonra encümen kararları derken bu ara bir yarışma projesi açtılar. Yarışma projesinin sonuç lansmanına davet ettiler beni. Bütün ekibimizle beraber lansmana katıldık. Sormamız gerekenleri sorduk. Orada da söyledim. Yarışma projeleri çok iyidir. Yapmak lazım. Meslek odalarına ait STK’ların olmasından yarar vardır. Basınımızın olmasından yarar vardır. Ama uygulamalı haliyle yasa yönetmelikte sıkıntılar olur diye o zamanda konuşmuştum. Geldiğimiz noktada bu tamamlanan yerde 129 milyona burası ihale edildi. İhaleye çıktı. Birinci ihaleye giren olmadı. İkinci ihaleye çıktılar, ona da kimse girmedi. Şimdi de basından öğrendiğimiz ve geçen günde mecliste öğrendiğimiz şekliyle 3 eşit parçada ihale yapacağını söyledi. Ben mecliste de söz aldım, sordum. Kendileri de 3 ayrı ihaleye çıkacağını söyledi. Bende şunu söyledim, “Bakınız burada yapılması gerekenler bu saatten sonra kamuoyunda bir Ramazan gününde siyaset yapacak değil. Hayatım boyunca da yapmadım. Ama bu şekliyle bütün vatandaş, bizim şikâyetleri aldığımız masamız var. Bu masaya günlük şikâyetlerin yüzde 80’yakını Konyaaltı Sahili ile ilgili geliyor” diye söyledim. Geçici olarak 6 ay dedi sanırım bir firmaya herhalde 51/G’ye göre vermiş olmalı. Ben orasında değilim ama burayla ilgili bütün vatandaşlarımız şu anda dört gözle bekliyor. Bir an önce halkın burada özgürce, huzurluca denize girebilmelerini istiyor.
YASA GEREĞİ SAHİLE KARIŞAMIYORUM
• Milli Emlak’a da sahille ilgili şikayetleri iletiyor musunuz?
Milli Emlak biliyorsunuz bakanlık kararıyla ilerler, iktidar partisi olarak, Büyükşehir hepsi beraber yapıyorlar. O bakımdan bize düşen görev sadece ilçe belediyesi olarak aldığımız şikâyetleri Büyükşehir’e iletmek. Onun dışından ne zabıtamız sahile karışabiliyor ne de başka bir şey yapabiliyoruz.
NİYE 6 AYLIK YAPTIN DİYE SORDUM
• Sizin sahille ilgili protokol iptali belli. Büfelerin büyüklüğü. Kağıt üzerinde yapılan, gerçekte olmayan bir Dolgu İmar Planı. Gerekçe belli. Aynı gerekçe ile siz niye müdahil olmuyorsunuz?
Neyini ölçtüreceğiz. Kimi kime ölçtürüyorsunuz. Adama sormadık mı? Adam diyor ki yasa ve yönetmeliğe uygun. Uygun mu değil mi vatandaş bakacak şimdi.
• Mecliste söylediniz 20 metre kareyi geçtiniz diye. O yüzden soruyoruz bunu? Çünkü ne diyorsunuz yüzde 80’i sahille ilgili gelen şikayetler diyorsunuz.
Şimdi mecliste sordum. İhalesini nasıl yaptınız diye. Kayıtlara geçti değil mi? Sizler zaten yazıyorsunuz sağ olun. Diğer gazetelerden de bazılar da yazıyor. Bazıları da yazmadılar biliyorsunuz. Ama bu konuyla ilgili önümüzdeki günlerde bunlar bitecek başka bir şeye başlayacaklar. Ben kendi meclis üyesi arkadaşlarımla onların hepsine bakarım tabi ki. Bakacağım. Ama orada adama soruyoruz diyor ki, en sadece 6 aylık bunu yaptım. Şimdi üç ayrı ihaleye çıkacağım. Bakacağız ihaleye giren olacak mı olmayacak mı? Kıyı Kenar Yasası’ndan dolayı Dolgu İmar Planı’nı yapmadığınız sürece 6 metre kareyi yapmayan büfeyi adam ne yapacak? Öyle bir şey yok. Ama büyük restoran olsaydı istediğini parayı basar alırdınız. Ama 6 metre kareyi geçmeyen büfe olmaz.
GEÇ KALDILAR
• Şu an tahsis de yasal değil. Kıyı Kenar’ın içinde kaldı. Konyaaltı Sahili, Kıyı Kenar Çizgisi orta refüjdedür. Niye hiç kimse kıyı kenar çizgisi orta refüjün bu tarafında olması gerekiyor diyemiyor?
Aynen 1964 yılında doldurularak yol yapıldı orası. Beach Park’da da öyle. 3 eşit parçada ihale yapılacak. Konyaaltı Yarışma Projesi falan artık bitti. Tekrar ihaleye çıkılacak ve yine güzelim Konyaaltı yine kaybolacak. Sahil yine üçe bölünecek ve bir bütünlük sağlanamayacak. Bende merak içerisindeyim. Nasıl olacak? İki defa ihaleye çıkılıyor giren olmuyor. Şimdi 6 aylık bir ihale yapıyorlar. Şu andaki durum bitikten sonra bizde arkadaşlarımızla birlikte hem teknik olarak hem meclis üyesi arkadaşlarımızla beraber sahilde bizde inceleme yapacağız. Sezon başladı zaten. Her gün denize girenler artı. Yaz geldi. Geç kalındı.
VATANDAŞ SAHİLİ SORUYOR
• Konyaaltı’nda ortalama 100 bin kişi sahili kullanıyor mu?
Geçmiş dönemde sadece Konyaaltı sınırlarına ait verilerde günlük 50 bine yakın vatandaşımız denize giriyordu. Vatandaş duyarlı. Çünkü hizmet masamıza burası nasıl olacak diye yazıyorlar bize. Biz doğru olanı hep yazdık. Zaman zaman sadece sahil ile ilgili değil, ana caddedeki yolla ilgili bir problem yazıyor vatandaş. Anlatıyoruz biz de yasa yönünden Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ait olmasından dolayı şikâyetleriniz ileteceğiz diyoruz. Bir tanesi sivrisinekle ilgili mücadeleye başlamadınız gibi buna benzer bir şey şikâyet yazmış. Ona da diyoruz yasadan dolayı Büyükşehir’e geçmiştir ama bu konuyla biz aktarıyoruz diyoruz. Vatandaşın bilgilendirilmesi sosyal medya aracılığıyla veya bizi aradıklarında oluyor.
KONYAALTI SAHİL YOLU
-Batı Çevre Yolu başladığı zaman Başkan Türel’in ilk dönemiydi. Siz, Başkan Türel ve Karayolları Genel Müdürü bir protokol yapmıştınız. Çakırlar’da Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde olan yol Batı Çevre Yolu bünyesine girecekti. Konyaaltı Caddesi de Karayolları’ndan Büyükşehir’e geçecekti. Sizde attınız o imzayı. O zamandan bu zaman ne oldu? Konyaaltı Sahil gidiş yolu şu anda kimde?
Konyaaltı Sahil Yolu, Büyükşehir Belediyesi’nde. Bizim o protokolde imza attığımız yerde G1, G2 buna benzer yerler ayırmışlar. Biz Konyaaltı Boğaçayı, Altınyaka’ya bağlayan yolu almıştık. O protokolde A, B, C maddeleri vardı yani. Ama tekrar o yol Karayolları’na geri verildi. Belki tekrar Büyükşehir yapmış olabilir bilemiyorum.
• Konyaaltı’nda yapılaşma bitti. Yeni imara açılacak yerler kaldı mı?
Biz seçim öncesi, seçime 6 ay kala, 8 ay kala da olabilir Akaydın Hocam tarafından hem Çakırlar’da, hem de Bahtılı’da konuşmalar yaptık. Orada 2 katlı binaları geçmeyen, emsali düşük, bağ ve bahçeye uygun, oranın doğasına uygun bir plan hazırlamıştık. 30 Mart seçimleri öncesi her siyasi parti Büyükşehir adayı o kahvelere, o vatandaşlara geldiler. İmarla ilgili şunları yapacağız diye konuştu. Geçenlerde mecliste de konuşuldu ve yeniden revizyon şeklinde oranın yapılacağı söylendi. Zaten bizim belediyemizin yetkisi dahilinde olmadığı için imara açmamız söz konusu değil. 25 binlik, 5 binlik üst plan Büyükşehir’ e ait bir konu. Ama şunu yapmak lazım, emsali düşük tutabilirseniz. Biz şimdi bedeliyle ilgili Feslikan Yaylası’ndan vatandaşlarımıza hali hazırda yerinde görülecek, vatandaş tapusunu alacak. Türkiye’de, Antalya’da da bir ilktir bu konu. Şimdi onları tamamlayacağız ama Çağlarca, Geyikbayır dâhil her yer birden planlanmak zorunda. Orada eğer 300 metrekare yere adam iki kat üç kat yapıyorsa bunu önce Doyran Belediyesi’ne dahil edildi. Doyran Belediyesi, Konyaaltı’na bağlanınca hepsi Konyaaltı’nın oldu. 30 Mart seçimleriyle de mahallemiz oldu. Onun için ben bütün mahallenin sınırlarında herkes bilmeli. Babadan kalma yerinde de 300 metre karelik yere 4,5 kat bina yapamayacağını. Hem planlı alan olarak, geçmiş dönemde Bayındırlık İl Müdürlüğü tarafından mevzi imar planlar bile yapılmış. Bunu bütünsel bir çalışmaya açıyoruz.
• İlk defa söylüyorsunuz emsali düşük olmalı diye…
Çağlarca, Geyikbayırı’nda 081 emsalli yer yapmak doğru değil. Bahtılı’da en son akaydın Hoca’mızın yaptığı planı orada köylülerde eleştirmemişti. 030’da var, 040’da var. Durumuna göre. Mesela bir narenciye bahçesinin içi yoktu örnek veriyorum. Bahtılı, Çakırlar dedik. 5 binlik yaptık. Şimdi Menderes Başkan revize edecek. Ama ben diyorum ki daha yukarılarda dahil olmalı. Feslikan, Saklıkent oralar mesela Saklıkent’in turizm alanı ilan edilmesi ile ilgili bir daha yazı yazıyorum. Kar şenlikleri başlattık mesela orada. Orada kayan biri aşağı indi denize girdi. Dünya’da böyle bir yer yok. Geyikbayırı’ndan kaya tırmanışına 10 binin üzerinde sporcu geliyor. İnanır mısınız kaya sertliği bakımından dünyada 4’üncü. Yani planlanmalı o dağlar, taşlar her yer.
23 YILLIK SİYASETÇİ OLARAK ANTALYA’DA TEKİM
• Meclis’ten önce partinizin grup toplantısında Konyaaltı Sahili konusunun açılmaması konusunda meclis üyelerine uyarıda bulundunuz mu?
Asla. Hiç öyle bir konu gündeme gelmedi. Ben grup toplantısına gitmedim zaten. Ben ne diyeceğimi bilen bir adamım. Sadece bu konu için değil Antalya’da birçok konu oluyor. 23 yıllık bir siyasetçi olarak Antalya’da tekim. 23 yıldır bu Antalya’da basınımızın da katkıları ile siyasete devam eden bir kardeşinizim. Hiç kavgam, gürültüm yok. Anavatan Partisi’nden seçildim. Bekir Kumbul Başkan hep destek oldu. Mesut Yılmaz’a götürdüm. Köprüyü yaptırdı. Adı Bekir Kumbul Köprüsü oldu. Protokolünü DSİ’ye yaptırdım. Kavgasız gürültüsüz kent adına çalışıyorum. Benim sadece bu sahil değil yapmam gerekenleri bakınız ben dört dörtlük. Yapmam gereken, üzerime düşen ne varsa ben yapıyorum. Ama ben kavgacı bir adam değil. Ama ben doğruları söylerim ve Antalyalılar’ın duymasını isterim. Bir de her defasında söz alıp konuşmuyorum. Grup sözcüsünüz. Grubumuzda alınan kararlar var ona harfiyen uyuyoruz. Baktık ki ekstra durumlar gelişiyor. Soru soruyorsunuz cevabını alamıyorsunuz veya buna benzer şeyler olunca ben hemen müdahil olurum.
İLÇE BAŞKANI TOPLANTI YAPTI
• Konyaaltı Sahili ile ilgili meclis dışında yapabildiğiniz oldu mu?
Siz haberlerinizi yapmadan önce ilçe başkanımız Konyaaltı Sahili’nde konuyla ilgili basın açıklaması yaptı. Siyaseti siyasetçilerimiz yapacak. İlhan Buğdaycı ile görüşmemiz sonucu basın toplantısı yaptırdım orada. Ben konuyla ilgilenmiyor değilim. Ben o konularla ilgili çok hassasım. İlçe başkanına siyaseten basın toplantısını yaptırdım.
ADAYIM DEMEDİM
• Bu kadar tecrübeniz var iken büyükşehir belediyeaşkan adayı olduğunuzu çok erken dile getirmediniz mi?
Ben nerede adaylığımı getirdim gündeme? Ne dedim Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı mıyım mı dedim?
• Aday olur musunuz sorusuna karşı cevap vermiştiniz.
Aday olurum tabi. Ama yani aday olmam mı demek lazım. Antalya’yı mı kandıralım?
BEN NEDEN YÜZDE 63 OY ALIYORUM
• Ön palana çıktınız, yıpratılmaktan korkmuyor musunuz?
Biz göreve geldik. Bekir Ağabey’i görüyorum, duyuyorum ama daha yan yana gelemedik. 18 Nisan’da gece 12’yi geçtik. Birde seçim kuruluna gittik hayırlı olsun diye. Sandık başı görevlileri falan orada. Zaten saat 20’de açıklanmıştı Muhittin Böcek’in kazandığı. Orada espri yaptı bizim Kubilay’ı sen mi devirdin diye kucaklaştık falan. Memnun oldum. Gerçekten de çok samimi gördüm kendisini. Devam ettik. Orada iki meclis üyesi var. 5 Anavatan Partili var. 5 MHP’nin Mehmet Atay, Süleyman Ağabey’in de 9 meclis üyesi var. Ben daha sonra Akdeniz Belediyeler Birliği Başkanı oldum. Toplantı yapıyorum. Biz Bekir Ağabey’in bütçesine destek veren adamız. ANAP, MHP, DHP. Biz oralardan geldik. Ben 1999’da bayramlaşma yapıyordum. Dini bayramımız Kurban veya Ramazan Bayramı. ANAP Binasında bakanlarımız falan olurdu. Hoş beş bayramlaşırdık. Flamalı arabamla MHP’ye gidiyordum. MHP’den yukarı çıkıyordum. Mehmet Atay’da orada. “Vay Muhittin ne yapıyorsun burada” derdi. Bakın resmi arabamla gidiyorum. Sarmaş dolaş hepsiyle kucaklaşıyorum. İyi bayramlar deyip, çıkıp oradan DSP’ye gidiyorum. DSP’ye bir varıyorum Süleyman Ağabey. Allah var biz 5 yıl merkez ilçe başkanlığı, parti başkanlığı yapmışsız. Her şeyi de biliyoruz. Makine Mühendisi Ağabeyimiz ama siyasette yeni. “Muhittin hayırdır” derdi. “Ağabey bayramlaşmaya geldim” derdim. Yadırganıyordu bunlar. Ondan sonra DSP’den çıkıyordum Doğru Yol Partisi’ne gidiyordum. Oraya bir varıyorum Hasan Subaşı, İsa Akdemir, Orhan Altınaylı. İlçe belediye başkanı, yönetimler, eski il başkanları. Bir varıyordum. Ben bir geliyordum alkışlarla beni yanlarına alıyorlardı. Diyorum ki belediyemiz yok diye hiç üzülmeyin. Burada Muhittin Böcek kardeşiniz var. Bir şeyiniz olursa lütfen beni arayın diyordum. Alkışlarla beni uğurluyorlardı. Şimdi ben Muhittin Böcek’im. 23 yıldır Antalya’dayım. Hayatım boyunca MHP il başkanı aynen, bir Adem’i çağırdım, bir de seni çağırdım. Vaktim olursa geleceğim dedim. Meral Akşener’le ilgili Milliyetçi İş Adamları Derneği Başkanı böyle böyle Meral Akşener Hanım geliyor. Konyalılar Derneği, Davutoğlu geliyor dedi. Tamam. Gittik. Karşılıklı oturduk. Hep beraber burada televizyon, gazete herkes de çekti. Yani ne var bunda? Ben neden 60’ın üzerinde oy alıyorum? Partinin oyu en son 1 Kasım’da 50.73. ben neden 63 alıyorum? İşte bundan dolayı alıyorum ben. Bugün MHP İl Başkanı herkesi çağırıyor mu iftarına? Bu bir Ramazan. Ramazan birlik beraberlik içinde olur. Benim AKP meclis üyelerimde geldi iftara. Muhtarlarımda geldi. Herkes geliyor. Parti içinde olabilir. 1 Kasım seçimlerinde CHP ile AKP arasında 108 bin fark var. Şimdi MHP’nin verdiği oy başka birine mi gidiyor? MHP’de mi kalıyor? Antalya’da birlik beraberlik içinde herkesle kucaklıyoruz. Sizler sadece MHP sanıyorsunuz ama ben yapım gereği bunları yapıyorum. Samimiyetle söylüyorum. Bunlar çok kolay şeyler değildir. 23 yıldır başkanlık yapıyorum ben. Kemer Tur’un başkanlığı, Şoförler Odası’nı falan saymıyorum. Sadece siyasetteki başkanlığım. Ben şoförlük yapmış adamım. Şimdi otobiyografimi yazıyorum. A’dan Z’ye o Konyaaltı 5, 6 tane köy zaten. Belediye olan yer 4, diğerleri köy.
SİYASETTE BİR SAAT ÖNEMLİDİR
• Siz tam olarak bir şey demedim deseniz de büyükşehir adaylığınız ile ilgili konuşuyor. Diyelim ki aday gösterilmediniz tekrar Konyaaltı adayı mısınız?
Varsayımla hiç konuşmadım ben. Ben rahmetle anıyorum Süleyman Demirel’i. Bakınız siyasette bir saat önemlidir.
ADALET YÜRÜYÜŞÜ
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşüyle ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz?
Ülkemizde milletvekilleri de yargılanabilir. CHP’nin tüzüğünde de milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması vardır. Bunu kim yaptı? Kurultayda oy kullandı vekiller. Şimdi bence bir üst mahkeme var. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili itirazlar vardır diye düşüyorum. Sayın genel başkanımızda her şeyi anlattı. Sadece adalet yazmış ve yürüyüşü başlattı. İnşallah sonuca ulaşılır diye ümit ediliyorum. Bunlar çok hassas konular. Milletin seçtiği bir milletvekilinin tabi ki yanlışı varsa yargılanabilir ama tutuksuz yargılanmalıdır.
Yorumlar
Kalan Karakter: