Obeziteyi, besinlerle alınan enerjinin (kalori) harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması ( yüzde 20 veya daha fazla) sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak tanımlayan Özel Antalya Lara Anadolu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cengiz Öngen, “Obezite, vücut kitle indeksi dediğimiz kilogram cinsinden vücut ağırlığının, metrekare cinsinden boy uzunluğuna oranı ile ölçülür (Kg/m2). Buna göre; vücut kitle indeksi 30-34.9 arası olan kişiler obez, 35-39.9 arası olanlar ağır obez, 40 üstü olanlar morbid obez olarak sınıflandırılırlar” dedi
BİRÇOK HASTALIĞIN NEDENİ
Obezitenin neden olabileceği hastalıkları sıralayan Op. Dr. Öngen, “Tip 2 şeker hastalığı, hipertansiyon, kalp hastalıkları, toplar damar hastalıkları (varis gibi), astım, uyku apnesi, reflü, eklem hastalıkları, polikistik over sendromu, metabolik sendrom, karaciğer hastalıkları, kolesterol yüksekliği, migren, idrar kaçırma obezitenin yol açtığı başlıca hastalıklardır” diye konuştu.
Obezite cerrahisi hakkında bilinmeyenler
Kimlerin obezite cerrahisi olabileceğini anlatan Op. Dr. Öngen, hastanın önceden kilo vermek için cerrahi dışı başarısız girişimlerinin olması gerektiğini, ameliyat sonrası takiplerini düzenli yaptırabilmesi gerektiğini, ameliyat sonrası diyet ve ilaçlarını düzenli kullanabilmesi, vücut kitle indeksi’nin ≥ 40 kg/m2 veya, ≥ 35 kg/m2 olup hipertansiyon, diyabet ve benzeri hastalıkların olması gerektiğine dikkat çekti.
Operasyon süreci
“Obezite cerrahisi için deneyimli metabolik ve endokrin cerrah yanında dahiliye, göğüs hastalıkları, kardiyoloji, anestezi uzmanlarının, diyetisyenin, gerektiğinde psikiatristin olduğu bir merkez gereklidir” diyen Op. Dr. Öngen, konuşmasına şöyle devam etti. “Ciddi bir ameliyat öncesi değerlendirme sonrası hasta operasyona alınır. Operasyon 4 veya 5 adet 5-15 mm arasında deliklerden oluşan laparoskopik yöntemle yapılır. Hasta ameliyattan 3-4 gün sonra taburcu edilir ve yurt içi ve yurt dışı uçak dahil seyahat edebilir. Hasta ameliyat sonrası süreçte düzenli olarak takip edilir, diyetisyen ve doktor kontrolünde diyeti düzenlenir. Gereğinde kan tetkikleri yapılır.”
VERİLEN KİLOLAR GERİ ALINIR MI?
Dünya çapında yapılan çalışmalarda ameliyattan sonraki onuncu yılda ameliyat geçiren kişilerin yüzde 80’inin ideal kilolarını koruduğunu, kişilerin yüzde 18-19’unun ideal kilolarının üç-beş kilo gibi üstünde bulunduğunu ve yüzde 1-2’lik grubun ameliyat öncesi eski kilolarına döndüğünü ifade eden Op. Dr. Öngen, “Bu oranlar ayarlanabilir mide bandı ve gastrik pilikasyon dışındaki tüm ameliyat yöntemlerinde benzerlik göstermektedir. Ayarlanabilir mide bandı ve gastrik plikasyon ameliyatlarının başarı oranları daha düşüktür” diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: