Toplantının açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Üyesi Gökben Gökbulut, MTSO AB Bilgi Merkezi olarak, kadınların hayatına dokunabilecek, hem eğitici hem de içten bir buluşma düzenlemeyi hedeflediklerini söyledi. Her kadının farklı bir mücadele hikayesi bulunduğuna değinen Gökbulut, "Kadın olma mücadelesi, her birimizin hikayesinde farklı izler bıraksa da, amacımız bu farkındalığı artırmak ve şiddetsiz iletişimin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamaktır" dedi. "Bugün aramızda akademisyenlerden iş kadınlarına, sivil toplum temsilcilerinden üretici ve girişimcilere kadar hayatın farklı alanlarından gelen kadınlarımız var" diyen Gökbulut, herkesin kendi hikayesiyle yürütülen mücadeleye güç kattığını ifade etti. Herkesin yolu farklı olsa da, birbirinden öğrenecekleri olduğunu dile getiren Gökbulut "Bugün uzman konuşmacılarımız bizlere, psikolojik şiddetle nasıl başa çıkabileceğimizi, özsaygımızı koruyup güçlendirmeyi, zorluklarla daha sağlam şekilde yüzleşmeyi anlatacak. Kendimizi daha iyi tanımak, daha güçlü iletişim kurmak ve hayatta karşılaştığımız engelleri aşmak için önemli ipuçları öğreneceğiz. Günün sonunda, buradan sadece bilgiyle değil, aynı zamanda birbirimize duyduğumuz güven ve destekle ayrılacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
Şiddetle mücadele için farkındalık ve etkili iletişimin önemi vurgulandı
Açılış konuşmaları sonrasında program, Tiyatro Sanatçısı ve Drama Eğitmeni Burçin Yalçın ve Drama Eğitmeni Sedef Meral Özdemir'in yönetiminde düzenlenen hızlı tanışma seansıyla başladı. Gruplara ayrılan katılımcılar tanışma çemberi oluşturarak drama oyunlarından faydalanıp birliktelik bağlarının önyargısız nasıl kurulabileceğini deneyimledi. Oyun oynamanın enerjik ve samimi yönü tanışma etkinliğine renk kattı.
Ardından Klinik Psikolog Davranış Araştırmaları ve Terapi Merkezi (DATEM) Kurucusu Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu katılımcılara ilişkilerde görünen ve görünmeyen şiddet hakkında bilgi verip nelere dikkat edilmesi gerektiğini aktardı. Şalcıoğlu interaktif sunumunda şiddet oluştuktan sonra yaraların sarılması yerine şiddetin oluşmasını önlemek adına neler yapılması gerektiğinin ipuçlarını verdi. Şiddet fiziksel olmayınca çoğunlukla buna şiddet olarak bakılmadığını kaydeden Şalcıoğlu, toplumlarda psikolojik şiddetin çok yaygın olduğuna dikkat çekti. Psikolojik şiddetin insanda duygusal yaralar açtığını, kendisiyle ilgili algısını bozup karar süreçlerini olumsuz etkilediğini vurgulayan Şalcıoğlu, bu konuda toplumsal baskılardan arınmış farkındalık oluşmasının önemine değindi. Sorunun çözümü için kadınlar arasında farkındalık oluşmasının önemine işaret eden Şalcıoğlu, "Çoğu zaman kadınlar yaşadıklarının şiddet olduğunun farkına bile varmıyor. Kimi kendisini suçlu görüp 'ben doğru davransam sorun çözülür mü?' diyor yine sorunu kendisinde arıyor. Önce bu noktanın çözülmesi gerekiyor" dedi.
'Söz Ustası Olmak ve Algı Yönetimi' konulu sunumunda ise Suna Okur, psikolojik şiddette güçlü iletişimin önemine değindi. "Psikolojik şiddete son verecek ve gücü elimizde tutabilmemizi sağlayacak, iletişimde başarıyı getirecek, savaşı kesecek anlaşmazlıklara son verecek güçte söz söylemeyi bilmeliyiz" diyen Okur, cümle kurarken kelimeleri kullanırken dilin psikolojik boyutunun mutlaka hesaba katılması gerektiğini kaydetti.
Yorumlar
Kalan Karakter: