Erkek çiftçiler çoğunlukla eşleri ve çocukları ile gelmiş. Eşlerine fikir soruyorlar, makine ve aletleri birlikte inceliyorlar. Hanımlar çatır çatır fikirlerini söylüyor, ürünleri kıyaslıyor. Erkekler de dinliyor. Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) geçen yıldan bu yana tembellere hitap edecek bir çalışmaya başlamış. Narları tek tek ayıklamışlar, sonra da kurutmuşlar. Çerez niyetine yiyorsunuz.
YEŞİM ERSOY
Expo Center alanına girişte minicik bir traktör park edilmiş. Bir traktörü, ‘Sevimli’ diye tanımlayabileceğimi düşünmezdim. Ama kafir pek sevimliydi! Tarlada işe yaramayacak kadar küçük. Süs olsun diye koymuşlar zannettim. Kalabalık ilk anda insanı korkutuyorsa da, girişler çıkışlar açısından iyi bir düzen kurulmuş. Ana binanın kapısının önünde dev bir tezgah. Köfte ve döner kokularının çekiciliğine kapılmış pek çok kişi açık havada, ılık güneş sırtlarını ısıtırken karın doyuruyor. (Benim gittiğim gün hava çok güzeldi) İçeride Gizem, Gonca, Hydar, Gülpembe, Karagül, Selvi, Tonton, Mert, Mertcan karşılıyor konukları. Mesela bir Barut gördüm, pırıl pırıl, orta boylu ve belli ki insanının ağzını çok yakacak cinsten! Onlar da kim derseniz, Türkiye’de üretilen tohumlardan elde edilmiş domates, salatalık, patlıcan, fasulye ve biber gibi ürünler…
Fuar alanı da kapının önü gibi çok kalabalık. Ayrıca çok geniş. Belki on tur attık, her seferinde kaybolup kendimizi başka bir kapının önünde bulduk. İçeride her ırktan insan, her dilden birbiriyle iletişim kuruyor. Erkek çiftçiler çoğunlukla yalnız değil; yanlarında eşleri ve çocukları da var. Eşlerine fikir soruyorlar, makine ve aletleri birlikte inceliyorlar. Hanımlar çatır çatır fikirlerini söylüyor, ürünleri kıyaslıyor. Erkekler de dinliyor, başını sallıyor iyi mi? Sizin anlayacağınız köyde devrim olmuş!
MEĞER CEP HERKÜLÜ’YMÜŞ
Tarım makinelerinden ben ne anlarım deyip en alt kata inmeyecektim. Tarım kesimine hizmet veren televizyonlardan Çiftçi TV’den meslektaşım Ümit, ondan bahsetti. Koştum aşağıya. Bütün sevimliliği ile o minicik traktörden bir tane daha! Sadece tekerlek boyu benim boyumdan yüksek, devasa traktörlerin arasında mini minnacık duruyor. Arkasındaki duvarda bir yazı: “New Holland/ Türk Traktör olarak ülkemiz adına gururluyuz. Avrupa’da 2015 yılı, Yılın Traktörü TTJ serisi En İyi Bağ Bahçe Traktörü ünvanını aldı” yazıyor. Türk Traktör’ün satıştan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İrfan Özdemir, “Bu özel bir traktör. Bahçe traktörü ama bahçenin de bodur, yarı bodur ağaç yetiştirileni için” diyor. Dünyadaki son trendler, bahçe tarımına yönelikmiş. Çünkü bahçe verimi, kazancı göreceli olarak sebzeye ve tarla bitkilerine göre daha yüksekmiş. İşte o bahçelerde de ekim aralıkları, sıra arası daha dar fidan dikmeye olanak tanıyan, meyve verimi daha yüksek bodur ve yarı bodur ağaçlar tercih ediliyormuş. İrfan bey,“Yalnız ağaç aralıkları dar olduğu zaman normal boyuttaki traktörlerin çalışması çok zor oluyor. O nedenle bu traktör üretildi” diyor. Stantlarını ziyaret eden çiftçilere, “Biz bu traktörü sizlere borçluyuz. Sizlere çok teşekkür ediyoruz” diyormuş. Çünkü Antalya, İzmir ve Bursalı çiftçiler başta olmak üzere yaptıkları toplantılarda çiftçiler böyle bir traktör üretmelerini istemiş. Türk mühendislerinin geliştirdiği benim ‘Sevimli Minik’i Türk işçileri üretmiş. Manevra kabiliyeti, konforu ve ergonomisiyle İtalya Bolonya’da EIMA Fuarı’nda da ödülü kapmış. Kadın çiftçilerin de bisiklet kullanır gibi kolaylıkla kullanabileceğini iddia eden Genel Müdür Yardımcısı İrfan Özdemir, Isparta bayisi Nevzat Demirel’i tanık gösteriyor. Nevzat bey sadece Gelendost ilçesinden gelen elma bahçesi sahiplerine 30 ‘Sevimli minik’ sattıklarını söylüyor.
TÜRK TRAKTÖRÜ KANADA’DA
Yüzde 37.5 Koç Holding, yüzde 37.5 Fiat Oto ve yüzde 25 halka açık bir şirket olan Türk Traktör’ün Genel Müdür Yardımcısı İrfan Özdemir bir parçacık da övünüyor, “60 yıldır Türk çiftçisinin toprağından aldığı verimi, kazancını artıracak yüksek teknolojiyi geniş bir servis ağı ile sunmaya çalışıyoruz. Ankara’da ürettiğimiz traktörlerimiz 5 kıtada 130’dan fazla ülkede kullanılıyor. İhracatımızın yüzde 30’u Kuzey Amerika’ya. Türk Traktör olarak sadece Türk çiftçisine değil, dünya çiftçisine de değer yaratıyoruz” diye. Her türlü hava koşulunda üretim yapmak zorunda olan çiftçiye sundukları traktörlerle işlerini kolaylaştırmaktan, verimlerini artırmaktan gurur duyduklarını belirtiyor.
BATEM’İN TEMBEL İŞİ ÇALIŞMALARI
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (BATEM) geçen yıldan bu yana tembellere hitap edecek bir çalışmaya başlamış. Narları tek tek ayıklamışlar, sonra da kurutmuşlar. Çerez niyetine yiyorsunuz. BATEM Tarımsal Yayın ve Ekonomi Bölüm Başkanı Metin Kaya geçen yıl bu çalışmaya başladıklarını söylüyor. “Elbetteki tazesini yemek daha faydalı ama bu şekilde de çerez zenginliğini artırmış olduk” diyor. Sırf ayıklamaya üşendikleri için, bağışıklık sistemini güçlendirerek, kalp ve damar hastalıkları, şeker ve kansere karşı büyük bir koruyuculuğu olan nar yemeyen onlarca insana bu yolla sağlık kazandırdıklarını söylüyorum. İşin o yanını düşünmemiş, gülüyoruz. “Bizim bütün çalışmalarımız üreticiyi ve tüketiciyi özendirmeye yönelik. Reçelde de aynı şey oldu. Altyapısını oluşturduk, yapım tekniklerini üreticiye gösterdik. Antalya’da reçel üretilen 8-10 fabrika var” diyor.
Bir diğer tembel işi ürün çalışmaları ise kabuğuyla yenilebilen tek narenciye çeşidi ve anavatanı Çin olan Kamkat (Kumkuat). Çince’de adı ‘Altın Portakal’ anlamına gelen Kamkat’ın Türkiye’de henüz üretimi çok yeni. Metin Kaya, 100 gramlık paketinin yaklaşık 10 liraya satıldığını hatırlatıyor.
VİTAMİN DEPOSU
100 gramında 43.9 miligram C vitamini, 71 kilokalori enerji ve 1.88 gram protein olan Kamkat, gribal enfeksiyonları önlemede önemli rol oynuyor. A, B1, B2, B3 ve kalsiyum da içeren Kamkat’ın sinir sisteminin sağlıklı çalışması, kas ve doku oluşumu için gerekli olan mineral ve vitaminlerin daha iyi kullanılmasına yardımcı olduğu düşünülüyor. Taze olarak tüketilebildiği gibi reçel ve marmelatı da yapılabiliyor. Meyve suyu ve sos olarak da tatlı ve pastacılık sektörünün yararlandığı değerli bir ürün. Bazı mutfaklarda ise salatalarda kullanılıyor. Biçimi limona, rengi portakala benziyor. Türkiye’de fidan üretimi sadece BATEM’de yapılıyor. BATEM’e ait narenciye bahçelerinde yıllık 1 tona yakın meyve veriyor. Kamkat üretimi yapmayı planlayan ilk üreticiye fidan satışı yapıldı.
EXPO’NUN GÖNÜLLÜLERİ
Antalya’da 23 Nisan 2016’da Çiçek ve Çocuk temasıyla başlayacak ve 6 ay süreyle açık kalacak olan Expo 2016’nın gönüllülerini hemen her etkinlikte açılan stantlarda görüyordum ancak bir türlü sohbet etmeye zamanım olmamıştı. Bu kez yanlarına sokuldum. Her ikisi de özel sektörden emekli olduklarını söyleyen Avni Bilgiç ve Ahmet Tekin, ilgi gösteren herkese Expo 2016 hakkında bilgi veriyor. Avni Bilgiç, oryantasyon eğitimi aldıklarını, daha önce de tanıtım çalışmalarında yer aldığını anlatıyor. “Merak edenleri bilgilendiriyoruz, gönüllülüğe davet ediyoruz” diyor. “Bugün karşılaştığımız en ilginç soru neydi” diye soruyorum. Bir vatandaş, “Expo 2016’da kelebek standı olacak mı” diye sormuş. Ahmet Tekin’e ise en çok karşılaştığı sorunun ne olduğunu soruyorum. İnsanların Expo’yu çiçek ile ilgili fuar organizasyonu zannettiklerini, bununla ilgili sorular sorduklarını söylüyor.
YARIN KÖYDE DEVRİM OLMUŞ 2
Yorumlar
Kalan Karakter: