Antalya halkı ise etkilerini her geçen gün artarak hissettiğimiz iklim değişikliği sürecinde daha fazla maddi manevi kayıp yaşamamak adına mevcut adayları bu yönde değerlendirerek bilim ve tekniğin ışığında kenti her yönüyle geleceğe hazırlayarak dirençli hale getirebilecek en doğru adaya yeni dönemde görev vermelidir.
Altyapı yatırımları yerel yönetimler ve ilgili kamu kurumlarının en önemli görevleri arasında yer almakta olup kentler için vazgeçilemez niteliktedir. Yapılaşmaya yeni açılan bölgelerde meclislerde alınan kararlarla alt yapı hizmet şartının kaldırılarak yapı ruhsatı düzenlenmesi de son yaşadığımız ve gelecekte yaşanacak olan afetlere davetiye çıkarmaktadır.
Taşkın riskini azaltarak dirençli bir kent yaratmanın yolu alt yapı yatırımları ve özellikle de kırmızı kot projelerinden geçmektedir. Bu durum yerel yönetim ve ilgili kamu kurumlarının en önemli görevleri arasında olan yasal bir zorunluluktur. Özellikle yapılaşmaya yeni açılan bölgelerde bu konu gelecekte taşkın riskini azaltmak adına son derece önemlidir.
Afete dirençli, güvenli, yaşanabilir yerleşim alanları için kentin üst yapısı ile birlikte teknik altyapı planlaması da yapılmalıdır. Vatandaşın günlük yaşamını aksatmayacak şekilde, kaynakları verimli ve ekonomik kullanarak, altyapı hizmetlerinin gerçekleştirilmesi, etkin bir planlama ve koordinasyon gerektirmektedir.
Çoklu afetlerle karşı karşıya kaldığımız süreç içerisinde, ilim ve bilimi dışlayarak ranta dayalı olarak atılan her adımda maddi manevi kayıplar yaşamaya devam etmekteyiz.
Turizm ve tarımın başkenti Antalya’nın taşkın riskine karşı dirençli bir şehir olması için kentsel ve kırsal alanlarda altyapı eksikliklerini ortadan kaldıracak tedbirler alınması gerekmektedir.
Kırmızı kot projeleri için geldiğimiz noktada halen on dokuz ilçede uygulama birliği sağlanamamış olup kısmen projesi hazırlanan bölgelerde ise harita/veri altyapısı ve arazi eğiminden kaynaklı birçok problemler yaşanmaktadır.
Özellikle kent merkezinde inşaat faaliyetlerinin yoğun olarak devam ettiği bölgelerde bu sorunlar inşaatlar tamamlanmaya başlanarak ikamet arttıkça çok daha büyüyerek göz önüne gelecektir.
İklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkilerinin her geçen sene arttığı günümüzde gelecekte daha büyük kayıplar yaşamamak adına yetkili idareler gerekli önlemleri zaman kaybetmeden alması gerekliliğini kamuoyuna duyurarak, son yaşadığımız sel afetinde maddi ve manevi kayıp yaşayan herkese geçmiş olsun dileklerimizi iletmek isteriz.
Yorumlar
Kalan Karakter: