Konserve Koyu’nda yaşanan kaymadan dolayı yapıların zemin, alt yapı ve mevcut yapılaşma ile ilgili çeşitli sorunların yaşandığı ifade edilerek, bilimsel inceleme yapılması talep edildi.
YTÜ’nün inceleme yaptığı Konserve Koyu ve falezlerin tamamındaki dik yamaçlarda Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bir tel örgü ile önlem alması gerektiği talep edildi YTÜ raporunda; falezlerin dibinde güneşlenmek ya da gezinmek isteyen insanlar için tehlike arz ettiği ve güneşlenme platformlarına inen merdivenlerden inişlerin yasaklanması gerektiğinin altı çizildi YTÜ ekipleri, Konserve Koyu’ndaki incelemelerinde kayma hareketinin var olup olmadığını belirlemek için ilk kez inklinometre ölçümü de yaptı. Falezlerdeki sorunun çözümünde kesin sonuca ulaşmak için inklinometre ölçümlerinin 2013 Mart ayına kadar yağışlı dönemlerde alınması tavsiye edildi, ancak bu tavsiye raporda kaldı.Konserve Koyu’na bilimsel inceleme
Falezlerde sık sık kaya düşmeleri ve şev kaymaları yaşanırken, son olarak 2010 yılında Konserve Koyu’nda kaymalar yaşandı ve falez yaklaşık 6 metre geriledi. Antalya Valiliği, YTÜ’ye bilimsel inceleme yapması için başvuruda bulundu
Falezler ve Konserve Koyu ile ilgili hazırlanan inceleme raporların üzerine Antalya Valiliği Mahalli İdareler Müdürlüğü, 26 Ekim 2010 tarih ve 117 sayılı “Konserve Koyu Hakkında Bilimsel İnceleme” konulu bir yazı ile Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Rektörlüğü’ne başvurdu. Başvuruda; Muratpaşa İlçesi Şirinyalı Mahallesi sınırları içerisinde yer alan Konserve Koyu’ndaki yapıların zemin, alt yapı ve mevcut yapılaşma ile ilgili çeşitli sorunların yaşandığı ifade edilerek, bilimsel inceleme yapılması talep edildi.
Başvuru talep yazısında, ayrıca 8 Şubat 2010 tarihinde kıyı falez bandından yaklaşık 25-30 m2’lik bir kütlenin denize kaydığı, sorunun çok geniş bir alanı ve tüm falez bandını ilgilendirdiği vurgulandı. Sorunun çözümüne yönelik olarak, değişik kurum ve kuruluşlarca hazırlanan raporların muhtemelen yeterli bilgi olmaması sonucu farklı görüşler içerdiği, bölgede bir an önce can ve mal kaybını önleyici tedbirlerin alınması gerektiğinin altı çizilerek bilimsel olarak incelenmesi istendi.
Bu talep doğrultusunda, YTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Kutay Özaydın ve Prof. Dr. Mustafa Yıldırım başkanlığındaki heyet, 2011 ile 2013 yılları arasında bilimsel çalışma başlatıldı.
İLK 50 METRE TEHLİKELİ
Falezlerde yapılan yüzeysel jeoloji çalışmalarında; zemin yüzeyinde oluşmuş kıyıdan yaklaşık 65 metre uzaklıkta, yay şeklinde ve yaklaşık 200 metre uzunluğunda, maksimum 10 cm genişliğe ulaşmış çatlak tespit edildi. Bu çatlağın inceleme alanı dışında bitişik koylarda ve ilk 50 metrede bulunan turistik otellerin bulunduğu alanda falez yamacı boyunca da devam ettiği de görüldü.
Hazırlanan bilimsel raporda da, bu çatlak ile ilgili önlem alınmadığı takdirde bir heyelana neden olma riskinin olabileceği vurgulanarak, Konserve Koyu’nun batı uzantısında yer alan turistik oteller ile ana arterlerden biri olan Lara Caddesi’ni olumsuz etkisi olacağı sonucuna da varıldığına dikkat çekildi.
Bu çalışmanın tamamlanması üzerine 28 Kasım 2011 tarihinde Antalya Valiliği’ne YTÜ tarafından hazırlanan ön değerlendirme raporu gönderildi.
Raporda; falez yamacı boyunca devam ettiği vurgulanan ve turistik otelleri de etkileyeceği tespit edilen çatlağın bazı binalarda neden olduğu çatlamalar ile ilgili yapı mühendisliği alanında uzman kişilerce incelenmesi istendi.
İLAVE ARAŞTIRMA GEREKLİ
YTÜ, Antalya Valiliği’ne gönderdiği ön değerlendirme raporunda, yapılması öngörülen çalışmaları da maddeler halinde sıraladı. Özellikle arazi jeolojik yapının stabilite değerlendirmelerine yönelik olarak ortaya konulması ve olası kayma yüzeylerinin belirlenmesi için ilave araştırmalara gerek olduğu vurgulandı.
Buna göre; Lara Caddesi (eski Lara Yolu) ile kıyı şeridini oluşturan dik falez arasında, falezlere dik iki doğrultuda litolojik değişimi ve olası zayıflık zonlarını belirlemek üzere, her biri 50-60 metre derinliğe ulaşacak ve yerleri YTÜ tarafından belirlenen 5 adet sondajın karotlu ilerleme yapılarak açılması tavsiye edildi. Sondaj kuyuları içinde yatay zemin hareketlerini izlemek üzere inklinometreler tesis edilmesi de önerildi. Sondajların tamamlanmasından sonra jeolojik kesitler hazırlanarak, inklinometre ölçümleri ile birlikte arazi zemin modeli ve olası heyelan mekanizması ortaya konması gerektiğinin altı çizildi.
DİK YAMAÇLAR TEHLİKE SAÇIYOR
Falezlerde yaşanan ve bundan sonra olası heyelanların yaşanmaması için ‘Nihai Geoteknik Raporu’nda öncelikli olarak alınabilecek önlemlerde yer aldı. YTÜ’nün inceleme yaptığı Konserve Koyu ve falezlerin tamamındaki dik yamaçlarda Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bir tel örgü ile önlem alması, dik yamaç dışında, mevcut durumda acil bir tehlike görülmediğin de altı çizildi.
Raporda, çevreye düşen yüzeysel suların tamamının Konserve Koyu’na yönelmesi ve falezlerden aşağı akmasının engellenmesi gerektiğinin altı çizildi. Aynı şekilde yakın çevreye yağışlarla düşen suların inceleme alanına yönlenmesinin engellenmesi için de falezlere paralel uzanan Lara Caddesi’nin (eski Lara Yolu) Konserve Koyu tarafındaki kaldırım kenarı boyunca, ‘kafa hendeği’ olarak işlev görecek ve aşırı yağışlarda tüm taşkın sularını drene edebilecek kapasitede bir yüzey suları tahliye kanalının da acilen yapılması gerektiği vurgulandı.
ATIK SULAR TRAVERTENLER İÇİNE SIZIYOR
Antalya Valiliği’ne gönderilen ön değerlendirme raporunun öncelikli alınacak önlemler bölümünde, fozeptik çukurlarının kanalizasyona bağlanarak kritik durumdaki bölgelerdeki atık suların travertenler içine sızmasının engellenmesi, onarılmış ve kapatılmış çatlakların periyodik olarak incelenerek yeni çatlaklar oluşup oluşmadığı veya mevcut çatlakların genişleyip genişlemediğinin düzenli olarak kontrol edilmesi de istendi. Falezlerin düşeye (90 derece) yakın kesimlerde dar sahil şeridi nedeniyle falezlerin dibinde güneşlenmek ya da gezinmek isteyen insanlar için tehlike arz eden bu kesimlerden uzak durulması için ve özellikle sahile inen merdivenlerden inişlerin yasaklanması gerektiğinin altı çizildi. Gerekçe olarak da dalgaların oyulmalara sebep olduğu bu kesimlerde zaman zaman toprak düşmeleri oluşup, şev dibinde bulunabilecek insanlar için hayati risk durumu ortaya çıkabileceği gösterildi.
YOL BOYU KAFA HENDEĞİ
YTÜ, 16 Ekim 2012 tarihinde Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne sunduğu ‘Konserve Koyu Stabilite Durumuna İlişkin IV No’lu Ön Değerlendirme Raporu’nda; “Lara Caddesi (eski Lara Yolu) asfalt yol kenarı boyunca inşa edilecek bir ‘Kafa Hendeği’nin, kaymaya karşı güvenliği daha da arttıracağına inanılmaktadır. Ancak, kesin sonuca ulaşmak için inklinometre ölçümlerinin 2013 Mart ayına kadar yağışlı dönemlerde alınması tavsiye edilmektedir. Bu ölçüm sonuçları da alındıktan sonra, ölçümlerin değerlendirilmesi yanında, falezlerde yapılması gerekli çalışmaları içeren bir nihai rapor sunulacaktır” denildi.
İLK KEZ İNKLİNOMETRE ÖLÇÜMÜ YAPILDI
YTÜ ekipleri, Konserve Koyu’nda ki incelemelerinde kayma hareketinin var olup olmadığını belirlemek için ilk kez İnklinometre ölçümü de yaptı. Bu ölçümden sonra yapılan değerlendirmede rapora şunlar yazıldı: “Konserve Koyu’nu oluşturan travertenlerin zemin ve kaya ortamı gibi farklı dayanım özelliklerini içeren birimlerden oluşması, bilhassa zemin özelliği taşıyan dağılgan ve su ile taşınabilen ayrık zonları içermesi ve zemin hareketinin yavaş gelişmesi dolayısı ile inklinometre ölçümlerinin uzun süreli olarak izlenmesi kararlaştırılmıştır. Böylelikle falezlerde uzun bir sürede ancak yavaş yavaş oluşabilecek hareketlerin gözlenebilmesi amaçlanmıştır. Antalya’da aşırı yağışların bahar aylarına rastlaması nedeniyle inklinometre ölçümlerine bu yağışları takip eden dönemlerde de devam edilmesine karar verilerek 25 Haziran 2013 tarihinde tüm inklinometrelerde son ölçümlerin alınması sağlanmıştır.
ABDULLAH YALÇIN
Yorumlar
Kalan Karakter: