Dünyanın en önemli ekonomi ve siyaset zirvesi G-20 Liderler Zirvesi'nin alt kategorisinde yer alan B-20 (İş 20) ve L-20'nin (Emek 20) Titanic Deluxe Otel'de sabah yapılan ortak oturumuna Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. B-20 Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, L-20 Başkanı Ergün Atalay ile Türk iş dünyasının önde gelenlerinin yer aldığı toplantıdaki konuşmasına Fransa'da düzenlenen saldırıları şiddetle kınadığını belirterek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransız halkına, ölenlerin yakınlarına başsağlığı diledi.
SOSYAL DİYALOG ŞART
Antalya'da ayrı ayrı toplantılarını gerçekleştiren İş 20 ve Emek 20'nin ortak oturum düzenlemesini önemli bulduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de ekonomik kalkınma için yeni adımlar atıldığını, gençler ve kadınlar için yeni girişimler başlatıldığını belirterek, şöyle konuştu: "Etkin ekonomi ve istihdam politikalarının uygulanabilmesi için işçi- işveren arasında güçlü bir sosyal diyaloğun tesis edilmesi şarttır. Bunun G-20 çerçevesinde başarılabilmiş olması sevincidir. Güçlü sürdürülebilir ve dengeli büyümeye kapsayıcılığı da dâhil ettik. Büyüme sadece rakamlardan ibaret değildir. Büyümenin kalitesi ve niteliği de önemlidir. Toplumdaki tüm kesimlerin, refah artışından pay alması gerekiyor. Biz kapsayıcılığı, daha fazla kaliteli istihdam oluşturulması, eşitsizliklerin giderilmesi olarak görüyoruz. Sizler de İş 20 ve Emek 20 olarak yaptığınız çalışmalarda kapsayıcı büyümeyi benimseyerek G-20'ye katkılarınızı sundunuz. Alın terini kutsal gören, emeğin karşılığının zamanında verilmesini emreden bir medeniyetin mensupları olarak bu konu bizim için çok önemli. Türkiye olarak başarılı sonuçlar elde ettiğimizi ifade etmek isterim. Asgari ücrette ve ortalama ücretlerde ciddi artışlar kaydettik. Bizlere bulunduğunuz tavsiyelerin uygulanacağından emin olun."
İŞVERENE TAVSİYE: BİRAZ AZ KAZANIN
Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücretle ilgili gelen soruya şöyle yanıt verdi: "Şu anda Türkiye'de konuşulan 1300-1500, hatta daha ileri gidenler de var. Türkiye'deki konum çok çok farklı bir yere doğru gidiyor. Ben bu gelişmeden de mutluyum. Ancak asgari ücret malum bir taban belirlemedir. Herhangi bir işveren kalkıp da 3 bin lira maaş verdiği zaman kimse ona sen neden veriyorsun demez. 4 bin lira verdiği zaman, niye veriyorsun demez. E ne olur? Biraz az kazanmış olur. Ben de işverenlere tavsiye ediyorum. Biraz az kazanın, kazandıklarınızı dar gelirli insanlarla paylaşın. Bunu bir defa başarmamız lazım. Neden? Fakiri tahrik etmeyelim. Ve paylaşımcı anlayışı hayatımıza egemen kılalım. Hepimiz ölüp gidiyoruz, paraları beraber götürüyor muyuz? Beraber gelmiyor. Onlar bu dünyada kalıyor. Arkada varisler bunu paylaşacak. Gel bunu işçinle bir kısmını paylaş, ondan sonra da gök kubbede hoş bir seda bırak. Öldükten sonra da 'Sorma, bizim öyle bir patronumuz vardı ki gerçekten işçisinin hakkını çok ciddi manada gözetir, maaşını da iyi bir konumda verirdi.' Asıl olan burası. Bunu başarmamız lazım."
'PARANIN MALİYETİNİ DÜŞÜRMEK LAZIM'
Buna karşılık karşılarına maliyetler konusunun getirildiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz o maliyetleri çok farklı yerlerde aşağı düşürebiliriz. Buradaki konum şudur, Türkiye'de faiz oranları mesela yüksektir, ama batıda bizim gibi değil, düşüktür. E soruyorum şimdi bu faiz oranlarıyla yatırım olur mu? Bu faiz oranlarıyla birlikte küçük, orta boy işletmeler girişimci ruhunu kazanabilir mi? Zenginleşebilir mi? Hayır. Onun için burada önce paranın maliyetini düşürmek lazım. Ne genç işadamı bulabiliriz, ne genç işkadını bulabiliriz. Onlar da çok kısa zamanda iflas ederler, devlet gelir iş yerine el koyma durumunda olur. Bu konuyu iyi değerlendirmek gerekir diye özellikle düşünüyorum" diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: