Psikiyatri uzmanı Dr. Mustafa Kablan Kürklü, yüzde 20-25 oranında yaygın olan depresyonda tedavinin gecikmemesi gerektiğini söyledi. Dr. Kürklü, “Tedavisi geciken depresyon, süreğen ve dirençli hale gelmekte. Dolayısıyla tedavi süresi uzamakta ve işlev kayıplarının daha uzun olmasına neden olmaktadır” dedi
Depresyonun, birçok sistemi etkileyebilen en önemli psikiyatrik bozukluklardan birisi olduğunu kaydeden psikiyatri uzmanı Dr. Mustafa Kablan Kürklü, “Sözlük anlamı çökkünlük olan depresyon, kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını olumsuz olarak etkileyen, yaşamını ve fiziksel sağlığını bozan bir duygu durum bozukluğudur. Depresyondaki kişilerin yoğun psikolojik sorun yaşamaları nedeniyle yaşam kaliteleri oldukça düşüktür. Aileleri çocukları ile yeterince ilgilenemezler. İş verimlilikleri azalır. Kişiler arası ilişki sorunları ve isteksizlikler nedeniyle yalnız yaşamak durumunda kalırlar. Bütün bu sorunlar zaman içerisinde ailenin dağılmasına, dolayısıyla toplumsal bir sorun haline dönüşmesine neden olur” diye konuştu.
YANLIŞ İNANÇLAR VAR
Depresyonun, intiharlara bağlı ölümleri, kazaları, kalp damar hastalıkları risklerini de artırdığını ifade eden Dr. Mustafa Kablan Kürklü şöyle devam etti:
“Bu bozukluğun tedavi edilme çabası birçok sorunu beraberinde getirir. Örneğin psikiyatrik tanı almanın getireceği toplumsal damgalanma, psikiyatrik bozuklukların bir takım kişilik yetersizliklerine ya da sorunları ile başa çıkamayacak kadar zayıf olmaya bağlı olduğu şeklindeki yanlış inançlar kişilerin hekime başvurmalarını engelleyen ya da geciktiren önemli nedenlerdir. Bu nedenlerle tedavisi geciken depresyon, süreğen ve dirençli hale gelmekte dolayısıyla tedavi süresi uzamakta ve işlev kayıplarının daha uzun olmasına neden olmaktadır.”
Yorumlar
Kalan Karakter: