Salonun atmosferini koklamak adına gittiğim kongrede ilk izlenimim tribündekilerden daha çok protokol için ayrılan bölümün dikkat çekici olmasıydı…
Protokole ayrılan bölüm tıklım tıklım doluydu. Ne oturacak yer vardı, ne de ayakta duracak…
Tribünler ise rahat, herkesin yerini aldığı, coşkunun yaşandığı yerdi.
Hangi parti olursa olsun, herkes kendini protokolde görüyorsa o partinin içinde başlayan sıkıntıların en önemli göstergesidir. Çünkü milletvekilli adayı olmak isteyenler, ilçe yöneticileri, il yöneticileri, eski yöneticiler, yeni yöneticiler kimi ararsanız protokol bölümünde yer almaya çalıştı.
Böyle bir durum tehlikedir..!
Siyasi partinin dikkat etmesi gereken döneme girdiğinin işaretidir.
Bu durumu gördüğüm gibi, tam zıt bir görüşte tribünlere baktığımda fark ettim. Siyasi partilerin yok olmasının en önemli sebebi bana göre; bayrak asanları unutmasıdır. Tabanını unutan, vefadan uzak siyaset yapanlar yarın bunun bedelini çok ağır öder. Bayrak asanların parayla, pulla işi yoktur. Onların inandıkları vardır. İdeoloji uğruna partisi için çalışırken, hiçbir talepleri yoktur. Onlar sadece duyguları için soğuk, sıcak demeden partisi için çalışır. İşte bu sebepledir ki; AK Parti Antalya’da bayrak asanların halen yeri var.AK Parti Antalya bayrak asanları kaybetmediği sürece iktidarda kalacaktır. Çünkü bayrak asanlar bir kere incindiğinde ne kongreye gelip tribünden coşkuya katılır, ne de bir daha bayrak asar. Tabandakiler kongreye katıldı ve coşku kattı. Partisinin iktidarda kalması adına avazı çıktığı kadar slogan attı. Protokol koltuklarında oturanlar onlara layık olma adına inanıyorum ki; ellerinden geleni yapacaktır.
Kongrede 25 bin kişi hedefleniyordu. Ancak 5 bin kişilik salon doluydu, ayaktakilerle birlikte salonu 6 bin kişi doldurdu. Dışarıya baktığımda bin kişi vardı. Toplam 7 bin kişi pazar sabahı çoluğunla çocuğunla kahvaltı yapmak, vakit geçirmek yerine partisinin kongresine geldi.
Hatta mevcut İl Başkanı Sayın Mustafa Köse, giderayak kimin başkan olduğu belli kongre için çalışması ve coşkuyu arttırmak adına elinden geleni yapması, konuşmasında aynı desteği halefi Rıza Sümer için de istemesi siyasette takdir edilmesi gereken bir konudur. Köse, milletvekilliği yolunda ilerlerken teşkilatını ve yeni il başkanını yanına almakla en güzel siyasi örneği sergiledi. Rıza Sümer’in ise kongredeki konuşmasında birlik ve bütünlük mesajı vermesi de karşılıklı duyguların pekişmesi olarak değerlendiriyorum.
Bunların hepsini değerlendirdiğimde AK Parti, genel seçim startını da verdiği kongrede gereken mesajı Antalya’ya kamuoyuna verdi.
İyi haftalar…
Yorumlar
Kalan Karakter: