2014 sezonu sizin için nasıl geçti?
2014 yılı bizim için iyi geçti. Beklediğimiz gibiydi. İstatistiklere bakıldığında Rus pazarının Almanları da geçtiğini görüyoruz. Şu anda Antalya bölgesine 3 milyon Rus turist geliyor. 2015 yılında da bu rakamın yakalanacağı kanaatindeyim. 2014 gibi güzel bir yıl geçireceğimizi umuyorum.
2015 için yaptığınız hazırlıklar neler?
Elimizden geldiğince tüm fuarlara katılıyoruz. Stantlarda faal olarak görev yapıyoruz. Özellikle satış ve pazarlamaya büyük önem veriyoruz. Ama tabi genel olarak ülkenin imajıyla ilgili kötü algılar var. Bizim tek başımıza üstesinden gelebileceğimiz bir sorun değil bu. O nedenle Kültür ve Turizm Bakanlığı nezdinde imajın düzeltilmesine yönelik çalışmalar yapılırsa, 2015 sezonuna biraz daha güçlü girebiliriz. Yunanistan ve İspanya'da son zamanlarda yaşanan turist artışı da Türkiye'nin imajındaki olumsuzluklardan kaynaklanıyor. Ben yine de umudumu kaybetmek istemiyorum.
Rusya'da yaşanan önemli ekonomik sorunlar var. Bu sorunların Antalya'ya yansıması nasıl olacak?
Ruble'nin değer kaybetmesi gibi olumsuzluklar dış etkenler tabi ama insanların alım gücü düşüyor. Ben Rus pazarından ümitliyim. Daha önümüzde biraz zaman var. Berlin ve Moskova fuarları iyi bir gösterge olacak. Moskova fuarına kadar Ruble biraz daha hareketlenirse, elimiz güçlenebilir. Bu olumsuzluklar düzelirse Rus pazarında kayba uğrayacağımızı sanmıyorum. Yine 3 milyon civarında Rus turist gelecektir. Çünkü Avrupa'nın Rusya'ya uyguladığı ambargo, Ruslarda Avrupa'ya karşı bir anti pati yarattı. Geriye sadece Türkiye kalıyor. En az zararla çıktığımızda yine 2014'teki rakamları yakalarız diye düşünüyorum. Her tür olumsuzluğa karşı 2014'teki rakam 2015'te yine yakalanır.
Hollanda'da düzenlenen önemli bir fuara katıldınız. İzlenimlerinizi aktarır mısınız?
Hollanda'da yüzde 14'lük bir düşüş var genel anlamda. Bu düşüş Türkiye'ye olan talepte var. Genel olarak hareketli bir fuardı. İnsanlar bütçelerini yapmışlar. Seyahat satın almak için hazırlardı. Bir an önce harekete geçmek gerekiyordu. Yani yurtdışında, Avrupa'da yeme-içme gibi seyahat etmek de bir kültür ve vazgeçilmeyecek bir şey. Bu sene ekonomik kriz var gitmeyelim gibi bir durum da söz konusu değil. Ama ben genel anlamda talebi hareketli gördüm. Gayet iyi talepler var. Herkes tatile gidecek. Ama dediğim gibi Türkiye'ye olan talepte bir düşüş hissettik.
Turizmdeki eksiklikler konusunda ne düşünüyorsunuz?
Şimdiye kadar turizm bu seviyelere geldiyse bireysel çabalardan dolayı geldi. Otelciler, acenteler, sivil toplum örgütleri sayesinde bu rakamlara erişildi. Hükümet tarafından yeterince destek görmediğimizi düşünüyorum. Mesela Mısır hükümetinin turizmcisine yaptığını, verdiği desteği kendi ülkemizde göremiyoruz. Maalesef bürokrasi yanı biraz daha ağır çalışıyor turizmin. Çok daha güzel şeyler yapılabilir. İmaj ve tanıtım anlamında daha iyi şeyler yapılabilir. Bakanlık tarafından belli bir bütçe ayrılıyor tanıtım ve fuarlar için. Ancak biz hala stantların yerini beğenmiyoruz. Arap ülkeleriyle aynı alanlara koyuluyoruz. Ondan şikâyetçiyiz. Yunanistan ve İspanya'nın olduğu grupta bulunmak istiyoruz. Onun çok etkisi var. Ve hala bakanın gelmesini, müsteşarın katılmasını, oralarda tur operatörleriyle görüşmeler yapmalarını istiyoruz. Ancak bizim hissettiğimiz heyecan, çaba, yeni şeyler yapalım düşüncesini hiçbirinde göremiyoruz. Hem maddi hem manevi yeterli desteği alamıyoruz.
Turistin otel dışına çıkmamasından şikayet ediliyor sürekli. Sizce bu durum neden kaynaklanıyor?
Otelciler ve yatırımcılar inanılmaz büyük çabalarla ve büyük yatırımlarla tesisleri mükemmel şekilde inşa edip hizmete açıyorlar. Ama tesislerden dışarı çıktığınızda aynı alt yapı, temalı parklar, eğlence yerleri göremiyorsunuz. Yerel yönetimler tarafından da otelden dışarı çıkıldığında insanların vakit geçirebileceği ve eğlenebileceği, tatilini en iyi şekilde geçirebileceği, buraya tekrar gelmesini sağlayacak alt yapıyı oluşturmak gerekiyor. Bu yatırımlar yapılmıyor. Yapılmadığı için de otelden dışarı çıkmıyor turist. Bu eksikliğin hem yerel yönetimler tarafından hem de hükümet tarafından desteklenmesi gerekiyor. Yollardan tutun da ışıklandırmaya, alışveriş merkezlerinden temalı parklara kadar geniş anlamda eksiklik giderilmeli. En önemli problemlerden biri ulaşım. Ulaşımla ilgili sıkıntıların bir an önce çözülmesi gerekiyor.
MHP'den Belediye Meclis Üyesi seçildiniz. Yerel seçimlerde listede isminizi görenler şaşkınlık yaşadı. Neden siyaset?
Yıllardan beri kendi yatırımlarımızın olduğu yer Kemer. Ben de Kemer'de büyüdüm. Bütün birikimlerimizi burada yaptık. Kemer'e karşı kendimi borçlu hissediyorum. Oturduğumuz yerden şikayet etmektense elimizi taşın altına koyup, çabalayıp, kendi yaşadığımız yer için bir şeyler yapmak istedim. Bu nedenle teklif gelince geri çevirmedim. Çok siyasi bir duruşum yok aslında. Sadece Kemer'e hizmet etmek için varım.
Seçildikten sonra çevrenizden, turizmcilerden nasıl tepkiler aldınız?
En büyük eksiklik, siyasette turizmcilerin var olmaması. Çünkü bizimle ilgili, turizmle ilgili kararlar verilirken bizim fikrimiz sorulmuyor. Çalışma veya sağlık bakanlığı turizmi ilgilendiren kararlar alabiliyor ama turizmcilere sorulmuyor. Siyasette turizmcilerin eksikliği hissediliyor. Bu nedenle benim seçilmeme ilk başta turizmciler çok sevindi. Bizi temsil edeceksin gibi güzel cümleler duydum. Elimden geleni de yapmaya çalışıyorum. Kemer'in içinde yaşayan insanlardan da ciddi olumlu tepkiler aldım. Desteklerini esirgemiyorlar. Daha ilerisini de istiyor ve devam et diyorlar ama benim öyle bir duruşum yok. Dediğim gibi siyasi bir duruşum yok. Turizm için oradayım.
Kemer ve çevresi için ne gibi projeleriniz var? Bu bölgede nasıl değişiklikler olacak?
Kemer'in gelişmesi, büyümesi ve marka değerinin artması için çok sayıda projemiz var. Bunları tek tek şu anda yapma aşamasındayız. Kruvaziyer limanı projesi var. Spor tesisleri çalışmaları başladı. Alışveriş merkezleri düşünüyoruz. Çünkü oradaki esnaf yazın çok yoğun ama kışın hiçbir aktivite yok. İnsanların sıkılmayacağı, sinema salonlarının olacağı alışveriş merkezi yapacağız. 5 yıl içerisinde hem esnaf, hem halk hem de turist yaşanan gelişmeleri fark edecek. Çıralı'dan Beldibi'ne kadar her yere neler yapılabilir, eksiklikler nedir tespit edilmişti. Buna göre projeler planlandı. Aş evleri, kreşler, kadın bakım evleri gibi. Hepsinin yeri ihtiyaca göre belirlendi. Buralarda da eksikliklere ve ihtiyaçlara göre projeler hayata geçecek. Mesela şu anda Beldibi'nde imara aykırı olan yerlerde yıkımlar başladı. En öneli eksiklik imarla ilgili sorunlardı. Hızlı bir şekilde başladık. Çok güzel bir şekilde ilerleyeceğini düşünüyorum. Kemer'de olan ne varsa diğer bölgelerde de aynısı olacak. Mesela Beldibi için yıllardır bir şey yapılmamış. Peyzaj çalışması yok, atıl bırakılmış. Eksiklikleri tespit ettik ve hızlı bir şekilde çalışmalara başladık.
Son zamanlarda özellikle gece eğlence merkezleri açısından ses konusunda sıkıntılar yaşanıyor. Kemer de eğlence merkezleri açısından önemli bir yer. Orada da bu tür sıkıntılar var mı?
Turizm, sadece deniz, kum ve güneşle olmuyor. Tatile gelen insan eğlenmek de istiyor. Akşamları dışarı çıkmak istiyor. Bizim de istediğimiz şey bu zaten. Dışarı çıksınlar, esnafı ziyaret etsinler, hareketlilik yaşansın. Şu anda diskolar Kemer'de ciddi iş yapıyor. Farklı bölgelerden turistler de geliyor. Bodrum nasıl gece hayatında Türkler için marka olduysa, Kemer de yabancılar için aynı şekilde oldu. Biz bunu yasaklamıyoruz. Yalnızca olması gerektiği şekilde yasalara uyulmasını istiyoruz. Zaten gerekli izolasyonlar yapıldı. Yasaklara uyuyorlar. Diskoların yanı başında olan otellerden bile şikâyet gelmiyor.
Başarılı bir siyaset hayatının ilk adımını attınız. İleride Aslı Ulukapı'yı daha yüksek mevkilerde görebilecek miyiz?
Bence insan ne iş yaparsa yapsın onu severek yapmalı. Ancak o zaman başarılı olabilir. Ben kendi işimi, turizmi çok seviyorum. Kendimi bildim bileli bu işin içindeyim. Siyaset farklı bir şey. Benim bildiğim bir iş değil, uzmanlık alanım değil. O nedenle herkesin bildiği işi yapmasından yanayım. Gerçekten bazı insanlar, bazı meslekleri yapmak için yaratılıyor. Politika zor. Kemer için yatırımcı olarak elimden gelen her şeyi yaparım ama politika için doğan bir insan değilim. Bu iş doğan insanlar var. Onlar yapabiliyor. Ben yapabileceğime inanmıyorum.
Aynı zamanda Letonya Fahri Konsolosluğu görevini de yürütüyorsunuz. Çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Ben yalnızca Antalya bölgesinden sorumluydum. Ama şimdi Denizli Burdur Isparta ve Muğla eklendi. Tüm Bodrum ve Marmaris'i de kapsıyor. O bölgelere daha fazla Letonyalı turist geliyor. Çalışmalarımdan memnunlar. Bölgemi genişlettiler. Konsolosluk fahri olan bir şey. Gönüllü olarak yaptığımız bir görev. Karşılığında hiçbir beklentimiz yok. Turizme hizmet ediyoruz. Letonyalı vatandaşların sıkıntıları olmasın, ihtiyaçlarında yanlarında olalım diye uğraşıyoruz.
Önümüzdeki dönemlerde yeni çalışmalarınız olacak mı?
Enerji alanında yeni yatırımlarımız var. Elektrik enerjisi üretimine başlayacağız önümüzdeki iki ay içerisinde. Turizmde şu andaki halimizi korumayı planlıyoruz. En iyi şekilde yapmayı hedefliyoruz. İlerleyen zamanlarda organik tarımla ilgili projelerimiz olabilir.
Yorumlar
Kalan Karakter: