Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun otellerde kimlik fotokopisi alınmasını yasaklayan kararına sektör temsilcilerinden itiraz geldi. POYD Başkanı Hakan Saatçioğlu, düzenlemenin güvenlik açıklarına yol açabileceğini ve otel–acenteler arasında ciddi sorunlar doğuracağını söyledi.
Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK), konaklama tesislerinin misafirlerinden T.C. kimlik belgesi fotokopisi almasını hukuka aykırı buldu. Kurul, bu uygulamaya derhal son verilmesini isterken, geçmiş dönemlerde alınan tüm kimlik fotokopilerinin de imha edilmesine hükmetti. Karar Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Kurul kararında, konaklama sektörünün kişisel verilerin en yoğun işlendiği alanlardan biri olduğuna dikkat çekildi. Uzun süredir misafirlerden kimlik fotokopisi alınmasına ilişkin çok sayıda şikayet alındığı belirtilirken, Kimlik Bildirme Kanunu kapsamında sadece gerekli bilgilerin ilgili makamlara iletilmesinin yeterli olduğu vurgulandı. Kimlik belgesinin fotokopisinin alınması ise “gereğinden fazla veri işleme” kapsamında değerlendirilerek hukuka aykırı bulundu.
POYD: “Karar güvenlik zafiyeti oluşturur”
Kararı değerlendiren Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Hakan Saatçioğlu, uygulamanın uzun vadede ciddi güvenlik sorunları yaratabileceğini söyledi. Saatçioğlu, kimlik kontrolünün tamamen ön büro çalışanının inisiyatifine bırakılacağını belirterek şunları söyledi: “Artık süreç tamamen ön bürodaki personele bağlı olacak. İlerleyen yıllarda büyük bir güvenlik zafiyetiyle karşılaşabiliriz. Zaten oteller kişisel verilerin korunmasıyla yükümlü. Siber güvenlik altyapısı açısından da ciddi bir eksiklik yok. Bu nedenle böyle bir düzenlemeye neden gidildiğini açıkçası anlamakta zorlanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Acentalarla ilişkilerde büyük sorunlar çıkabilir”
Saatçioğlu, düzenlemenin sadece güvenlik değil, otel–acente ilişkilerini de olumsuz etkileyeceğini vurguladı. Özellikle çocuklu misafirlerle ilgili kampanya ve fiyatlandırmaların belgeye dayalı yürütüldüğünü hatırlatan Saatçioğlu, kimlik fotokopisinin bu süreçte önemli bir kanıt olduğunu dile getirdi.
“Bazı dönemlerde ‘0–6 yaş arası ücretsiz’, ‘ikinci çocuk yüzde 50 indirimli’ gibi kampanyalar uyguluyoruz. Bu bilgileri belgelemek zorundayız. Ön büro, muhasebe ve acente arasında faturalandırma süreci tamamen bu belgelere dayanıyor” diyen Saatçioğlu, olası anlaşmazlıklara dikkat çekti.
“Kanıtlayamazsak faturalarda kriz yaşanır”
Kimlik fotokopisi olmadan yaş doğrulamanın nasıl yapılacağına ilişkin soru işaretleri bulunduğunu belirten Saatçioğlu: “Acenta bize ‘6 yaş dediniz ama gelen çocuk 7 yaşında’ dediğinde bunu nasıl kanıtlayacağız? Muhasebe birimi acentaya karşı belgelendirme yapmak zorunda. Kimlik fotokopisi olmadan bu süreci yürütmek çok zor. İlerleyen dönemde bu uygulamanın ne kadar sorunlu olduğunu hep birlikte göreceğiz. Açıkçası çok uygun bir karar değil” diye belirtti.
Yorumlar
Kalan Karakter: