Alternatif olmadığı için mi siyasette her zaman aynı yüzleri seçmek zorunda kalıyoruz? Bugün baktığımda benim dedemin gördüğü siyasetçiyi şimdilerde benim kızım da tanıyor. Ömürleri yeterse kızımın çocuklarıolduğunda da siyaset arenasında kendilerine yer bulacaklar.
Alternatifiniz var…
Alternatifimiz var…
Şöyle bir dikkatlice bakın milletvekili aday adayları listesine…
Yepyeni yüzler, siyasette genç beyinler, başarılı kadınlar artık söylemleri bile eskimiş siyasetçilerin arasında öncelikli olarak cesaretlerini toplayarak, heyecanla, istekle aktif siyaset yapmak istiyor.
Daha siyasetin kirli yüzünü görmeden, kimsenin de adamı olmadan partisi için adım atıyorlar. Kurdukları cümleler ‘ben’ yerine ‘partim’ oluyor.
Gazeteye gün içinde sayısız her partiden milletvekili aday adayı geliyor. Çoğunun yüzünü yeni görüyorum. Kendini ve partisini öyle bir heyecanla anlatıyorlar ki, yepyeni beyinleriyle üretmek, hizmet vermek istiyorlar.
Siyasette kimse kimseye mahkum değil…
Sözüm hepsine…
İlla ki bizim partide bu adamla siyaset olur dönemi bitti.
Siyaset değişti, vatandaşa ulaşım değişti, iletişim değişti, her şey değişmemişken yıllarca aynı cümlelerle seçmeninin karşısına çıkan ve adam adama markajla ‘benim adamım olsun da ne olursa olsun’ zihniyetiyle siyaset yapanların partisi kaybetmeye mahkum olacak.
Siyasi partiler milletvekili listesini belirlerken bunları değerlendirir mi bilemem ama burada hepimize önemli görevler düşüyor.
Partili olarak, delege olarak, gazeteci olarak…
Bu yeni yüzlere destek vermeliyiz ki, artık partilerin önemli isimleri kenara çekilip ağabeylik yapsın.
Sadece kentimin değil ülkemin de siyasette yenilenmeye ihtiyacı var.
Ne dersiniz?
Yorumlar
Kalan Karakter: