Toplumun temel taşı annelerden başlayarak nesil nesil ilerleyerek gelişen eğitim…
Eğitimli anne, eğitimli babanın yetiştirdiği çocuk önce mutlu bir birey olarak kendini seven, ailesine değer veren topluma katkı sağlayan, ülkesinin gelişiminde var olan hepsinden önemlisi kendisinden daha da eğitimli ve kültürlü nesiller yetiştirecek.
Şiddet ve suç işleme oranları her geçen gün azalacak…
Turizm sektöründe eksikler, yanlışlar değerlendirildiğinde söylediğim tek söz vardı; eğitim…
Sektörün içinde en alt kadronun bile kişisel gelişimi, eğitim alanında önünün açılması noktasında adım atılmasının sektörün değerini artıracağı gibi, kentimizin ve ülkemizin ekonomisinde etkin rol oynayacağını her fırsatta dile getiriyorum.
Siyasettin değersizleşmesi, kültürel seviyelerin düşmesi, TBMM’de kavgaların tek çözümü yine, eğitimdir.
Eğitim yoksunluğu TBMM’de kaliteyi düşürmektedir. Bu durumda iletişime ardından da ülke yönetimine kadar yansımaktadır. Sadece üniversite diplomasıyla da eğitimi sağlamak söz konusu değildir. Düşünce özgürlüğü de eğitimin bir parçası olarak karşımızda durmaktadır.
Bunları söylüyorsun da Ayla Hanım nasıl olacak? diye soranları duyar gibi oluyorum.
Önce anne eğitimiyle…
Anneler erkekleri yetiştiriyor, anneler yarının annelerini yetiştiriyor…
Eğitimli, çağdaş, özgür iradeye sahip kendine güveni olan annelerin yetiştirdiği çocuklar gelecekte bu ülkeyi nerelere taşır hiç düşündünüz mü?
Buna başlamak içinde önce kapımızın önünü süpüreceğiz. Herkes kendinden başlayacak yenilenmeye…
Aslına bakarsanız 21 yıllıdır cehaletle adeta cengaver gibi savaşan bir vakfımız var. Anne ve Çocuk Eğitim Vakfı. Kısa adı AÇEV…
AÇEV bu düşüncelerimi yıllardır hayata geçirmek için çaba sarf ediyor.
AÇEV, sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı durumda olan ailelere yüz yüze eğitim hizmeti sağlayarak bugüne kadar 885 bin kişiye ulaşmış. Gönüllü ordusunda 11 bin öğretmen ve gönüllü eğitici var. Hatta AÇEV’in hayata geçirdiği projeler örnek gösterilerek Avurpa ve Orta Doğu ülkelerinde de uygulanmaya başlanmış.
Sadece bağışlarla yol haritasını çizen ve bu yolda ilerleyen AÇEV yaşı 80 bile olsa her kadına okuma yazma öğretmiş. Okuma yazma öğrenen kadına kendisinde hissettiği özgüvenle, çocuklarım için ne yapabilirim demiş. Bunun ardından AÇEV, bu annelerin çocuklarına eğitim desteğinin yanı sıra aile bireylerine çocuk yetiştirme ve gelişim hakkında da eğitimler vermiş. AÇEV elinde ne varsa her unsuru kullanmış.Broşür, cep telefonu, mail, kitaplar, eğitim programları, evlerde diyalog aklınıza ne gelirse kullanarak geleceğimiz çocukların önünü aydınlatmış. Hatta “7 Çok Geç” diyerek Türkiye’de okula başlama yaşında anaokulunun önemini vurgulayarak projesinin ülke genelinde uygulanmasını sağlamış.
Şimdi ise; AÇEV Antalya’da Runatiolia Maratonuiçin hazırlık yapıyor. Böylesi bir sosyal projede amaç; toplumsal sorunların çözümü için harekete geçmek. Kaç yaşında olursanız olun koşarak AÇEV yetişkin okuryazarlık programlarına destek vermek isteyen gönüllüleri bir araya getirmek. AÇEV’e bu sosyal projesinden tam destek verelim.
Antalya farkıyla…
İyi haftalar…
Yorumlar
Kalan Karakter: