Antalya’nın 2019 yılında içme suyu sıkıntısı çekeceğinin altını çizen Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Oğuz, Karacaören II Barajı’ndan mı yoksa Manavgat Barajı’ndan mı kent merkezine su getirilmesi konusunda yaşanan tartışmalarda gelinin son noktayı anlattı. Yeraltı su kaynaklarının kirlendiğinin ve yetersiz kalmaya başladığına değinen Oğuz, “Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde yaşayan nüfusun içme ve kullanma suyunun yüzde 97`si yeraltı sularından temin edilmektedir. DSİ ve ASAT’ın yaptığı çalışmalar sonucu, şehrin içmesuyu ihtiyacı kısa vadede karşılanıyor olsa da, uzun vade de artan nüfus ve muhtemel yeraltı suyu kirliliğine karşı alternatif güvenilir bir yüzey suyu çözüm arayışına devam edilmiştir. Bu sorunun giderilmesi için iki alternatif vardı. Bunlardan biri Karacaören II Barajından su temin edilmesi ya da Manavgat Barajından su getirilmesi. Karacaören ile ilgili büyük kulisler oldu. Antalya devre dışı bırakılmak istendi.
KARACAÖREN II BARAJI’INA DESTEK
Yerel seçimlerden sonra Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’inde Manavgat Barajı’ndan suyun gelmesini istediğine değinen Oğuz, “Suyun nereden geleceği tartışmaları yaşanırken Karacaören II Barajından su temin edilmesi için DSİ İsale hattı ihalesi yaptı. Bir taraftan DSİ 2 yıldır ishale hattını yaparken, diğer taraftan da Karacaören II Barajı için ‘kirliydi, şöyleydi böyledi’ tartışması yaşandı ve bir ara bu tartışmalar duruldu. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı olduğum dönemde biz de oda olarak su sempozyumu bile yapan Kent Konseyi’ni, Büyükşehir Belediyesi’ni, ASAT’ı ve tüm kesimleri karşımıza alacağımızı bilerek ve ileride telafisi güç zararlara neden olabilecek, kamu kaynaklarının hoyratça israf edilebileceği yanlış bir projeye başlamış olabileceklerine inanmadığımız için DSİ’nin Karacaören II Projesi’ne destek verdik. Çünkü bir şekilde suyun kent merkezine gelmesi gerekiyordu. Son zamanlarda birazcık sıkıntılar oldu ama DSİ çok köklü bir kuruluştur. DSİ, ciddi bir fizibilite çalışması yapmadan kesin bir ihale çıkışı olmaz. Klinik analizler yapılmıştır, balık çiftliklerin kaldırılması öngörülmüştür.
ISPARTA LOBİ ÇALIŞMASIYAPTI
Yrd. Doç. Dr. Cem Oğuz şunları söyledi: “Tabi Burdur ve Isparta’nın da suyu buradan almayı planlanıyor. Sıkıntıda oradan kaynaklanıyor. Isparta’da bize vermek istemiyor. SDÜ Su Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İbrahim Diler’de baraj suyuna atık suların karıştığını, içme suyu olarak kullanılmasının bilimsel açıdan uygun olmadığını bile ileri sürmüştü. Böyle bir lobi çalışmasıyla bizi devre dışı bırakmak istediler ama başaramadılar. Karacaören’den su getirme projesi halen devam ediyor. Bizde dedik ki;2019 yılına bir şey kalmadı, Karacaören’den suyu getirelim dedik. Uzun vadede, 50 yıl ilerisini düşünerek de Manavgat’ten suyu getirelim. Zaten Karacaören ile Manavgat arasında 5 kat maliyet farkı var. Karacaören’den cazibe ile hiç bir pompalama yapmadan su direk geliyor. Manavgat’tan ise elektrik gücü kullanılarak pompalamayla su getirilmesi gerekiyor. Biri 25 kilometre, diğeri 75 kilometre. DSİ’nin Karacaören Projesi konusunda başarılı olduk. İsale hattı tamamlandığında 2045 yılına kadar 2 milyon 602 bin 912 kişiye yıllık 125 milyon 660 bin 000 metreküp ilave içme suyu temin edilmiş olacak.”
Yorumlar
Kalan Karakter: