Akdeniz Üniversitesi Türkçe Eğitimi Ana Bilim Dalı Etkinlik Koordinatörlüğü tarafından gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını, Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen yaptı. Özen, Türk dünyasında dil birliğinin önemine vurgu yaparak, ortak alfabe çalışmalarının kültürel ve akademik iş birliklerine katkı sağlayacağını belirtti.
Kültürün gelecek nesillere taşınmasında dilin önemli bir araç olduğunu belirten Özen, ‘’Türkçe deyince, işin özüne dönmüş oluyoruz. Türk dünyasında birlik, Türk alfabesinde birlik konusunda başkanımız muhakkak bizi aydınlatacaktır. Bu vesile ile buradayız. Dolayısıyla hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Akdeniz Üniversitesi’nde bu toplantının düzenleniyor olması dolayısıyla da çok mutluyum. Türkçe çok kıymetli, özümüz, dilimiz, kültürümüz. Dili konuşmak tek başına yeterli olan bir unsur değil. Kültürle birlikte değerlendirdiğimizde dil, bir milletin oluşmasından, kültürün gelecek nesillere taşınmasında en önemli araçtır. Geldiğimiz noktada, toplumsal mirasımıza baktığımızda gerek göçerek, gerek yer değiştirerek dünyanın çok geniş coğrafyalarına yayılmış soydaşlarımız var. Bu noktada bizi bir araya getiren temel unsurun dil olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu farklılıkları da ortadan kaldıracak ve adına da Türk dünyası olarak tarif ettiğimiz, özlediğimiz, gelecek kuşaklara güçlü bir şekilde Türk kimliğinin, Türk kültürünün yaygınlaşması ve güçlenmesi konusunda alfabenin de artık ortak düzlemde kullanılacak çalışmaların yapılıyor olmasını çok önemsiyoruz, çok kıymetli buluyoruz.” diye konuştu.
Açılış konuşmasının ardından, etkinlik koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Pınar Şimşek, konferansın içeriğine dair bilgilendirme yaptı.
Yapılan ortak alfabe çalışmaları hakkında konuşan Şimşek, şöyle devam etti: “Bilindiği üzere Türk Devletleri Teşkilatları uktesinde Türk Dil Kurumu ve Türk Akademisi işbirliğinde oluşturulan Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu’nun 3. toplantısı 9- 11 Eylül 2024 tarihinde Azerbaycan Bakü'de yapıldı. Açılış konuşmasını Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert, Türk Akademisi Başkanı Prof. Dr. Şahin Mustafayev ve Azerbaycan Milli Eğitim Bakanı Emin Amrullayev’in yaptığı toplantıda 34 harften oluşan ortak Türk alfabesi, Türk Devletleri Teşkilatı uktesinde oluşturulan Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonunca oy birliğiyle kabul edildi. Böylelikle Türk Akademisi, Türk Dil Kurumu ve Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu üyelerinin 2 yıl boyunca üstün gayretler göstererek yaptığı çalışmalar, başarı ve mutlulukla sonuçlandı. Bütün bu gelişmeleri göz önüne alarak Gaspıralı'nın dilde fikirde işte birlik ve dilimiz kimliğimizdir anlayışı doğrultusunda, düzenlediğimiz konferansın bölümümüz ve öğrencilerimiz adına çok yararlı olacağını düşünüyorum. Etkinliğimize sonsuz destek veren Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Özlenen Özkan’a, Rektör Yardımcımız Sayın Prof. Dr. Şükrü Özen’e, her konuda bize destek veren Dekanımız Prof. Dr. Hilmi Demirkaya’ya, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene, ne mutlu Türkçe konuşana!”
‘’Yazıda Birliği Sağlamazsak, Diğer Alanlarda İstediğimiz Birliği Sağlayamayız’’
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert de, Türk dünyasında yürüttükleri dil çalışmaları ile ortak alfabe konusunda konuşma yaptı. Mert, ortak alfabenin Türk dünyasında iletişimi güçlendireceğini ve bilim, eğitim, teknoloji gibi birçok alanda iş birliğini artıracağını belirtti.
Dünyadaki en zor işlerden birinin Türklerin kültürü ile çalışmak olduğunu anlatan Mert, “Antalya’da sizinle birlikte olmak benim için büyük bir mutluluk. Türk kültüründe yazı kavramının gelişimiyle ben başlamak istedim. Gördüğüm kadarıyla salonun çok önemli bir kısmı gençlerden oluşuyor. Bu fevkalade güzel bir şey, geleceğimiz onlar. Hep şunu diyorum, şu an nüfusumuzun yüzde 20’sini oluşturuyorlar ama geleceğimizin yüzde 100’ü onlar. Ey gençler, o kadar değerlisiniz. Onun için bu sorumluluğu biz size aktaracağız. Şuan bu yük bizde, bizde size aktaracağız. Yazıda birliği sağlayamazsak, diğer alanlarda istediğimiz düzeyde bir birlik sağlayamayız. Bu kolay bir yol olmadı. Atalarımız kendi yazılarını kendileri geliştirmişler. Biz ekip olarak, ben 1997’de başladım, hocam 1989’da başladı. Kültür coğrafyasında çalışıyoruz. Bizim alanımız Göktürkçe. 2006’ya geldiğimizde, elimizde çok ciddi veriler oldu. Türk’e ait bulduğumuz ne varsa kayıtlarını, görüntülerini aldık. Dünyadaki en zor işlerden biri Türklerin kültürü ve tarihi ile ilgili çalışmaktır. Defalarca 20 gün boyunca saçıma su değmediğini biliyorum.” şeklinde konuştu.
Sunumun ardından soru-cevap etkinliği düzenlendi ve programın sonunda, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, katkılarından dolayı Prof. Dr. Osman Mert’e plaket takdim etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: