Türel ile benim aramdaki en önemli ortak nokta ise Antalya’dır.
Bilirim ki; Türel de benim gibi, Antalya sevdalısıdır. Antalya’ya bir çivi çakana minnettardır. Bu düşüncelerimizi, Türel ile dünkü görüşmemizde aklımdan geçirdim.
9 gündür soğuk algınlığıyla ve ayakta mücadele ettiği halde, kendisini oldukça sağlıklı, Antalya’ya yeni projeler kazandırmak adına ciddi çalışmalar içinde buldum. Heyecanının hiç eksilmemesi; önce dost, ardında da bir Antalyalı olarak beni oldukça mutlu etti.
Türel, başarıya endeksli yaşamında hızla hareket ederken, Antalya’yı hak ettiği zirveye taşıyacak. Özellikle aramızda kalması adına paylaştığı projeler, geleceğin Antalya’sı adına hepimizi çok mutlu edecek.
Sadece şunu söyleyebilirim; sürprizlere açık olun.
Antalya sadece turizm alanında değil, birçok sektörde adını dünya çapında duyuracak dersem, hem projeleri paylaşmama konusunda sözümü tutmuş, hem de gazeteciliğin getirdiği sorumlulukla biraz da olsa okuyucumu bilgilendirmiş olurum.
Büyükşehir Yasası ile birlikte, yeni ilçelerimiz ve yönetim anlayışıyla ilgili sohbet ettik. Koordinatör sisteminin diğer illerde uygulanmamasına rağmen, Antalya’da yeni yapılanma sürecinde neden gerek gördüğünü sordum. Türel de, bu eleştirisel bakış açıma karşılık; yüzölçümü olarak oldukça büyük bir il olan Antalya’da, vatandaşın Büyükşehir’de işini görmesi adına merkeze gelmemesi için bu uygulamayı tercih ettiğini söyledi. Hatta cep telefondaki programı açarak, bugün koordinatörlerine; kim, hangi konuda ne başvuruda bulunmuş, ne cevap verilmiş, anında bilgisine ulaştığını dile getirdi. Bunun üzerine ilçelerdeki koordinatörlük sisteminin gerek siyasi, gerekse hizmet ve yönetim anlamında iki başlılığa sebep olacağını belirttim. Türel, oldukça kesin bir yanıt verdi. “Herkesin tek hedefi var, vatandaşa en kısa zamanda en doğru hizmeti vermek. Bununla ilgili sorun yaşamadım, yaşayacağımı da düşünmüyorum. Amacı farklı olanların bu konuda rahatsız olur” diyerek, konuyla ilgili son noktayı koydu.
Kadrosuna güvenen, siyaset yerine hizmet anlayışıyla hareket eden, bir o kadar da sakinliğini elden bırakmadan, tecrübesini ortaya koyan, kararlı bir Menderes Türel vardı karşımda. Yaklaşık bir saat süren sohbetimiz sonunda Türel’e, Özel Kalem Müdürü Gülseren Durmuşoğlu’nun profesyonelliği, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ali Ergin’in misafirperverliği ve Basın Danışmanı Bünyamin Demirkan’ın samimiyeti adına teşekkür ettim.
Uzun süren sohbetimizle ilgili detayları Hürses Gazetesi’nin manşet haberinden okuyacaksınız. Önemli mesajlar içeren haber, Antalya ve Ankara’da gündem olacak.
Ne demiştik?
Hürses Gazetesi’ni elinizden bırakmayın!..
Yorumlar
Kalan Karakter: