Farklı tınıları olan 3-4 tamburu, farklı boğumları olan 7-8 neyi vardı. Ve kendisinin söylediğine göre Taş Plak Koleksiyonu 3 bin adedi bulmuştu. Tabii bu Taş Plakları dinleyebilmek için; İstanbul’un bütün antikacılarını dolaşıp, “borulu”, “kutulu” ve “konsol” biçimliGramofonlar satın almıştı.
Evinde toplandığımızda, bitpazarlarından yeni bulduğu Taş Plakları dinletirdi bize. Bazen bir kanto, bazen bir gazel, bazen bir meddah dinletisine rastlardık. Klasik Türk Musikisinin ve İstanbul Rumlarının, Ermenilerinin, Musevilerinin eski şarkılarını dinlemek bizi mest ederdi.
Ancak sürekli olarak “plak iğnesi” sıkıntısı yaşadığını görüyorduk. Piyasada bulabildiği bütün iğne kutularını satın alıp bitirmişti. Taş Plak ve Gramofon tarihe gömüldüğü için iğne üretimi yapılmıyordu.Çaresiz kalınca,kullanılmış iğne uçlarını, tırnak törpüsüyle özenle temizleyip, yeniden plak çalabilecek hale getirmeye başladı…
Şimdi bu satırları okuyanlar arasında gençler varsa, anlattıklarım anlamsız gelebilir. Çünkü Onlar mp3 kültürü kuşağı oldukları için; Taş Plak, 45’lik, Long Play, kasetgibi müzik dinleme araçlarını bilmeyebilirler. Kısa bir bilgi iyi olur diye düşünüyorum. Bilenler bağışlasınlar…
(Taş Plaklar, büyük boylu ve ağırdırlar. Ancak 78 devirle çalınırsa dinlenebilirler.Taş Plakları 78 devirde çeviren cihazlara Gramofon deniyor. Yan tarafındaki küçük manivela çevrilerek Gramofonun zembereği kuruluyor. Stop pimini açınca plağın konduğu yuvarlak platform dönmeye başlıyor. Ses okuyucu ağır kolun ucundaki iğne, plağın en dıştaki başlangıç çizgisi üzerine yavaşça oturtuluyor. Ve müzik iğne hışırtıları arasında duyulmaya başlıyor…)
Taş Plaklarda nelerin bulunduğunu merak edenler için şimdi çok güzel bir imkân var. Farklı kayıt projeleriyle ünlü Kalan Müzik Şirketi; “Alaturka Records” başlıklı bir seri yapıyor. Taş Plakların Kaldığı Yerden sloganıyla CD’ler yayınlıyor. Geçtiğimiz yıl başlatılan serinin 2 CD’lik birinci albümüneGirizgâh adını yakıştırdılar ve taş plaklardan 32 şarkı temizleyip yüklediler.
Ben birinci CD’deki Ada Sahillerinde Bekliyorum şarkısını çok severim. Çünkü hatırası var. Rahmete kavuşan anne ve babamız çok beğenerek defalarca dinlerlerdi… İkinci CD’deki favorim de Cici Beyim Gel adlı kantodur. Söyleyen kadın sanatçının sesindeki hüzün beni çok etkiliyor…(Melih’in Taş Plaklarında dinlediğimiz şarkılar bunlar…)
Taş Plakların Kaldığı Yerden “Girizgâh” albümü arşivinizde olmalı. Bence, pişman olmazsınız. Bakarsınız Kederden mi Neden Bilmem şarkısını seversiniz belki. Koklasam Saçlarını şarkısını veya Kahve Yemenden Gelirtürküsünü Taş Plak kayıtlarından dinlemek hoşunuza gider…
Yorumlar
Kalan Karakter: