TÜRKİYE’de yaş sebze ve meyve ihtiyacının neredeyse yüzde 50’sini karşılayan Antalya, tam 120 ülkeye ürettiği tarım ürünlerini ihraç ediyor. Turizm başkenti kabul edilen Antalya’nın, aynı zamanda tarımın da başkenti olduğunu söyleyen üretici ve ihracattı işadamı İsmail Erten, “Tarım, ülke ekonomisine katkısı çok büyük. Bu pastanın yüzde 50’sini ise, Antalya’lı çiftçi karşılıyor. Çünkü örtü altı üretimindeki kalite, Avrupa Birliği ülkelerinin standartlarının da üzerinde. Biz bu nedenle 120 ülkeye sebze ve meyve ihraç ediyoruz” diye konuştu.
Antalya’nın tarım sektöründe sadece Türkiye’nin baş tedarikçisi olmadığını sözlerine ekleyen Erten, “Bir çok Avrupa ülkesi ve en çok da Rusya’nın tarım sektöründe baş şehri konumundayız. Tarım sektöründeki bu büyük potansiyelin diğer yan kollara da büyük iş olanakları sağlıyor. Gübrecisi, zirai ilaççısı, akaryakıtçısı, tarım sektörüne malzeme sağlayan esnaf, bankalar, nakliyeciler ve en önemlisi de üreticimiz yani çiftçi ile, 2 milyon nüfuslu kentte 1 milyon kişi tarım sektörü ve diğer sektörel kollarından ekmek yiyor. Öyle ki, bir çok gelişmiş Avrupa ülkesini de kıskandırır konumdayız” şeklinde konuştu.
Kaliteli ürün ile turizm sektörüne de hizmet ettiklerini anlatan işadamı İsmail Erten, sözlerini şöyle sürdürdü, “Her yıl milyonlarca turist kentimizi ziyaret ediyor. Biz tarım sektörü olarak burada bulunan işletmelere verdiğimiz kaliteli ürünler sayesinde, gelen ziyaretçilerin memnuniyetini kazanıyoruz. Yani dünyanın hiçbir ülkesindeki otellerde bulamayacakları kalitede ve çeşitlilikte ürün buluyorlar. Bunlarda bizim çiftçimizin emeği var. Yani bir bakıma biz turizm sektörüne de hizmet ediyoruz.
SEZONUN EN CANLI DÖNEMİ
Şuan tarım sezonunun en verimli döneminin yaşandığını söyleyen Erten, “Tarım sezonunun tam ortasındayız. Ancak Mayıs ayı, tarımda en verimli ve çok ürünün alındığı dönem. O yüzden buradaki sirkülasyonun tavan yaptığı bir dönemdeyiz. Günde Antalya Hal’inden ortalama bin kamyon çıkıyor. Bu süreç Temmuz ayına kadar sürecek. Temmuzdan sonra ise yayla üretimi başlayacak. Yani tarım yaylalardan yapılmaya devam edecek.”
HALDE UCUZ PAZARDA PAHALI
Antalya’da sezonun en bereketli olduğu dönem olan Mayıs ayında, ürün çokluğu nedeniyle fiyatlarda düşüş yaşandığını belirten İsmail Erten, “Turfanda karpuzun kilosu Antalya Toptancı Hal’inde 50 Kuruş ile 70 Kuruş arasında satılırken, pazarda bu rakamın 2 ile 2,5 TL arasında olması hem üreticiyi hem de vatandaşları olumsuz etkiliyor” dedi. Üretimin bol olması ve fiyatların Hal’de düşmesine rağmen, halen sofralarda hissedilmemesinin en büyük nedeninin serbest piyasa ekonomisi olduğunu savunan Erten, “Üretimin en bol olduğu mayıs ayındayız. Tüm yaş ve sebze meyvede büyük üretim yapılıyor. Bu nedenle fiyatlarda haliyle ucuzluyor. Patlıcanın; Hal’den çıkış fiyatı 1 TL, domates ise 50 kuruş ve 1 TL arasında. Karpuz 50 ile 70 kuruş, Kavun 2 TL, Biber 50 kuruşa kadar düştü. Halde fiyatlar bu kadar düşmesine rağmen, pazarlarda fiyatlar halen el yakıyor ve sofralara adeta ateş düşmüş durumda. Bunun nedeni ise Büyükşehir sınırları içerisindeki ilçe belediyelerin görevlerini yeterince yapmamaları. 1 TL’ye alınan ürün, 3 yada 5 TL’ye satılıyor. İlçe belediyeler, pazar yererini kontrol altına almış olsalar fahiş fiyat satışları olmaz. Vatandaşta ucuza ürün alabilir. Antalya, üretici bölge olmasına rağmen, pazar yerlerinde denetimler yapılmadığı için fahiş fiyatla ürün satışı vatandaşın canını yakıyor. Üreticiler ise sadece malzeme parasını kurtarabiliyor” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: