Ve ne de rahat duracakları var.
Adımlarını dışarı atmaları yetiyor da artıyor.
Bir daha içeri sokun sokabilirseniz. Durdurun durdurabilirseniz.
Atalarımız boşa dememiş; ‘’Kadın dediğin evde gerek.’’
Daha çok var da kadınlar için atalarımızı söylediği.
Bu kadarı da birçok şeyi anlatmaya yeten cinsinden.
Haaa…
Bu kimilerinin işine gelebilir. Yarayabilir.
‘’Kadınlar her yerde, her işte olmalı’’ diyen çoğunluk olabilir.
Kadınların sokakta olmasının ekonomiden, özgürlüğe
sayılamayacak denli katkısı dikkate alınabilir.
Toplumların gelişmesinde kadının önemli pay sahibi olduğu dillendirilebilir.
Böyle düşünenler haklı olsalar da, bereket azınlıktalar henüz.
…
E, peki, kadınların yaşamın her alanında boy göstermesinden rahatsız olanlar.
İşine gelmeyenler ne olacak?
Kadının evi ile yetinmesini isteyenler tepkisiz mi kalacak?
Hem de kahir ekseriyette olmalarına rağmen.
Sanmıyoruz.
Her zamanki gibi, ellerinden geleni ardlarına koymayacaklar.
Gelin görün, tüm olumsuz koşullarına rağmen, yine de,
‘’Biz de varız size rağmen ‘’ demede kadınlar.
Vallahi dostlar, takdir etmek lazım.
…
Bir süre evvelinde,
‘’Kadınların başını kapatıyorlar.Ayakları çıplak’’ dediler.
Başlarında da o dönemin CHP Kadın Kolları Başkanı Av. Sultan Yeğen.
4 ay boyuncaayakkabı topladı, işleri, güçleri yok gibi.
Birçok köye gidip elcezleriyle dağıttılar.
Dubai’den bile ayakkabı geldi.
Mırıldanmalar, kızmalar, horlanmalar,
Vız geldi, tırıs gitti.
Korku neyim hak getire.
Av. Sultan Yeğen. Namı diğer Sultan Kadın.
İşin ele başlığını yaptı. Abukat ya.
İşte o.
CHP’den aday adayı oldu.
5 bini aşkın oy almasın mı?
Demek ki erkek milleti de meyleti…
Sıralamada da 10’uncu olunca.
‘’Oh’’ diye nefes aldı bağzı erkek milleti.
Ama yok. Durmadı. Yola devam.
Otur gayrı oturduğun yerde. Abukatsın. Git davalarına bak.’’
Telkinleri, içten içe yapılsa da…
I.Ih
Anlaşılan, erkek milletinin verdiği oylar motive etti.
Gayrı dururlar mı?
…
Bir icat daha çıkardılar, durduk yere.
Aldığımız duyumlar o ki;
Şimdi de üniversite öğrencilerine tebelleş olmuşlar.
Alıyorlarmış yanlarına pasta, börek, çöreklerini.
Getiriyorlarmış öğrencileri bir araya.
Hep birlikte afiyetle yedikten sonra
Çan. Çan. Çan.
Canım işte laf ebeliği.
‘’Önce ekmeği, sonrada fikirleri paylaşıyoruz.’’
Böyle diyor Abukat Sultan Kadın.
Sonra da;‘’Sabırla, emek vererek çalışıyoruz.
Önümüzdeki seçimlerin normal seçim olmadığını,
Getirmek istenen başkanlık sisteminin içeriğini anlatıyoruz.
‘Tercih sizin’ deyip, toplumun uç bir kesimine dokunuyoruz.’’
Lafa da bak sen?
…
Toplantı başlangıcında sert tepki almış olsalar da…
Önce ortak payda arayışına girip.
Bir yerden sonra birbirlerini anlıyorlarmış.
Bire bir toplantılar sonucu farkındalık artmış.
Baskıların başlangıçlarına dikkat çekilmiş.
Bu çalışmaları başka illere örnek olmuş.
Amaçları emeğin doğru yere kanalize edilmesiymiş.
Başlangıçta öğrenciler kareye girmek istemeseler de,
Sonrası, karede yerlerini alıyorlarmış.
Duyun da inanmayın.
Gördünüz mü başa geleni?
Taş yağacak taş.
Ahacık bunu da böyle belleyin.
Valla korkulur bu kadın milletinden.
Kafalarına bir şeyi koymaya görsünler.
İlla ki yapacaklar.
Sultan Kadın, çocuklara ayakkabı dağıtımı ile ilgili
‘’60 yaşındakine hizmetin en çok 6 yıl.
Ama 6 yaşındaki çocuğa hizmet 60 yıl bize kazandırır.
O’nun için ilk çocuklardan başladık’’ diyor.
Ferasete bak?
Hadi çocuklara ayakkabı neyim neyse de.
Ya öğrencilere tebelleş olmalarına ne demeli?
Ahacık şuraya yazıyoruz.
Bu kadınlar var ya bu kadınlar.
Seçimlere dek, ikna etmedik üniversiteli bırakmayacak.
…
Vaziyet öyle gösteriyor ki, seçimden sonra da durmayacaklar.
Artık, çamaşırı neyim, evde kim yıkıyorsa?
Yemek, ev temizliği falan. Hak getire gibi bi şe.
Oturun evinizde, yapın temizliğinizi, yemeğinizi.
Herif gelenecek, açın televizyonu.
Artık, evlilik programı mı.
Peşkir elde, göz yaşlarını sel gibi akıtan dizilerimi dersiniz.
Ne isterseniz var, envai çeşit.
Ama yok.
Hız vermişler kendilerine, durdurmanın mümkünatı yok.
Daha kimbilir, ne icat çıkaracaklar?
Vay başımıza, toprak başımıza.
Yorumlar
Kalan Karakter: