Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şube Eş Başkanı Dr. Kaan Taşer, “Bugün 6 Kasım 2024 Çarşamba. Vergide adalet talebimizin 35’inci haftasında, eziyet yönetmeliğine karşı başlattığımız G(ö)REV eylemimizin ikinci günündeyiz” diye belirtti.
Yönetmelik geri çekilmezse eylemlerin devam edeceğini belirten Taşer: “Sendikamız ve birinci basamak sağlık hizmet alanında örgütlü emek ve meslek örgütlerinin, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde yaptığı değişikliğin geri çekilmesi amacıyla Aile Sağlığı Merkezlerin (ASM) de dün başlattığı üç günlük iş bırakma eylemlerimiz başarıyla devam ediyor. Tüm yurtta ASM’lerde yapılan iş bırakma eylemleri ikinci gününde ilk gündeki coşku, katılımla yarın da sürecek, sonrasında Sağlık Bakanlığı’nın eziyet yönetmeliğini geri çekmez ise eylemler artarak sonuç alınana dek devam edecek” diye belirtti.
GELİR GÜVENCESİ KALKIYOR
Yeni yönetmeliğin hastayı müşteri gibi gördüğünü söyleyen Taşer: “Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerine büyük zararı olan ‘Eziyet Yönetmeliği’ne göre, nüfusa dayalı ödemeyi 3500 kişiyle sınırlandırıp kalan kayıtlı hastaların altı ayda bir ASM’lere gelme koşulları dayatarak ücret kesintileri getiriyor. Hastayı müşteri gibi gören bu sistem ile müşteri memnuniyeti sağlanmazsa, sağlık piyasasına müşteri kazandırılmazsa yani halk hasta olmazsa sözleşme feshi ile aile hekimliği çalışanlarının iş, gelir güvencesi tamamen ortadan kaldırıyor. Eziyet yönetmeliği derhal geri çekilmeli, toplumun sağlığını koruyan, sağlık çalışanlarının hak kayıplarını içermeyen çalışanların ve örgütlerinin görüş önerileri doğrultusunda sağlık yönetilmelidir” ifadelerini kullandı.
YÜKSEK VERGİ DÜŞÜK ÜCRET
Enflasyon artışı sürerken ücretlilerin ve emeğiyle geçinen halkın temel yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanamadığını belirten Taşer: “Türkiye İstatistik Kurumu(TUİK) Ekim ayı yıllık enflasyon oranının % 48,58 olarak, Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) % 89,77 olarak açıkladı. Hükümetin, emekçilerin ve emeğiyle geçinen halkın derin fakirleşmesine yol açan ekonomik programın beklenen sonuca ulaşmadığı gibi bundan sonraki dönemde ekonomide yaratılmaya çalışılan iyimser algının da artık işe yaramayacağı anlaşılıyor. Halkın temel ihtiyaçlarında ciddi oranda yaşanan fiyat artışları ile emekçilerden doğrudan ve dolaylı alınan yüksek vergiler düşük ücret politikalarıyla birleşince yaşamak ücretli ve emeğiyle geçinenler bakımından dayanılmaz hale gelmiştir. Milletvekillerine ve partilere sesleniyoruz, gelirde ve vergide adalet için çaba gösterin!” dedi.
MİLLETVEKİLLERİNE SESLENİYORUZ
Milletvekillerine de çağrıda bulunan Dr. Kaan Taşer: “TBMM’de görüşülmeye başlanılan 2025 yılı merkezi yönetim bütçesi teklifi içinde çalışanların talep ettiği yüksek vergi oranlarının düşüren, gelirde ve vergide adaletli olmayı içeren maddelerin olmadığını biliyoruz. Sağlık çalışanları olarak milletvekillerinden ve siyasi partilerden talebimiz, emekçilerden yapılan vergi kesintilerinin azaltılarak talep ettiğimiz vergi oranları için çaba gösterip, vergi düzenlemelerini halkın lehine olacak ve adaletli hale gelecek yasal düzenlemelerin bir an önce uygulamaya geçilmesidir” dedi.
TALEPLER BELLİ
Hükümet ve Sağlık Bakanlığı, Eziyet yönetmeliğini geri çekmeli ve talepleri içeren yeni bir yönetmelik yayınlamalıdır diyen Taşer: “Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetleri önemsenmeli, hekim başına düşen sayı 2.000 aşmayacak şekilde artırılmalıdır. Kadrolu ve güvenceli istihdam modeli ile yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Kadrosuz, güvencesiz bir şekilde çalışan emekçiler kadroya geçirilmelidir. Aile hekimlerine ve tüm sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. %35 vergi kesintilerinden vazgeçilip her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla %15 vergi kesintisini hayata geçirilmelidir” dedi.
Baskıcı ve hak kayıplarını içeren düzenlemelere ve uygulamalara karşı mücadelenin devam edeceğini belirten Taşer: “Dün, bu gün ve yarın yapacağımız 3 günlük iş bırakmalarla sınırlı kalmayacağını sonuç alana dek artarak devam edeceğini bir kez daha ilan ediyoruz. Sağlık hizmetlerinin kar alanı olmasına, sağlığın ticarileşmesine, sağlık çetelerine ve yaptıkları kötülüklere karşı halkımızı korumaya tüm bunlar için mücadele etmeye kararlıyız” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: