Güneşli, güzel bir bahar günüydü 29 Mart 2006. O gün güneş tutuldu. Saat 13.54’de başlayan tam tutulma yaklaşık 4 dakika süreyle gözlemlendi. Tutulmanın en iyi gözleneceği ülkenin Türkiye olacağını bilim insanları bir yıl önceden duyurmuştu. Bu açıdan en şanslı yer olan Manavgat ile Side ve Nevşehir Kapadokya’ya yabancı bilim insanları ve turist yağdı adeta. O muhteşem dakikalardan yaklaşık bir buçuk saat önce Manavgat’ın Çolaklı Beldesi’nde Süral Saray Otel’deydik. Dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, bir grup Türk bilim insanı ve bölgedeki büyük otellerin temsilcileri… Bakan Koç, basın toplantısı yaptı. O ve otelciler çok keyifli ve gururluydu. Yılın o günlerinde açık olan çok yıldızlı otellerin yüzde 95 oranında dolu olduğunu söylediler.
****
O zaman Doğan Haber Ajansı’nda çalışıyordum. Ajansın Manavgat ve Side muhabirlerini aylar önceden sıkıştırmaya başladım. “Gidin dükkanlara bakın, güneş tutulması ile ilgili anı olsun; gelecek turistler satın alıp o günün hatırasına evine eşine dostuna götürsün diye özel yapılmış bir kupa, bir tişört, kartpostal bulursanız fotoğrafını çekin, haber yapalım” diye. Muhabir arkadaşlar dolaştılar, Side ve Manavgat’ta işyeri sahipleri ile konuştular. Güneş tutulmasını izlemek için binlerce turistin geleceğinden kimsenin haberi yoktu!
****
Basın toplantısında Bakan Koç’a sordum, “Sizce biz bu muhteşem doğa olayını iyi bir turizm gelirine çevirebildik mi” diye… Bakan ve yanındaki otelciler, sabırla hafifçe gülümsedi. “Açık otellerin yüzde 95’i dolu” dediler. Mart ayı için harika bir sonuçtu onlara göre. Ben de oteller dışında turizmden ekmek yiyen hiç kimsenin yararlanamadığını yukarıdaki örnekle anlattım. Salonda birkaç saniyelik bir sessizlik oldu. İşin o kısmını kimse düşünmemişti.
* * *
5. YÖREX Yöresel Ürünler Fuarı 22- 26 Ekim tarihleri arasında düzenlendi. Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, bir değerlendirme toplantısı yaptı. Antalya’nın ünlü serpme böreği ve sıcak çay eşliğinde başkana sorular sorduk. Hepimizin merakı, “Turizmciler neredeydi”, “Fuara turist girdi mi”… Çandır, deneyimli ve nazik bir başkan. Diplomatça yanıtlar verdi. Fuara 1-2 otobüs dolusu turist gelmiş. Kontrollü bir ses tonuyla, “Fuardan bağımsız söylüyorum, turizm örgütlerini bu kentin etkinliklerinde daha sık görmemiz gerektiğine inanıyorum. Turizmciler kente ciddi değer katıyorlar ama kenti sahiplenme açısından bundan sonra daha etkin olacaklarını tahmin ediyorum” dedi.
****
Arkadaşlarımızın çoğu gittikten sonra son birer bardak çayın etrafına bir avuç gazeteci ve Çandır kaldık. Biz hala hızımızı alamamıştık. Çünkü aklımız hala almamıştı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen lezzetlerimiz, Türk konukseverliği ile o fuarda sergilenmişti. Ahşap oymacılığından, gümüş telkari, kenarı oyalı yazmalar, ipek halılar, keçeler, el örgüsü yün çoraplara kadar ilgi çekici ürünler de…Turisti sabahtan fuar alanına salsanız, akşama kadar çıkmazlardı. Bu ülkeyi tanıtmak için bundan iyi fırsat mı olurdu? Turizmciler bunu nasıl göremiyordu? Sorularımız peş peşe yağıyordu.
****
Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, ellerini dizlerine dayadı. Başını gökyüzüne kaldırdı. Başladı kafasını sağdan sola, soldan sağa çevirerek havayı incelemeye. Sonra yüzünde kocaman bir gülümsemeyle gözlerimizin içine baktı. “Sabah hava kapalıydı. Şimdi güneş açmış” dedi.
Anladık biz onu!
Türkiye’den aynı şekilde izlenebilecek bir sonraki güneş tutulması 2060 yılında gerçekleşecek. 6. YÖREX Yöresel Ürünler Fuarı belki yurtdışında yapılacak. Herkesin yararlanabileceği bir turizm hedefi için aceleye de gerek yok.
Yorumlar
Kalan Karakter: