Semt pazarlarında sebze-meyve esnafının haricinde tekstil ürünleri satanlarda halinden memnun değil. Bu sene Antalya’da turizm sektöründe yaşanan sıkıntılar, otellerin boş olması, yabancı turistlerin şehre gelmemesi gibi durumlar yüzünden esnafın işlerinde oldukça düşüş var.
VATANDAŞ HEP UCUZ İSTER
Özelikle Çarşamba pazarındaki fiyatların çok uygun olduğunu söyleyen Nuri Yele, halkın çok büyük ekonomik sıkıntıda olduğunu belirtti. Yele, “İşler ne iyi ne kötü. Milletin ekonomik durumu çok kötü. Ekonomik derken, bu pazar için söyleyeyim. Bu pazarda çok ucuz mal arıyorlar. Vatandaş hep öyle. Biraz ucuz, dağınık mal almak istiyorlar. Ucuza 3-5 liraya alınabilecek fiyatlar arıyorlar. Burasının eskiden beri adı ucuz pazar. O yüzden her gelen o bakış açısıyla geliyor” dedi. Yele, “Bir de Denizli’den İstanbul’dan arabaları yükleyip ürün getiriliyor. O yüzden de ucuz oluyor gerçekten. Burada herkes halinden memnun. Sadece tekstil değil sebze de ucuz meyvede. Bazı pazarlarda böyle değil daha pahalı. Daha doğrusu muhitine göre fiyatlar değişiyor. Tabi burası ucuz pazar. Vatandaş cebindeki paraya göre geliyor, buradan alışveriş yapıyor” dedi. “Çalışıyorsan, kazanıyorsan devlete vergini vereceksin” diyen Yele, “ Vergi verirsen bu sana yol, su, hizmet olarak geri dönsün. Az vergi vereyim olmuyor. Kazandığının hakkını vereceksin” şeklinde konuştu.
İŞLER BİRAZ DÜZELDİ
Ahmet Uslu’da son birkaç haftadır işlerin biraz normalleştiğini belirtti. Uslu, “Son 3 haftadır bana göre işler iyiye gidiyor. Ondan önce işler çok durgundu. Kış mevsiminden mi yoksa krizden mi bilemiyorum. Artık nedendi bilmiyorum. Fiyatlar ve pazar yeri çok uygun. Alınan ürünlerden de kimse şikayet etmiyor. Ürünlerimiz kendi imalatımız. Mutlaka dışarıdan alışveriş yapamayan insanlar burayı tercih ediyorlar. Sonuçta fiyatlar daha uygun. Satışlar daha iyi olsa daha memnun oluruz tabi” dedi.
YAKINDA TEZGAH KAPATACAĞIZ
İşlerin yarıdan daha fazla bir şekilde düştüğünü söyleyen Mehmet Gümüş’te, “ Valla turist yok, yabancı yok. Normalde Avrupalı geliyordu. Araplar falan geliyordu ama bu sene turist hiç yok. Gelir umudu da yok. Çok zor. Valla şu an yerli halk var ama onlarda da para yok. Bizim en büyük kaynağımız turist” şeklinde en büyük gelir kaynaklarının yabancı turistler olduğunu söyledi. Vergilendirmelerden şikayet eden Gümüş, “Bir mağaza vergisiyle pazarın vergisi bir olur mu? Mağazanın vergisi ile pazarın vergisini bir tutuyorlar neredeyse. O yüzden baya sıkıntı yaşıyoruz. Denetimlerde normal pek bir şikayetimiz yok. Ürün getirmede falan da sıkıntı yaşamıyoruz. Bekliyoruz bakalım turist gelecek diye. Herkes umudu yaza bağladı. Yazın da işler olmazsa tezgahı kapatıp gideceğiz artık yapacak bir şey yok” dedi.
ESNAFIN DURUMU ZOR
15 yıldır semt pazarlarında pazarcılık yapan bir diğer esnaf Mehmet Özyurt, “İşler çok kötü durumda. Nedenini biz bilemiyoruz. Bunu başımızdakiler biliyor. Aşağı yukarı 5-6 senedir durum böyle ve günden güne daha da düşüyor. Her sene daha da geriyor gidiyoruz. Piyasada bir tedirginlik var. Millette para var aslında ama harcamaya korkuyorlar” diyerek her geçen gün sıkıntıların arttığını söyledi. Özyurt, “Yerlerimiz kira zaten. Allah yardımcımız olsun ne diyeyim. Günü kurtarma derdindeyiz. Ürünleri buraya getirmek de sıkıntı. Ambar parası var, yol parası var. Para olmazsa adam ürünleri göndermiyor. Çek yok, senet yok, kredi kartları bitti. Esnaf artık çok zor durumda. Müşterinin de durumu kötü. Onlara da bir şey diyemiyoruz ki. Onlarda çalışacak para kazanacak sonuçta” dedi.
BİR TANE BİLE TURİST GELMEDİ
Antalya’da turizmde yaşanan sıkıntıların halka çok yansıdığını anlatan Özyurt, “Oteller komple kapalı, çiftçinin ürünü para etmiyor. Önceden öyle miydi? Turistler geliyordu. Bu sene daha bir tane bile turist görmedim. Zaten verginin altından hiç kalkamıyoruz. Kazanç yok zaten. Sıkıntı çok sıkıntı hem de. Şu ürünü biz İstanbul’dan alıyoruz. Dolar yükselince bizim alış fiyatımızda yükseliyor. Müşteri de gelip diyor ki, bu ürünü geçen hafta 5 liraya almıştık. Bu hafta ne den 7 buçuk lira? E bilmiyor ki biz aldığımız fiyata göre satış yapıyoruz. Anlatsak bile işlerine gelmiyor. Almışsın 3.5 liraya 5 liraya zor satıyorsun. Diyorum ya onlara da bir şey diyemiyorsun. Alacak paraları yok sonuçta” dedi. Özyurt, “Yağmurumuz, soğuğumuz, çamurumuz var. Her derdi çekiyoruz. Bütün illeri gezmek zorundayız. Can güvenliğimiz yok. Masrafı çok. Bir sürü şey var da var. Sebze- meyve satanlar gibi hale giriş çıkış sorunumuz yok ama maliye sıkıntılı. Faturalara falan sıkıntı yaratıyor. Bir de yolda giderken trafik polisi çeviriyor. 100 kilo fazlan var diye 2 buçuk milyar ceza yazıyor. Zaten ürün yüklerken ne kadar yüklediğimizin hesabının yapamıyoruz. Bir de sürekli gidip gelemiyoruz. Bir gittiğimizde ne kadar ürün alabilirsek kardır diye düşünüyoruz” şeklinde genel olarak yaşadıkları sıkıntılardan şikayet etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: