Avukat Mehmet Karausta, bölgede çok sayıda taşınmazın hatalı imar planı nedeniyle kaçak duruma düştüğünü ancak yıkım kararının yalnızca müvekkili aleyhine uygulandığını söyledi.
2011 yılında hazırlanan Ormana Beldesi Koruma Amaçlı İmar Planı’ndaki hataların tüm kurumlarca bilindiğini belirten Karausta, “Birçok taşınmaz hakkında şikâyet ve yıkım kararı var. Fakat bunlardan sadece müvekkilime ait olan taşınmaz için işlem yapıldı. Diğer kararlar ise işleme konulmadı” dedi.
Bölgenin en büyük işletmesi hedef alındı
Karausta, bu durumun siyasi saiklerle alındığını öne sürerek, “Belediye başkanı Hatice Sekmen’in kardeşi tarafından işletilen ve müvekkilimin rakibi olan bir turizm işletmesi var. Belediye seçimlerinden sonra benzer işletmeler mühürlenip kapatıldı, şimdi de bölgenin en büyük turizm işletmesi olan müvekkilime ait taşınmaz hedef alındı” ifadelerini kullandı.
Belediye başkanının, yıkım kararının mahkeme kararıyla alındığı yönündeki açıklamalarını “kara propaganda” olarak nitelendiren Karausta, “İdare mahkemelerinin, belediyeye yıkım uygulaması yönünde emir verme yetkisi yoktur” diye konuştu.
Müvekkili aleyhine yürütülen ceza soruşturmasının takipsizlik kararıyla kapandığını hatırlatan Karausta, idare mahkemesinde ise yalnızca yapı kayıt belgesine dayanarak yıkım ve ruhsat iptalinin kaldırılması için dava açtıklarını, ancak mahkemenin, kentsel sit alanında yapı kayıt belgesinin geçerli olmadığı gerekçesiyle başvuruyu reddettiğini belirtti.
Yorumlar
Kalan Karakter: