Antalyalılara Sokağın Dili köşemizde tiyatroya olan bakış açılarını sorduk. Antalyalılar öncelikle sinemaya gitmeyi tercih ettiklerini belirtirken, tiyatro tercihinin ise sinemadan sonra geldiğini söyledi
Bu yıl 8’icisi düzenlenecek olan Devlet Tiyatroları, Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali, tiyatro severler tarafından büyük bir heyecanla bekleniyor. Yeni göreve gelen Antalya Devlet Tiyatrosu Müdürü K. Alpay Aksum, gerek yerli gerekse yabancı izleyicilerin biletleri çoktan aldığını ve festivale ilginin büyük olduğunu söyledi. Festival biletlerinin birçoğu şimdiden tükenmiş olsa da Antalyalılar, festival tanıtımın yeteri kadar yapılmadığı görüşünde. Hürses Gazetesi’nde her hafta gerçekleştirdiğimiz Sokağın Dili araştırmamızda bu hafta Antalyalılara, tiyatroya olan bakış açılarını ve tiyatro izlemeyi sevip sevmediklerini sorduk. Tiyatronun tanıtım anlamında yetersiz olduğunu belirten vatandaşlar, önceliklerinin sinema olduğunu, tiyatronun ise ikinci tercihleri olduğunu belirtti.
FESTİVAL İLGİ GÖRÜYOR
Sezon içerisinden zaten oyunlarımıza istediğimiz şekilde olumlu tepkiler var. Yüzde yüz dolulukla gidiyoruz. Bazı oyunlarda neden yer olmadığına dair sorunlar yaşıyoruz. Geçen yıllarda da biz bu sorunu festivalde yaşadık. 7. Festivalimiz olduğu için ve yurt dışından gelen oyunlarımız Antalya’nın çıtasını biraz daha yükseltti. Geçen yıl ön rezervasyon almıştık ve aynı problemleri yaşamıştık. Neden yer kapatılıyor biz gelemiyoruz diye. Aslında bu şikâyetler bir yandan kötü ama olumlu tarafından bakacak olursak da bu kadar şikâyetin olması iyi. Bu yıl ön rezervasyon almadık. Satışlar 3 Mayıs itibariyle başladı. Başlar başlamaz da bazı oyunlarda daha görsel materyaller dağıtılmadan belli bir doluluk yaşandı. Bizi takip eden, düzenli izleyicilerimiz tarafından alındı biletler. Tanıtımlar gerek görsel mecrada gerekse sosyal medyada, billboardlarda yeterli yapıldığı düşünüyoruz. Fakat bir devlet kurumuyuz. Özel bir şirket olsak daha farklı mecraları kullanabilir ama devlet kurumu olduğumuz için de bunu belli kıstasları var. O yüzden tüm mecralara yayılamıyoruz.
TİYATRO İZLEYİCİSİ SADIKTIR
Ama son yıllarda başladığımız sosyal medya bize çok büyük artı kazandırdı. Bunun en güzel örneği de bu yıl Facebook sayfamıza aylık festival programımızı yüklediğimizde iki buçuk saat içinde 10 bin kişiye ulaştık. Mükemmel bir sayı. Zaten kendi mail grubumuz var. İlk başlarda festivalde sıkıntılar yaşandı ama artık 8’incisi olduğu olduğundan dolayı güzel bir kitlemiz var. Bir de tiyatro izleyicisiyle karşılıklı bir sadakatimiz var. Özel talepler bile oluyor oyunlarımız hakkında. Bunlar festivalimizi takip edildiğiniz ve izleyicimizin sadık olduğunu gösteriyor. Antalya’da biraz eğlence hayatına düşkünüz. Akşam yemekten sonra ya eğlenceye ya da sinemaya gidiyoruz. Yüzde 70’i böyle söyler. Bu da bize çok fazla izleyici kazandırıyor. İyi veya kötü ayrımı yapılmamalı. Her oyunda bir sahnede insanları hayatına dokunacak bir şey vardır. Festival için seçtiğimiz oyunların çoğu böyle. YASİN AYTAN (Antalya Devlet Tiyatrosu Basın Sorumlusu)
TANITIM EKSİK, HALK BİLGİSİZ
Uzun bir zamandır gitmiyorum. Tanıtımı eksik bence. Bir de dediğim gibi çok keyifle izlediğimiz söyleyemem. Sinema bana göre daha etkili. Tanıtımını bilmediğim için bilet fiyatlarını dahi bilmiyorum. Mutlaka afişlerini görmüş olsam dikkatimi çeker. O bile eksik. Tiyatro festivali hakkında da bir bilgim yok. Bu bugünlük, güncel bir konu değil. Belki yıllardır aynı sıkıntılar dile getiriliyor. Kimsenin tiyatroya gitmediğine dair. Sinemada çok büyük reklam var. Ama tiyatro için aynı şeyi söyleyemeyiz. O yüzden tiyatronun en büyük eksikliği tanıtım. Siz söylemeseniz ben 17’’sinde böyle bir festivalin olacağı hakkında hiçbir bilgim yok. Demek ki dediğim gibi tanıtım eksikliği var. İlgi duymamamın nedeni de o. Sinema kültürü bile son 10 yılda oturdu insanlarda. O da tanıtımdan kaynaklanıyor. Birde çok gündemden olan insanlar tiyatro yürümüyor. Belki maddi olarak zayıf kalıyor. Yoksa biletle falan alakalı değil. Belki sinemaya göre daha da uygundur ücreti. Ücreti ile hiç alakalı değil. Tamamen bilgisizlikle alakalı tiyatroya verilmeyen değer. Bu işe en başta insanları gönül vermesi gerekiyor. Bize de desteklemek düşüyor ama insanlar artık ticari bakıyor. Sanat olarak bakılmıyor. Ticari bakıldığı içinde sinemaya daha çok önem veriliyor. HALİL NERGİZ
İNSANLARIN BAHANELERİ OLUYOR
Öz eleştiri yapmam gerekirse tiyatroya çok fazla vakit ayırmıyorum. Sinemaya gitmek daha kolayımıza geliyor sanırım. Arkadaşlarınızla AVM’de buluştuğunuzda sinemada ayağınızın altında oluyor ve afişler, filmler gözünüzün önünde oluyor. Tiyatro bu anlamda daha geri planda kalıyor. Bu yüzden insanların tiyatroya gitmemek için hep bahaneleri oluyor. Belki şehirde daha göz önünde olan yerlerde yapılmalı tiyatro binaları. En azından gözümüzün önünde oldukça bilinçaltına işler. Tiyatro festivalini biliyorum ama dediğim gibi çok vakit ayırmadığımdan dolayı gitmedim hiç. Nasıl oluyor pek bir fikrim yok. ARDA URAL
TİYATROYA DESTEK ARTMALI
Her oyuna gidemesem de tiyatroya gitmeye çalışıyorum. Daha önce Antalya Tiyatro Festivali’ne gitmiştim ama bu sene gidemeyeceğim. O tarihlerde Antalya’da olmayacağım. Tiyatroda güzel işler çıkıyor. İnsanlar sinema ve televizyonu tercih ediyor ama tiyatroya bir iki defa giden bir kişi gerçek oyunculuğun tadına varıyor. Tabi ki sinemada da çok güzel işler yapılıyor ama tiyatro sahnesinin verdiği zevk daha farklı ve güzel diye düşünüyorum. Birde tiyatro ve sinemanın mücadelesi adil değil. Çok kötü bir film sırf gişe yapsın diye birçok yapımcıdan destek alabiliyor. Ama tiyatro genelde kendi ayakları üzerinde durmak zorunda kalıyor. O zorluklara rağmen de güzel işler yapıldığını düşünüyorum. Bir de Türkiye’de son dönemde tiyatro ve tiyatro oyuncularının yaşadığı sıkıntıları göz önüne alırsak daha çok destek verilmeli. SONER SUBAŞI
FESTİVALİ SİZDEN ÖĞRENDİM
Tiyatroya çok gitmiyorum ne yalan söyleyeyim. Sevmediğim için değil ama alışkanlıkla alakalı bir durum galiba. Çevrenizde bu durumu etkiliyor. Hiçbir arkadaşımız hadi tiyatroya gidelim demiyor. Onun yerine vizyona şu film gelmiş gidelim deniliyor. O yüzden sinema daha çok tercih ediliyor. Birde tanıtım çok önemli. İnternette herhangi bir sitede dolanırken bile vizyona girecek yeni bir film siz isteseniz de istemeseniz de karşınıza çıkıyor. Şu 10 saniye sonra videoyu geçebilirsiniz olayında mesela size 10 saniye bile olsa o filmin fragmanı izlettiriliyor. Ama ben bir tiyatro gösterisinin tanıtımının bu şekilde karşıma çıktığını hatırlamıyorum. O 10 saniyede izlediğiniz fragmanı beğenirseniz hadi filme gidelim diyorsunuz. Ama tiyatro öyle olmuyor. Neden bilmiyorum sanırım o kültür bizde oluşmamış. Tiyatro festivali hakkında da bir bilgim yok açıkçası. Siz söyleyince haberim oldu. OZAN GÜNEY KULA
DAHA FAZLA SAHNE GEREKLİ
Tiyatro neden bilmiyorum daha geri planda kalıyor. Saat faktörü bunda etkili diye düşünüyorum. Tabi ki tiyatro canlı bir sahne ve birkaç saati bulan oyunlar oluyor her saat başı bir oyun bulma imkânı olamaz. O yüzden insanlar her saat bir filme gidebilecekleri için sinemayı tercih ediyorlar sanırım. Çünkü tiyatroyu sadece belirli saatte izleyebiliyorsunuz. Gitmek istediğinizde de bilet bulamama ihtimaliniz çok yüksek. Bir iki kere bir oyun için bilet almak istedim. İki seferde de salon doluydu. Boş olan yerlerden de oyunu izlemenin hiçbir anlamı yok. Yani hadi akşam tiyatroya gidelim dendiğinde bilet bulamadan geri dönme ihtimaliniz çok yüksek. Belki daha çok salon yapılsa bu ihtimal oradan kalkar. Hani bir oyunda yer yoksa illa ki diğerinde bulma imkanı olur. Tiyatro Festivali’ni biliyorum ama bu sene ne zaman başlayacak bilmiyorum takip etmedim. Ama genel olarak anlattığım sorunla festivali de kapsıyor. Bilet bulabileceğimi sanmıyorum gitmek istesem de. ONUR DOĞANAY
TİYATRO ULAŞILAMAZMIŞ GİBİ GELİYOR
Tiyatro festivali hakkında bilgim yok açıkçası. Bir de genel olarak bahanemiz ‘vaktim yok’ demek. Ama gereksiz her şeye de vakit bulabiliyoruz. Sanırım bende onlardan biriyim. Tiyatroya gerçekten takip eden insanlar gidiyor. Tiyatroya değer verilmiyor deniliyor. Doğru da olabilir ama belki şu an gitsek bilet bulamayız. Tiyatro daha elit bir kültür olarak düşünülüyor. Daha ulaşılamaz geliyor. Hâlbuki öyle değil. Daha ucuz. Daha ucuz olduğu içinde maddi anlamda bahane üretmek anlamsız. Üşengeçliğimizden ve tiyatro kültürümüzün olmamasından kaynaklanıyor. Bir de tanıtımda önemli. Yeni vizyona giren bir filmi herkes bilir ama tiyatro oyununu kimse bilmez. Eğer gerçekten takip etmiyorsa. Daha fazla gitmek ve destek vermek gerekiyor ama bahane buluyoruz işte. BARIŞ DEMİRKAYA
Yorumlar
Kalan Karakter: