Enflasyonda son haftalardaki kur artışına bağlı maliyet enflasyonu kanalıyla yeni bir ivmelenmeye tanık oluyoruz. Merkez Bankası ve faizle ilgili her tartışma ekonomiye kur-enflasyon ve faiz artışı olarak dönmektedir. Döviz kurunda son günlerdeki yüzde 10 civarındaki artış da tekrar beklentileri ve hesapları değiştirmiştir.
SEBZE VE MEYVEDE ENFLASYON ORTALAMANIN BİR HAYLİ ALTINDA
Ürün bazında sebze ve meyve fiyatlarında mevsimlik artışın öne çıkarılması enflasyon grubu konusunda yanıltıcı bir algı yaratmaktadır. Mart ayı itibariyle sebze ve meyvede aylık enflasyon yüzde 0.34, yıllık enflasyon yüzde 7 oranlarıyla genel enflasyonun bir hayli altında gerçekleşmiş, gıda enflasyonunda yağ, şeker, et, unlu mamüller gibi işlenmiş gıda ürünleri etkili olmuştur. Mart ayı TÜFE artışında işlenmiş gıda dışında sağlık, konut, lokanta-otel grupları belirleyicidir. Buna karşılık sebze-meyve, giyim, kira, ulaşım ve haberleşme hizmetleri grupları enflasyonu sınırlamaktadır.
ENFLASYONDA ASIL SORUN MALİYET CEPHESİNDE
Enflasyonda asıl sorun maliyet cephesinde görülmektedir. Son dönemde her enflasyon verisi açıklandığında vurgu yaptığım TÜFE ve Yİ-ÜFE makası açılmaya ve üretici üzerindeki baskıyı artırmaya devam ediyor. Yİ-ÜFE 2021 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 4,13, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 8,21, ve bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,20 artmıştır.
ÜFE'de Mart ayındaki yüzde 4.13'lük artış, 2001 sonrası en yüksek mart ayı üretici enflasyon oranıdır. Yıllık yüzde 31.2 artış da 2019 yılını geçerek 2003 sonrası en yüksek oran olmuştur. Tİ-ÜFE'deki artışın önümüzdeki süreçte TÜFE'ye de yansıması mutlaka olacaktır. Üretici fiyatlarının yükselmesinde demir-çelik, enerji, tekstil, işlenmiş gıda ve kimyasal maddeler benzer oranlarda pay sahibidir. Sanayi gruplarının yıllık üretici fiyatı artışları ara malında yüzde 37,72, dayanıklı tüketim malında yüzde 29,68, dayanıksız tüketim malında yüzde 23,98 düzeyindedir. Alt gruplarda otomotiv, elektronik ve elektrikli araçlarda fiyat artışları daha yüksek düzeydedir.
BATI AKDENİZ ENFLASYONU
Bölgemizdeki TÜFE oranı, aylık bazdayüzde 1,24, üç aylık bazda yüzde 3,47 ve yıllık bazda yüzde 16,83 olarak, aylık ve yıllık bazda Türkiye ortalamasının üzerinde, üç aylık bazda Türkiye ortalamasının altında gerçekleşmiştir. Bu oranlara göre Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi, 26 bölge arasında aylık bazda yedinci, üç aylık bazda on sekizinci sırada, yıllık bazda ise on birinci sırada yer almıştır.
Gerek ulusal gerekse bölgesel düzeyde dikkate almamız gereken bir faktör de koronavirüs salgınının insani maliyetlerin dışında ekonomideki maliyetleri de yükseltmesidir. Dünya genelinde tedarik maliyetleri artmakta, kapanma ve kısıtlamalar nedeniyle maliyetler artarken, verimlilik düşmektedir. Bu koşullarda ekonomiye ilave maliyet yaratmamalı, salgını en kısa zamanda yenmeye odaklanmalı, mağdur kesimlerle dayanışmaya önem vermeliyiz."
SEBZE VE MEYVEDE ENFLASYON ORTALAMANIN BİR HAYLİ ALTINDA
Ürün bazında sebze ve meyve fiyatlarında mevsimlik artışın öne çıkarılması enflasyon grubu konusunda yanıltıcı bir algı yaratmaktadır. Mart ayı itibariyle sebze ve meyvede aylık enflasyon yüzde 0.34, yıllık enflasyon yüzde 7 oranlarıyla genel enflasyonun bir hayli altında gerçekleşmiş, gıda enflasyonunda yağ, şeker, et, unlu mamüller gibi işlenmiş gıda ürünleri etkili olmuştur. Mart ayı TÜFE artışında işlenmiş gıda dışında sağlık, konut, lokanta-otel grupları belirleyicidir. Buna karşılık sebze-meyve, giyim, kira, ulaşım ve haberleşme hizmetleri grupları enflasyonu sınırlamaktadır.
ENFLASYONDA ASIL SORUN MALİYET CEPHESİNDE
Enflasyonda asıl sorun maliyet cephesinde görülmektedir. Son dönemde her enflasyon verisi açıklandığında vurgu yaptığım TÜFE ve Yİ-ÜFE makası açılmaya ve üretici üzerindeki baskıyı artırmaya devam ediyor. Yİ-ÜFE 2021 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 4,13, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 8,21, ve bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,20 artmıştır.
ÜFE'de Mart ayındaki yüzde 4.13'lük artış, 2001 sonrası en yüksek mart ayı üretici enflasyon oranıdır. Yıllık yüzde 31.2 artış da 2019 yılını geçerek 2003 sonrası en yüksek oran olmuştur. Tİ-ÜFE'deki artışın önümüzdeki süreçte TÜFE'ye de yansıması mutlaka olacaktır. Üretici fiyatlarının yükselmesinde demir-çelik, enerji, tekstil, işlenmiş gıda ve kimyasal maddeler benzer oranlarda pay sahibidir. Sanayi gruplarının yıllık üretici fiyatı artışları ara malında yüzde 37,72, dayanıklı tüketim malında yüzde 29,68, dayanıksız tüketim malında yüzde 23,98 düzeyindedir. Alt gruplarda otomotiv, elektronik ve elektrikli araçlarda fiyat artışları daha yüksek düzeydedir.
BATI AKDENİZ ENFLASYONU
Bölgemizdeki TÜFE oranı, aylık bazdayüzde 1,24, üç aylık bazda yüzde 3,47 ve yıllık bazda yüzde 16,83 olarak, aylık ve yıllık bazda Türkiye ortalamasının üzerinde, üç aylık bazda Türkiye ortalamasının altında gerçekleşmiştir. Bu oranlara göre Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi, 26 bölge arasında aylık bazda yedinci, üç aylık bazda on sekizinci sırada, yıllık bazda ise on birinci sırada yer almıştır.
Gerek ulusal gerekse bölgesel düzeyde dikkate almamız gereken bir faktör de koronavirüs salgınının insani maliyetlerin dışında ekonomideki maliyetleri de yükseltmesidir. Dünya genelinde tedarik maliyetleri artmakta, kapanma ve kısıtlamalar nedeniyle maliyetler artarken, verimlilik düşmektedir. Bu koşullarda ekonomiye ilave maliyet yaratmamalı, salgını en kısa zamanda yenmeye odaklanmalı, mağdur kesimlerle dayanışmaya önem vermeliyiz."