Gün geçtikçe meraklısı çoğalan uzak doğu sporu; Kung- Fu üzerine, Light Weight Fitness Club’ta Dünya Kung-Fu şampiyonu Psikolog Dr. Sian Fallah’la Kung-Fu’nun türleri ve faydaları üzerine konuşarak, keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İlk olarak kendinizden biraz bahseder misiniz? Sian Fallah kimdir?
Aslen İran Türkmeniyim. 2003 yılından beri Türkiye’de yaşıyorum. Evli ve 5 çocuk babasıyım. Önce İran’ın Urmiye şehrinde psikoloji bölümünü bitirdim. Ardından ikinci üniversite olarak da Tahran’da tıp fakültesi, kadın doğum uzmanlığı bölümünü bitirdim. Daha sonra mastır için Amerika’ya giderek, mastırımı orada yaptım. Aktif olarak çalışıyorum ve Kung-Fu’yu da yaklaşık 7 yaşından beri yapıyorum.
Şampiyonluklarınız var, profesyonellik için çok uğraştınız mı?
Evet, uğraştım. 1997-1998, 2003 dünya birinciliğim var. Sakatlıklarım hariç her gün antrenman yapıyordum. Başarıya giden yolların çiçekli bahçelerden geçmediğinin bilincindeydim.
Kung-Fu normalde Çin çıkışlı bir spor ve siz de İranlısınız. Nasıl tanıştınız bu sporla?
Kung-Fu aslında Hint ve Türk çıkışlıdır, Türkler tarafından çıkmıştır. Bunun haricinde İran Kung-Fu’su da vardır Toa isminde ve İran’da oldukça yaygındır. Ben küçük yaştayken karşı komşumuz vardı Afgan’dı, her sabah uyandığımda bakıyordum ve farklı farklı hareketler yapıyordu. Ona baktıkça yaptığı hareketleri taklit etmeye başlamıştım. Bir dönem geçtikten sonra öğrendim ki bu Kung-Fu’ymuş, bilmeden Kung-Fu’cu olmuşum. Daha sonra İran’da eğitimini aldım. Samuraylara karşı da bir hayranlığım vardı, Japon bir hocadan ders aldım. 9 yaşıma kadar 8 büyük travma geçirdim ve bunları bir şekilde üzerimden atmam gerekiyordu. Ablamın gitmesi, İran Devrimi’nin olması, babamın İran’ı terk etmesi, savaşların başlaması derken ben, Kung-Fu’nun sanatına daha çok tutundum. Doğadaki her şey gibi Kung-Fu’nun da iki kutbu var. Kadın-erkek, siyah-beyaz, soğuk-sıcak gibi Kung-Fu da sert ve dingin olarak iki kutba sahip. Ben daha çok dingin tarafını kullandım. Tabii, sert tarafını da kullanıyorum ancak dinginlik tarafı ağılıktaydı.
Kung-Fu’nun birden fazla stili vardır diyebilir miyiz?
Kung-Fu’nun 160 tane stili var, bizim stilimiz Toa, Tao ve Wingchun birleşimidir. Hepsinin tekniği hemen hemen aynı olduğu için bu isimlerle katılıyoruz yarışlara. Tabi bunlar fiziksel tarafı. Kung-Fu’nun iki tarafı vardır: Fiziksel boyutu ve Ruh Dinginliği boyutu.
Bize biraz açar mısınız Kung-Fu’yu?
Stillerini söyledim, teknikleri hemen hemen aynıdır. Üç enerjiden oluşur: Chin, Shen ve Chi. Eğer Chin enerjiyle, Chi enerjisi birleşirse Shen enerjiyi yükseltir ve bu da ruhu dinlendirir. Kung-Fu sadece dövüş sanatı değildir, Çin’de güzel sanatlar demektir ve insan sağlığı için ortaya çıkmıştır. Kung-Fu dövüş sanatı değil, yaşam felsefesidir. Tamamlayıcı tıp olarak da tanımlayabiliriz. Kung-Fu’da enerji yoluyla halledilir durumlar ama bunu anlatamam çünkü bu işin pratik tarafı. Kung-Fu’nun bir Yang tarafı vardır: Ateş, yani erkek. Bir de Yin tarafı vardır: Su, yani kız. Bu ikisi birbirini tamamlar. Eğer yin ve yang denge içinde olursa, sağlıklı bir elektriklenme oluşturacak ve doğal olarak sağlıklı bir titreşim yayacaklardır. Eğer yin veya yang bu süreçte daha aktif hale gelirse yani diğerinden daha fazla olursa sorunlar çıkacak ve eğer çözüm sağlanmazsa diğeri daha fazla azaltacak ve eksik olan kendini kendi çabaları ile düzeltme çabası içerisine girip, eksiğini tamamlamak için en yakınındaki enerji kaynağından beslenecek ve onun da enerjisini bozacaktır. Kung-Fu yaşamın da doğanın da ta kendisidir. Evren bir yasadır, Kung-Fu bu yasayı açan bir kavramdır. Kuantum eşittir Kung-Fu’dur. Kuantumdan bahsedip Kung-Fu yapmayan insan dolandırıcıdır, bu kadar iddialı konuşuyorum çünkü Kung-Fu’da hem teorik vardır hem de pratik, sadece kuantumu anlatmakla olmaz.
Kung fu dövüş sanatı olarak bilinmekte, siz nefesten enerjiden bahsediyorsunuz. Peki diğer Kung Fu nedir o zaman?
O Kung Fu’nun sert tarafıdır. Genelde günlük hayatımızda Kung Fu’nun pozitif tarafını kullanıyoruz. Yılar ünce bir söz söylemiştim. ‘Kung Fu yaptıkça zekan açılıyor, zekan açıldıkça kung fu yayıyorsun’. Kung fu beyinde bulunan beş zararlı maddeyi atar. Bunlar ağır metaller, kurşun, krom, cıva ve nikel gibi metallerdir ki bu zararlı maddeleri beyinden atabilecek etkide hiçbir şey yoktur. Sadece bu zararlı maddelerden kurtulmanın yolu kung fu yapmaktır. Git gide insanlar unutkanlaşıyor, alzheimer hastalığına yakalanıyor. Kung fu yapan insanlar bu hastalıklardan korunuyor, insanın zinde olmasını sağlıyor. Kung fu bir yaşam felsefesidir.
Bu sporu kimler yapabilir, fiziksel veya yaş sınırı var mıdır?
Herkes yapabilir, tabii ki küçük yaşta 5-6 yaşlarında başlamak çok daha iyi olur fakat şu yaştan sonra yapılmaz diye bir durum söz konusu değildir.
Kung fu ya başlayan bir insan önce bir aşamadan geçiyor mu yoksa hemen kung fu ya başlayabiliyor mu?
Kung-Fu’nun bir hazırlık aşaması yok. Kursiyer direk olarak derslere başlayabiliyor. Bir gün dövüşmeyi ve kendini koruma üzerine ders verirken ikinci gün ise meditasyon, nefes egzersizleri, doğru duruş teknikleri öğretiyoruz.
Kung fu yaparken belli bir kıyafet veya bir materyale ihtiyaç var mı?
İpek giyinmeli, ipek elbise her zaman süptil alandaki enerjiyi kendinde tutar ve Keten de aynı işlevi görür. Günümüz kıyafetleri sadece gösteriş kaygısıyla üretilen ürünler. Birkaç marka kullanıyor ancak o da çok pahalı ve yetersiz kalıyor. Giydiğiniz o kıyafetler jinginizi canlandırıyor. Kung-Fu’nun temeli tam bir cinselliktir. Jing bir kaynaktır, Kung-Fu yaptıkça bu enerji yükselir. Mikro kozmik yörünge tepeden yükselmeye başlar. Epifiz bezini etkiler.
Eğitimlerinize dışarıda da devam ediyor musunuz?
Hayır, eskiden gidiyordum. O zaman çocuklarım yoktu, iki çocuğum vardı atlardık arabaya İzmir’e İstanbul’a giderdik. Çocuk Sayısı çoğalınca bu durum zorlaşmaya başladı.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Dövüş sanatları, Bu yurt dışında Martial arts olarak geçer, bizim burada dövüşçü olarak geçer, dövüşçü hoş bir kavram değil. Dövüş sanatları yaşamı dengede tutar. Yin ve Yang’ı rahatlıkla kullanabilirsin. Negatif tarafını kimseye zarar vermeden kolaylıkla kendi yararına kullanmanı sağlar. Bu nedenle genelde kung fu sporu ile ilgilenen insanlar zengin, bilge ve kendini gerçekleştirmiş insanlar olurlar. Kung-Fu’ya salt bir spor gözü ile bakılmamalı. Kendini tanıma, olgunlaşma süreci olarak değerlendirilmeli.
Yorumlar
Kalan Karakter: