Türkiye'de gıda israfını engellemek amacıyla tüketim veya kullanım değerini koruyan ancak stok fazlası, ambalaj hatalı veya son kullanma ve tavsiye edilen tüketim tarihi yaklaşmış ürünleri indirimli fiyatlarla tüketiciye ulaştıran döngüsel market girişimi, 150 milyon kilogram karbon emisyonunun oluşmasını önledi.
Tüketime uygun ürünler çöpe atıldığında hem ürün hem de üretim sürecinde kullanılan enerji ve kaynaklar israf edilmiş oluyor. Bu durum, çevreye ve ülke ekonomisine zarar veriyor.
Yenir Teknoloji AŞ Kurucu Ortağı Dolunay Kaplan, AA muhabirine, yıllık 150 milyon tonun üzerinde gıda ürününün tüketim tarihi nedeniyle israf edildiğini söyledi.
Bunun finansal olarak yaklaşık 40 milyar liraya denk geldiğine işaret eden Kaplan, marketlerden, perakende zincirlerinden ve üreticilerden çıkan atıl stoklar içinde kurtarılabilecek ürünler olduğunu ifade etti.
Kaplan, bu gibi ürünlerde israfı önlemek için Türkiye'nin ilk döngüsel marketlerini açtıklarını belirterek, "Hala tüketim veya kullanım değerini koruyan, israf olma yolundaki ambalaj hatalı, stok fazlası veya tarihi yaklaşmış ürünleri alıp, kontrolünü gerçekleştirip piyasa fiyatlarına göre yüksek indirimlerle tüketicilerle buluşturup stokların hızlı bir şekilde erimesini sağlıyoruz." dedi.
Kendilerini "israf savaşçıları" olarak tanımlayan Kaplan, şu an Çanakkale, Eskişehir, İstanbul ve Bursa'da "hesaplı gelir, israfı bitirir" sloganıyla hizmet verdiklerini, aralık ayına kadar 12 ilde olacaklarını dile getirdi.
Kaplan, döngüsel marketteki ürünleri gıda üreticileri, perakendeciler ve bayilerden temin ettiklerini belirterek, "Firmaya gittiğimiz zaman bütün atıl ürünlerini alıyoruz. Bunun içinde gerçekten tüketilemeyecek, kullanılamayacak durumda olanlar da var. Bu ürünleri hayvan yemine dönüştürülmek üzere, insan tüketimine uygun mu, perakende satışa çıkabilir mi veya gerçekten imha olması gerekiyor mu şeklinde ayırıp çözümler buluyoruz." diye konuştu.
Markette en çok satılan ürünler, atıştırmalıklar ve toz deterjan
Bu işe ilk olarak çevrim içi döngüsel markette meyve ve sebze ürünleri satarak başladıklarını söyleyen Kaplan, şu an çevrim içi ve fiziki döngüsel markette, atıştırmalıklardan temel tüketim gıda, süt grubu, ev bakım, temizlik, elektronik hatta züccaciyeye kadar tüm kategorilerden ürünlerin bulunduğunu ifade etti.
Kaplan, markette şu an en çok satılan ürünlerin atıştırmalıklar ve toz deterjanlar olduğunu belirterek, mobil uygulama ve internet sitesinden verilen siparişleri tüm illere 3 iş günü içinde teslim ettiklerini söyledi.
Kurdukları sistem sayesinde her bir markette günlük yaklaşık 20 bin ürünün israf olmasını engellediklerini dile getiren Kaplan, "Bugüne kadar 20 milyon adede yakın ürünün israfını engelledik. Bu da yaklaşık olarak 150 milyon kilogram karbon emisyonunu önlediğimiz anlamına geliyor." dedi.
Kaplan, markette satılan tavsiye edilen tüketim tarihi yaklaşmış veya geçmiş ürünlerle ilgili tüketicilerin endişe duymaması gerektiğini ifade ederek, "Biz burada satış sınırlarımızı belirlerken tamamıyla Tarım ve Orman Bakanlığı mevzuatına uymak zorundayız. Aynı zamanda bu ürünleri aldığımız zaman gıda mühendislerimiz tarafından kontrol ediliyor. Düzenli aralıklarla laboratuvarda mikrobiyolojik teste giriyor. Yani eğer tavsiye edilen tüketim tarihi geçmiş ürünler konusunda biz kontrolünü gerçekleştirip burada satıyorsak bu ürünler gerçekten tüketim onayını almış ürünlerdir." diye konuştu.
"İsrafı önleyen bir market"
Haftada en az 2 kez döngüsel markete gelen müşterilerden Aleyna Bayram, döngüsel marketten alışveriş yaparak bütçesini ve çevreyi koruduğunu söyledi.
Bu kez marketten sebze, meyve ve çamaşır deterjanı almaya geldiğini belirten Bayram, "Ambalaj hasarlı deterjanlar var, onların satışını yapıyorlar. İsrafı önleyen bir market. Oldukça memnunuz buradan alışveriş yapmaktan. Sürekli geliyoruz." dedi.
Oğluyla markete gelen müşterilerden Nurgül Serin de döngüsel marketi sosyal medya aracılığıyla keşfettiğini ve gelirken ürünlerin tazeliğiyle ilgili endişeli olduğunu ifade ederek, marketten atıştırmalıklar, deterjan ve meşrubat gibi farklı kategorilerden ürünler aldığını dile getirdi.
Rüzgar Emir Serin de gıda israfı konusunda dikkatli olduğunu ve marketten son kullanma tarihi yaklaşması nedeniyle çok uygun fiyata satılan birçok atıştırmalık aldığını ifade etti.
Son tüketim tarihi ve tavsiye edilen tüketim tarihi arasındaki fark
Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derya Dikmen de marketlerde satılan ürünlerde bulunan son tüketim ve tavsiye edilen tüketim tarihi ibarelerinin tüketiciler tarafından genellikle karıştırıldığını söyledi. Dikmen, gıda etiketlerindeki "son tüketim tarihi" ve "tavsiye edilen tüketim tarihi" arasındaki farkı anlamanın, gıda güvenliğini sağlamanın ve israfı önlemenin temeli olduğunu vurguladı.
Son tüketim tarihinin oda sıcaklığında çabuk bozulabilen süt, yoğurt, et gibi ürünlerde yer aldığına işaret eden Dikmen, bunun tüketiciler için adeta bir güvenlik bariyeri olduğunu ve ürünün belirtilen tarihten sonra tüketilmesinin insan sağlığı açısından zararlı olduğunu söyledi.
Dikmen, tavsiye edilen tüketim tarihinin ise kuru baklagil, un, kuruyemiş, meşrubat, bal, çikolata, şekerleme gibi ürünlerin tat, koku, renk, doku ve besin değeri bakımından en iyi kalite özelliklerini koruyacağı süreyi ifade ettiğini belirtti.
Ürünlerin, tavsiye edilen tüketim tarihi geçtiğinde tüketiciler tarafından son kullanma tarihi geçmiş gibi algılanıp atılabildiğine işaret eden Dikmen, "Tavsiye edilen tüketim tarihi geçen ürünler eğer hem satışa sunulan marketlerde hem de kişi aldıktan sonra evinde raf ömrüne uygun koşullarda saklandıysa evet, bu tüketilebilir ve gıda israfı açısından da iyi bir aksiyon olabilir çünkü sürdürülebilir kalkınma amaçlarındaki en önemli hedeflerden birisi de sorumlu tüketim." diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: