Kapitalizmin yarattığı güzellik algısının insana dayatıldığı en önemli mecralardan biri de sosyal medya platformları olarak öne çıkıyor. Ancak zayıflığın güzellik olduğu tartışıladursun, her bünye için sağlık belirtmediği kesin.
Sosyal medya güzellik algımızdan, sağlık algımıza, yeme içme kültürümüze değin her alanda büyük ölçüde değişim yarattı. Güzellik algımızın sıfır bedenli olma ekseninde gelişmesi ile zayıf insan sağlıklı, kilolu insan sağlıksız gibi bir imaj sosyal medyanın da aracılığı ile zihinlerimizde inşa edildi. Oysa uzmanlara göre sağlıklı bir beden vücut kitle endeksi normal, tükettiği besin maddesinin kaynağı hakkında bilinçli, düzenli beslenen ve sık hareket eden bireylerdir.
Sosyal medya ile birlikte yeni kanaat önderlerimizde influencerlar oldu. Her konunun bir uzmanını bulabileceğimiz bu sanal iklimde; menşei belirsiz merdiven altı ürünler, çaylar, shakeler, kürler, detoks suları kilosundan memnun olmayan insanlara sosyal medya aracılığı ile diyet reçeteleri halinde sunuluyor.
İnsan sağlığına dair etik bilinci gelişmeyen fenomenlerin önerdiği ürünler ve diyet listeleri toplum sağlığını açıkça tehdit ediyor. Zayıflamak veya kilo almanın en doğru yoluysa konu üzerine eğitimini tamamlamış diyetisyenlerin desteğine başvurmak ve yeme içme alışkanlıklarımızı uzman isimlerden destek alarak değiştirmektir olarak biliniyor.
Esmanur Karabakla