Trakya Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun olan Hamamcıoğlu, şantiyeler ve otel teknik servislerinde başladığı, çeşitli başarılarla taçlandırdığı iş hayatına entelektüel bilgi birikimi ve deneyimleriyle devam ediyor. OMC Ekonomi Dergisi, Elmas Koçluk-Gelişim ve Antalya Best Kadın gazetelerinde fikir, tespit ve deneyimlerini aktardığı yazılar yazan Hamamcıoğlu, aynı zamanda kendi adını taşıyan bloğunda da yazılarına yer veriyor.
Öncelikle Ayşen Hamamcıoğlu kimdir? Neden Makine Mühendisliği?
Olanı olduğu gibi hoş görmeyi, hedefe kilitlenmeyi bunun için çaba sarfetmeyi göze alan bir yapım var. Makine Mühendisiyim.Yaşadığım şehirde okuyabilmek için tercih yapmam gerekiyordu. Seçeneklerim, tıp, mimarlık ve mühendislikti. Mühendisliği tercih ettim. O dönemlerde mesleki bilincim yoktu. Okul bittikten sonra drakine vardım. Bu sebeple, şu andaki misyonumdamesleki bilinci uyandırmak var. Biz ozamanlar nereye gideceğimizi tanımlayabilen bir nesil değildik. Mühendis olduktan sonra bu bilinci oluşturabildim. Şu anda toplumda meslek seçmeye karar veren gençlerimiz için zorlu bir süreç var. Onlarahedef verecek,uzgörü oluşturacak projeler gerçekleştirmekiçin Makine Mühendisleri Odası’ndayım (MMO).
Fütüristler Derneği üyesisiniz aynı zamanda. Fütürizm nedir?
Fütüristler Derneği’nin ilk üyelerindenim. Fütürizm, anlamı "gelecek" olan İngilizce "future" kelimesinden geliyor. Gelecek katlandığımız değil, yaratabildiğimiz bir süreçtir.Bizim mesleğimizde bunun gibi analitik bir yapı içerisinde ilerliyor. Dolayısıyla biz tasarlıyoruz. İcatçıyız ve inovatif çalışmalar içerisindeyiz. Onun haricinde yelkenciyim denizi çok seviyorum.Edirne’de okudum, Çorlu doğumluyum ama Antalya’ya geldiğimde denizi ve su sporlarını çok sevdim. Spor, hayatımın önemli bir parçası.Kendinizi “iyi” hissetmek, güne gülümseyebilmek için spor şart. Bunun için her gün yüzüyorum, bisiklete biniyorum. Egzersizden uzak kaldığınızda, adeta benzinsiz bir araba gibisiniz.
Makine Mühendisleri Odası Şube Başkanı seçildiniz. Hedefleriniz arasında neler var?
Şu anda MMO Antalya Şube Başkanıyım. Antalya tarihinde en yüksek katılım ile gerçekleşen bir Genel Kurul geçirdik. “Değişim için Dayanışma” dedik. Dayanışmada desteği aldık. Gelişim için de iletişim dedik. Şu anda iletişimi arttıracak faaliyetler içerisindeyiz. Sosyal medya hesaplarımızı aktif bir şekilde kullanmaya başladık. Üyelerimizin şubemizden haberdar olabilmesi için günlük yayınlar paylaşıyoruz. Toplumsal, sosyal ve mesleki konularda hem bilinç yaratmak hem de adım atılacak konularda yolu açmak hedefimiz.Önceliğimiz deduayen arkadaşlarımızla, öğrenci arkadaşlarımızı bir araya getirerek onlarınmesleki gelişimlerine katkı koymak vemühendislik mesleğini seçecek öğrenciler için bilinç yaratmak.
Bilim Merkezi projeniz var. Bu proje aynı zamanda Türkiye’nin en büyük Bilim Merkezi olacak. Bu proje fikri nasıl ortaya çıktı? Projenin detayları neler?
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, ben İl KoordinasyonKurulu’nu (İKK) çok önemsiyorum. Mühendislerin bir araya geldiği bir topluluk. Her ilde TMMOB odalarının başkanları, İKK oluşturmuş durumda. Kadın kolları faaliyetinde biz Mühendis kadınlar olarak, elektrik, mekanik, gıda, orman mühendisleribir araya gelerek dedik ki mühendislik birimlerini seçme oranları Türkiye’de düştü. Bunun için ne yapabiliriz? Nasıl bir bilinçyaratabiliriz?Bunun sonucunda ise, kendi bilim dallarımızı anlatacak, birimlerimizden oluşan bir Bilim Merkezi projesi yaptık. Sonrasında bu proje gelişti. Ülkemizdeki mevcut bilim merkezlerini gezdik. Az sayıda bilim merkezlerimizin olduğunu gördük. Sonrasındaneden Antalya’da da bir Bilim Merkezimiz olmasın diye düşünerek projeyi gerçekleştirdik. ProjeyiEXPO’ya sunduk. Bilim Merkezi Projesi 6 bin metrekare kapalı alanda yüksek bütçeli bir yatırımla Türkiye’nin en büyük bilim merkezi olacak. Bizde ona bir fikir projesi olarak katkı koyduğumuz için çok mutluyuz. Bilim Merkezine gidildiğinde çocuklar, oyuncaklarla oynarken, aile çocuğunda aslında mühendislik altyapısı olduğunu fark edebilecek. Çocuğu için mühendislik bilim dallarında etkin olacak diye bakarken, nereye gittiğini bilen ve mesleğini seven mühendisler olmaya başlayacak. Böylelikle gençlere katkı koymuş, toplumsal görevimizi yapmış, hem de ülkemize katkı sağlamışolacağız.
Makine Mühendisleri Odası olarak Mühendislik mesleği için bir farkındalık yaratmayı hedefliyor musunuz?
Mühendis mühendisliğini bildiği zaman iyi icraatlar ortaya çıkarmış oluyor. Serbest Piyasa ekonomisindeyiz. Bütün mesele neyi ne kadar istediğiniz ve sevdiğinize bağlı. Bir mesleği seçerken sevdiğiniz mesleği seçiyorsanız orada başarısız olma şansınız yok.Bu dinamikleri iyi koymalıyız. Eskiden biz teori ve pratiği çok iyi birleştiremiyorduk. Bu noktada projeler geliştirdik. Yönetim Kurulumuz olarak yapımızı sektörümüzde uzman arkadaşlarımızı çektik. Üniversite-Organize Sanayi ve kurumlar işbirliğini sağlayabilirmiyizbakış açısıyla.Biz eğer teoriyi pratiğe aktarabilirsek, üniversite ve organize sanayiyi işbirliğini sağlarsak orada uzmanlar yetiştirmeye başlıyoruz.İnsanlar uzmanlaşmadığı zaman, önüne fırsatlar çıkmadığı zaman yada yakalayamadığı zaman, birileri önüne geçiyor ve rantçılık alıp başını gidiyor. Antalya çok yatırım alan bir bölge. Burada bunu yaptığı zaman evet rantçılık yapmış oluyor. Antalya’da da renovasyon çok fazla. Mesleğinde yükselmiş arkadaşlarımız var. Bu yüzden biz mesleğini seven doğru zaman da doğru karar alma yetisine ulaşmış arkadaşlarımıza yol açma çabası içerisindeyiz.
İnşaat sektörü Antalya’da çok hızlı ilerliyor. Tartışılan bir Kırcami planı var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Aslına bakarsanız bunlar bizim dalımızın pek de içinde olan konular değil. Bir Antalyalı olarak şahsi fikrimi söyleyebilirim. Şehrin göbeğinde tarım arazisi olmasını doğru bulmuyorum tabiî ki. Şehir ve kalkınma planlarının doğru yapılması gerekiyor. Budabelediyelerin inisiyatifinde değil, devletin politikaları içerisinde olmalı. Bu politikalar hangi hükümet gelirse gelsin değişmemeli. Şehrimizin geleceği ve şehirde yaşayanların şehre olan aidiyet duyguları çok büyük katkı koyar.
Antalya yatırım almak için çok geç mi kaldı? Krizden bugün zarar görüyor muyuz?
Görüyoruz. Ben 1987 yıllındaAntalya’ya geldiğimdeTürkiye’de sanırım 4 tane turizm yüksekokulu vardı. Devasaturizm yatırım desteği vardı o dönemde. Arsalar verildi, inşaatlar yapıldı. Bunlar devlet desteği ile yapılıyordu. Oralara birçok arkadaşımız kurumsal yapılardan geçmeden veya eğitimlerden geçmeden departman başıoldular otellere. Ben sorunları konuşmak istemiyorum aslında çözümleri konuşmak istiyorum. Kalkınma planları yapılırken paydaşların iyi belirlenmesi gerekiyor. Çoğulcu katılımla yapılan planlar ve yerelde de iyi çalışmalar gerekiyor. Stratejik planların doğru ve katılımcı bir şekilde yapılması, bunların katılımcılarıyla uygulanabilir olmasını sağlıyor. Bizim bölge üniversitelerimizle yapacağımız proje de bu. Mühendis arkadaşlarımıza pratik eğitimleri verecek yada pratikte neler yapacaklarını anlatacak duayen eşleştirmelerimiz var. Üniversitede kariyerlerine başlamadan önce sektörde kimler var neler yapmış? Kişi kendi yetkinliklerini buna göre sorgulasın.
Başarılı olmak isteyen kadınlara neler önerirsiniz?
Başarılı olmak isteyen insanlara diyelim. Çaba, gayret eşittir başarı diyorum ben. Kadın erkek ayrımını çok gütmüyorum. Çünkü bizim toplumumuzda belli bir seviyeden sonra ayrım olduğunu düşünmüyorum. Ben kendi hayatımda böyle tecrübe ettim. Kız çocuğu okuyamıyorsa, meslek edinemiyor, hiçbir şansı yok. Buradan yola çıkmalıyız aslında. Sosyal projeler ve devlet politikaları çok önemli. Meslek edindikten sonra başarılı olunamıyorsa bu erkek içinde kadın içinde aynıdır. Kadınlar aslında bizim mesleğimizde benim gözümde daha şanslı. Bir yerde bir şey azsa daha kıymetlidir. Ben zorluk çekmedim.
Başkan olduktan sonra yakın çevrenizden nasıl tepkiler aldınız?
Müthişti gerçekten. Bakanımız, Milletvekillerimiz, STK’lar, herkes güzel dileklerini sundu. Antalya’mızın içindeki bütün kurumlarımız aradı. Kadın olmamdan ve göstermiş olduğum cesaretten dolayı tebrik ettiler. Benim hedefim zaten rol model olmak. Bir şeyleri biri yapabiliyorsa bir diğeri daha kolay yapabilir.
Odadaki en büyük projeniz nedir?
İletişimi arttırmak. Zaten bizim sloganımızda iletişimi arttırmak üzerineydi. Biz mühendisiz. Hepimizin kafası zehir gibi en yaşlısından, en gencine kadar. Emekli olmuş arkadaşlarımıza biz uzman gözüyle bakıyoruz. Yeni mezun olmuş mühendis arkadaşlarımıza da yönetici gözüyle bakıyoruz. Her mühendis, mutlaka altındaki çalıştığı arkadaşlarını yada bulunduğu projeyi yönetir. Yönetim becerimiz yüksektir, çünkü analitik çalışırız. Biz mühendisle mühendisi bir araya getirebilirsek ve teknik altyapıyıkomisyonlarımız aracılığı ile arttırabilirseksorun kalmayacaktır.
Sahada olmayı sevdiğiniz biliniyor. Arada motivasyon amacıyla kaçma isteğiniz oluyor mu?
O devri kapattık. 51 yaşındayım. 3 sene oldu emekliliğimi hak edeli. 23 yıldır kendi kurduğum şirketimde faaliyet gösteriyorum. Piyasada çok çalıştım ama bundan sonraki projelerimin çoğu odamızı temsilen yapılacak çalışmalar ve sosyal sorumluk projeleri olacaktır.
Antalyaspor taraftarısınız aynı zamanda. Bu sevgi nereden geliyor?
Evet, Antalyaspor’u çok önemsiyorum. Antalyaspor bizim ortak paydamız. Şehir kulüpleri kent kültürünü oluşturmada ilk adımdır. Herhangi bir takımı tutuyor olsak da Antalyaspor maçlarında tek yürek olmalıyız.Kentimizin takımlarına sahip çıkmamız gerekiyor. Bu birliktelikler aidiyet duygusunu geliştirir.
Antalya’nın en büyük sorunu asansörler. Siz bu konuda neler yapacaksınız?
Asansörler, insanların hayatını kolaylaştırma ve hızlandırma konusunda trafikte kullandığımız araçlar gibi önemli bir yer tutmakta. Bu kadar önemli kabul ettiğimiz asansörlerin insanlar tarafından güvenle kullanımı için montajı, bakımı, kontrolü de son derece önemli. TS EN 81-80 standardı, özellikle 2004 öncesinde yapılan asansörlerin güvenlik seviyelerini arttırarak kullanıcıların daha güvenli asansör kullanımı amaçlandı. Bu standart ile birlikte daha önceden sarı, kırmızı ve yeşil olan etiketlerimizin de sayısında artma meydana geldi. En önemli yeniliklerden bir tanesi de kabin içi güvenlik kapısı olarak adlandırdığımız iç kapının bütün asansörlerde artık istenmeye başlanması. Bilindiği üzere iç güvenlik kapısı olmayan asansörlerde özellikle ailesi nezaretinden binen çocukların ailesinden kurtularak elini kabin ile kuyu duvarı arasına sıkıştırmasıyla sonuçlanan kazalar meydana gelmekteydi. Bu yönetmeliğin getirdiği diğer bir uygulama ise belediye iskan öncesi asansör kontrolüdür. Yani; asansör monte eden firmalar asansörlerini, ilgili belediye tarafından tescil edilmeden önce bölgesinden protokol imzalamış olduğu onaylanmış muayene kuruluşundan tescil öncesi ilk kontrol talebinde bulunmakta. MMO Antalya olarak 2016 yılı itibariyle; Muratpaşa, Manavgat, Eğirdir, Sütçüler, Şarkikaraağaç belediyeleri ile protokollerimiz yapıldı.Mevzuat hükmü gereği Muratpaşa Belediyesi sınırları içerisinde ki asansörlerin yıllık kontrolünün, 2012 - 2016 yılları içerisinde gerçekleştirilmesi amacıyla MuratpaşaBelediyesi ile akredite A tipi Muayene Kuruluşu olan TMMOBMakine Mühendisleri Odası Asansör Kontrol Merkezi arasında protokol imzalandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: