Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), 2022-2026 dönemi Meslek Komiteleri dördüncü müşterek toplantıda bir araya geldi. 'ATSO Ekonomi Buluşmaları' başlığıyla gerçekleştirilen etkinliğe, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman'ın yanı sıra, Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker, ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hasanali Gönen, Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bahçe'nin yanı sıra, kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, ATSO Meclis ve Meslek Komitesi üyeleri katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Hacısüleyman, güncel ekonomik gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ekonomi beklentileri, kur politikaları, faiz oranları ve üretim süreçleri üzerine konuşan Hacısüleyman, son dönemdeki ekonomik belirsizliklere dikkat çekerek, “Her gün yeni gelişmeleri takip etmekte zorlanıyoruz. Ticaret ve sanayi insanları olarak bunları takip etmekte zorlanıyorsak, vatandaşlarımız nasıl takip edecek?" ifadelerini kullandı.
'EN BÜYÜK SORUNUMUZ ÖNGÖRÜDE BULUNAMAMAK'
Başkan Hacısüleyman, özellikle faiz oranları, enflasyon ve döviz kuru değişimlerinin her sektörü derinden etkilediğini belirterek, “ATSO olarak izlenen maliye politikası konusunda, eğer bu sürece katlanacaksak, hep birlikte katlanacağız dedik. Tekrar düzlüğe çıkmak için hep birlikte fedakârlıklarda bulunacağız. Ancak son 1- 1,5 yıldır sergilenen bu katılımcı anlayışın meyvelerini beklerken, ne yazık ki bu yılın içinde, olumlu gelişmelerin ardından tekrar geri gidişler yaşamaya başladık" dedi. Karşılaştıkları en büyük sorunun öngörüde bulunamamak olduğunu vurgulayan Hacısüleyman, “Bizi neyin beklediğini net olarak kestiremiyoruz. Çünkü bazı gelişmeler bizim elimizde değil. Siyasi gelişmeleri biz belirlemiyoruz. Ancak ekonomi politikaları siyasi gelişmelere bağlı olduğu için bu durum bizi doğrudan etkiliyor" değerlendirmesinde bulundu.
ÜRETİM VE İHRACAT YAPMAK İSTİYORUZ
İş dünyasının karşılaştığı en büyük sorunlardan birinin finansmana erişim olduğunu, bu erişimi üretim yapmak ve ihracat yapmak için istediklerini vurgulayan Yusuf Hacısüleyman, “Satışlar düşünce kârlılık azalıyor. Kârlılık azaldığında elde para kalmıyor. Nakit sıkıntısı baş gösteriyor. Bugün görüyoruz ki, büyük ölçekli diye düşündüğümüz firmaların bile makineleri, üretim araçları, taşınmazları var, ancak nakde erişemedikleri için faaliyetlerine son veren, fabrikasını veya işletmesini satılığa çıkaran dostlarımız var. Bu durumun önüne geçebilmek için bir plan ve program gerekiyor. Ancak plan yapmakta da zorlanıyoruz, çünkü önümüzü göremiyoruz" diye konuştu.
'KİMSE BU ÜÇLÜ DENGEDEN BAĞIMSIZ DEĞİL'
Faiz oranları, enflasyon değerleri ve kur politikalarından oluşan üç bileşenin hangi sektör olursa olsun herkesi etkilediğine dikkati çeken Başkan Hacısüleyman, “Kim hangi sektörde çalışırsa çalışsın, ister ihracat, ister ithalat yapsın, ister ara malı, ister nihai tüketim malı üretsin, ister yerli üretim gerçekleştirsin, bu üç faktör dengeli gitmediği sürece mutlaka bir yerde aksama yaşıyoruz" dedi. Son dönemde faiz oranlarında yaşanan gelişmelerin ekonomide yeniden bir geriye gidişe yol açtığını vurgulayan Hacısüleyman, “Bir dönem ivme yukarı doğruydu, düze çıkıyoruz derken, faizlerdeki artış bizi yeniden geriye itti" ifadelerini kullandı.
HERKESİN KAFASINDA FARKLI BİR ENFLASYON RAKAMI VAR
Dolar ve avrodaki değişimlere de dikkati çeken Hacısüleyman, “Dolar çok artmıyor gibi görünse de avro ciddi şekilde artıyor. Geçen yıldan bu yana avroda yüzde 24, yılbaşından bu yana ise yüzde 17-18 civarında artış var. Bu dalgalanmalar, özellikle dış ticaret yapan firmalar için büyük belirsizlik oluşturuyor" dedi. Enflasyon konusundaki kafa karışıklığına da değinen Hacısüleyman, “Enflasyon rakamları için hepimizin gönlünden geçen tek bir oran olmalı ve herkes planını buna göre yapabilmeli. Ancak elimizde üç ayrı veri var; bir de herkesin kendi kafasında oluşturduğu bir oran var. Kimileri hiçbirine inanmıyor, kimileri yalnızca birine güveniyor ve diğerlerini tamamen reddediyor. Bu da plan yapmayı oldukça zorlaştırıyor" diye konuştu.
'ÜRETELİM Kİ İHRACAT YAPABİLELİM'
İş dünyasının en temel ihtiyaçlarından birinin üretim için finansmana erişim olduğunu ifade eden Başkan Hacısüleyman, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bugünlerde hepimizin karşılaştığı sorunlardan biri de finansmana erişim. Bu erişimi tüketmek için değil, üretmek için istiyoruz. Üretelim ki ihracat yapabilelim, fabrikalarımız durmasın, kimseyi işten çıkarmayalım. Çalışanlarımıza yaşamlarını sürdürebilecekleri bir ücret ödeyebilelim. Tüm dengesizliklere rağmen, toplumsal barışı sürdürebilelim. Hep birlikte yaşarken, birbirimizin yüzüne daha huzurlu bir şekilde bakabilelim."
Toplantıda, ATSO Danışmanı Dr. Bader Arslan moderatörlüğünde, Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ ve Ekonomist Ali Ağaoğlu tarafından küresel ve yerel ekonomik durum hakkında bilgiler verildi. Finansal piyasaların seyri, enflasyon, faiz oranları ve döviz kuru üzerine değerlendirmeler yapıldı. Konuşmaların ardından, etkinliğin konuklarına günün anısına hediye takdim edildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: