Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Göğüs Cerrahisi Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Ahmet Bülent Kargı, Birinci Dünya Savaşı yıllarında yaygınlaşan sigara kullanımıyla akciğer kanserinde artışın başladığını anlattı. Türkiye'de özellikle 2008 yılından itibaren başlatılan sigarayla mücadelenin akciğer kanseri görülme sıklığına olumlu yönde yansıyacağına işaret eden Yrd. Doç. Dr. Kargı, akciğer kanserinin güncel tanı ve tedavileri hakkında bilgi verdi.
Akciğer kanserinin cerrahi tedavisinin tümör cinsine, evresine ve hastanın kondisyonuna bağlı olduğunu belirten Kargı, "İki ana grup akciğer kanserinden küçük hücreli tipte tedavi ilaçla ve gerekt,ğinde radyoterapiyle yapılırken, küçük hücreli olmayan grupta en iyi sonuçlar uygun evredeyse operasyonla olmaktadır" şeklinde konuştu.
CERRAHİ TEDAVİ UYGUNLUĞU
Akciğer kanserinin dört evresi olduğunu hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Kargı, "İlk ve ikinci evrede tümör tek bir akciğer lobuyla sınırlıdır. Üçüncü evrede kanser, yakın doku ve lenf bezlerine ilerlemişken dördüncü evrede uzak organlara yayılmıştır. Bir ve iki erken evre olarak kabul edilir. Ancak hastaların önemli bir kısmında tümör tanı anında yakın veya uzak organlara yayılmış vaziyettedir. Kondisyonu iyi hastalarda en uygun tedavi ameliyattır. Yakın organlara ve lenf bezlerine yayılmış üçüncü evrede ise önce kemoterapi ve radyoterapi ardından operasyon seçeneği hastaya göre değerlendirilebilir" dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: