Merkez ilçelerden Aksu'da, Barbaros Mahallesi ve Yeni Mahalle'yi (Toparlar) birbirinden ayıran dere yatağı nedeniyle ulaşım güçlükle sağlanıyor. Yeni Mahalle'de dere yatağına yakın bir konumda olan 138'inci Sokak'ta oturan 10 aile, derenin diğer tarafındaki 500 metre uzaklıktaki cami, sağlık ocağı ve okul hizmetlerinden yararlanmak için ciddi sorun ile karşılaşıyor. Dereyi geçenler bu hizmetlerden yararlanırken, geçemeyenler 2 kilometrelik asfalt yoldan yürüyüp karşı mahalleye ulaşabiliyor. Mahalleden ilçe merkezine toplu ulaşım olmaması, sıkıntıyı katlıyor. Kış aylarında yoğun yağış nedeniyle derenin debisi artınca mahalle sakinlerinden hiç kimse karşıya geçmeye cesaret edemiyor.
EĞİTİM İÇİN GÜNDE 2 DEFA
Köprü olmaması nedeniyle en büyük sıkıntıyı Yeni Mahalle'de oturan Aksu İlkokulu öğrencileri çekiyor. 4'üncü sınıf öğrencileri Saliha Ören ile akranları Hatice Demir ve Kardelen Uzunkaya, her gün okula gitmek için bu dereden sabah ve akşam geçmek zorunda. Tek başına dereden geçemeyen öğrencileri, Kardelen Uzunkaya'nın annesi Havva Ören sırtında taşıyarak karşıya geçiriyor. Derenin başında paçalarını sıvayan anne Ören, ikinci evliliğinden olan kızı Kardelen Uzunkaya'nın yanı sıra yeğeni Saliha Ören ve Hatice Demir'i tek tek sırtına alıp karşıya geçiriyor. Havva Ören, derenin karşısına geçtikten sonra kızını ve arkadaşlarını yaklaşık 500 metre ilerideki durağa götürüp servise bindiriyor.
SERVİS ŞOFÖRÜ İDDİASI
Servis şoförünün yolun bozuk olması ve yol kenarındaki sazlıkların aracını çizmesini gerekçe göstererek dere kenarına hem de mahalleye gelmediğini öne süren Havva Ören, yağmurlu havalarda dereyi geçtikten sonra 500 metre yürümekte zorlandıklarını ifade etti. Köprü olmadığı için her şeyden mahrum yaşadıklarını anlatan Ören, "Her gün buradan geçmek zorunda kalıyorum. Köprü yapılmasını istiyoruz. Su yükselince geçemiyoruz" dedi.
SU ÇOK SOĞUK
Okula gitmek için dereden geçme zorluğuna katlanan öğrencilerden Saliha Ören ise suyun çok soğuk olduğunu ve akıntı nedeniyle karşıya geçemediklerini söyledi. Amcasının eşi Havva Ören sayesinde karşıya geçtiğini belirten Saliha, derenin karşısına geçtikten sonra da bir süre yürümek zorunda kaldığını kaydetti. Öğrencilerden Hatice Demir ise suya giremediğini hem üşüdüğünü hem de korktuğunu anlattı. Kardelen Uzunkaya da annesinin dereyi geçerken sürekli ıslandığını ve hasta olduğunu söyledi. Köprü yapılmasının kendileri için büyük kolaylık sağlayacağını ifade eden Kardelen Uzunkaya, "Annem bizi karşıya geçirirken bazen hastalanıyor. Kendimiz geçemiyoruz. Köprü istiyoruz. Servis şoförü 'Arabam çiziliyor' diyerek getirmiyor" diye konuştu.