Eğitimde tek dilli politikaların öğrencilerin akademik başarılarını ve dil becerilerini olumsuz etkilediğini söyleyen Öztürk, bunun toplumsal eşitsizlikleri derinleştirdiğine dikkat çekti.
"Anadilinde eğitim almak, bireyin özgürlüğü ve kişisel gelişimi için temel bir haktır. Tüm çocuklar için bu hakkın sağlanması toplumsal adaletin bir parçasıdır.” diyen Öztürk, dilin yalnızca bir iletişim aracı olmadığını, aynı zamanda bireyin kültürel kimliğini ve düşünce sistemini şekillendiren önemli bir unsur olduğunu ifade etti.
Kültürel Çeşitlilik Yok Sayılıyor
Anadilinde eğitim hakkının engellenmesinin, kültürel çeşitliliğin yok sayılması anlamına geldiğini vurgulayan Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı, dünyada birçok ülkede anadilinde eğitimin yasalarla güvence altına alınmasına rağmen Türkiye’de bu alanda ciddi eksiklikler bulunduğunu söyledi.
"Farklı dillerin ve kültürlerin yaşaması ve güçlenmesi için çok dilli eğitim anlayışı benimsenmeli, tüm yasal ve fiili engeller kaldırılmalıdır" ifadelerini kullanan Öztürk, anadilinde eğitimin yasalarla güvence altına alınması gerektiğini belirtti.
Öztürk, anadilinde eğitimin demokratik ve eşitlikçi bir eğitim sisteminin olmazsa olmazı olduğunu vurgulayarak, şu çağrıda bulundu: “Eğitim sisteminin kapsayıcı ve eşitlikçi bir yapıya kavuşması için, çocukların anadilinde eğitim almasının önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Kültürel çeşitliliğin korunması ve geliştirilmesi için devlet politikaları oluşturulmalıdır. Anadilinde eğitim hakkı yalnızca bireysel bir hak değil, aynı zamanda toplumsal barışın ve kültürel zenginliğin korunması için bir zorunluluktur.”
Yorumlar
Kalan Karakter: